Chapter46 (Final)

5.1K 474 919
                                    

-Seungmin

Taksiciye yandaki kafeyi işaret edip orada ineceğimi söyledim. Taksici hyung arabayı durdurunca ona taksimetrede yazan tutarı uzattım.

Kafenin içine doğru ilerlerken bedenime gerginlik hakimdi. Çünkü Chris hyung beni kafeye davet etmişti. Önce hep birlikte gideceğimizi düşünmüştüm ama öyle olmadığını çünkü benimle özel konuşmak istediğini söylemişti. Tahminimce hoşlandığı kişiyle alakalı bir şeyler anlatırdı yine. Ama yine de hoşlandığım kişiyle aynı ortamda olma düşüncesi ve ayrıca onun bana "Seninle özel konuşmak istiyorum." demesi beni germişti işte. Evet, onun hoşlandığı kişi hakkında konuşacak olsak bile...

Kafeye girdiğimde gözlerimle etrafı taradım bir süre. Bu süre uzun olmalıydı ki yanıma garson gibi birisi geldi ve bana yardımcı olabileceğini söyledi. Ona teşekkür edip bir arkadaşımı aradığımı söyledim. Zaten bunu dememin üzerinden birkaç saniye geçmeden Chris hyung gelip beni aldı ve kendi masasına götürdü.

Şimdiyse ikimiz de karşılıklı oturmuş birbirimize bakarak kahvelerimizi yudumluyorduk. Evet, sadece bakıyorduk ve bu durum benim canımı sıkmaya başlamıştı çünkü konuşma başlatmak istiyordum. Aslında bu şekilde sadece bakışarak oturmak işime geliyordu çünkü duyacağım muhtemel şeyler kalbimi paramparça edecekti ama sabaha kadar de burada kalamazdık. Ah evet, şu an gece ve ben bu saatte Chris hyungun - büyük ihtimalle- sevdiği kişiyi dinlemek için, onunla kafede buluştum. Çok iyi bir arkadaşım değil mi?

"Hyung, konuşacak mısın?" dedim onu kırmayacak bir şekilde. Biliyordum, o kırılırdı bu tip cümlelere.

Chris hyung bir anda öksürmeye başlayınca hemen ayağa kalktım ve yanına gittim. Etraftaki insanlar bize garip garip bakmaya başlayınca onlardan başımla özür dileyerek hyungun sırtına vurmaya devam ettim.

Hyung biraz rahatlayınca tekrar karşısına geçtim ve kahvemi yudumlamaya devam ettim. Artık anlatmasını umuyordum.

"Şimdi Seungmin, biliyorsun ki bizim arkadaşlarımızdan 4 tanesi evlendi."

Acaba nereye gidecek bu konuşmanın sonu.

"Evet hyung."

"Hah, diğer ikisi de sevgili."

"Evet hyung."

"Bizse kimseyle çıkmıyoruz."

"Evet hyung."

Sabır.

"O zaman benimle evlenir misin?"

"Evet hyu- bir saniye ne!?"

"Pardon böyle olmadı değil mi? Of çok üzgünüm. Başa saralım. Şimdi Seungmin biliyors-."

"Bir saniye bekler misin hyung." dedim elimi kaldırıp surat hizasında tutarken. İdrak etmem lazımdı. Benimle dalga mı geçiyordu acaba? Ama Chris hyung öyle birisi değildir ki? Yani değildir değil mi? Yok yok, dalga geçmez hyungum benimle. E geçmiyorsa daha kötü! Kötü mü? Aslında hayır, çok hoş. Ne diyorum ben ya, ne hoşu!? Kendine gel Seung!

"Hyung... ben hiçbir şey anlamadım?"

"Çok özür dilerim Seungmin, konuya çok bodoslama daldım. Ben evlenelim dedim ama ironiydi o..."

Biliyordum!

"Asıl söylemek istediğim şey benimle sevgili olmak isteyip istemeyeceğindi."

Bunu da biliyord- bi saniye nE?

Bir süre elimdeki karton bardağın dibinde bulunan kahveyle bakıştım. Anlayamıyordum. Neden bana çıkma teklif ediyordu ki şimdi. Sevdiği kişiye ne olmuştu?

Üvey Kardeş [Minsung] (Omegaverse)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin