TANJİRO'NUN AĞZINDAN 1

57 7 1
                                    

Sevgili okurum...

Biliyorum ki bu satırları okurken içinde hep “Acaba Tanjiro ne düşünüyor, ne hissediyor?” merakı oldu.

Ve ben bu merakla kitabı kapatmanı istemiyorum.

Bu yüzden senin için kitabın üç bölümü bir de Tanjiro'dan yazdım...

İyi okumalar.

1. Bölüm

Kahvem masamın üzerinde, gözlerim her zamanki gibi bilgisayarımın ekranında bomboş geçirdiğim akşamlara bir yenisini daha ekliyordum. Bomboş derken...
Dışarıdan bakıldığında bomboş görünen oysa benim için içi dopdolu bir akşam. Çünkü yine onunlayım. Yine onun satırlarını okuyorum. Yine onun paylaştığı komik fotoğraflara bakıp gülüyorum. Yine onun bloğundaki her bir şarkıyı dinliyor ve kendimden geçiyorum.

O derken... Sanırım size ondan bahsetmeliyim.

Zenitsu. Size ismi Zenitsu olan bir çocuktan bahsediyorum. Neye benzediğini bile bilmediğim, saçının rengini tahmin edemediğim, ne
yaşadığını anlayamadığım bir çocuk. Onu yedi ay önce takip ettiğim bir bloggerın sayfasında gezinirken gördüm. Bir şarkı paylaşmıştı. Merak edip şarkıyı dinlediğimde tüylerimin diken diken olduğunu hatırlıyorum.

“Şimdi buradan çok uzakta,” diyordu şarkı, “Kaf dağının ardındasın.”

Yıllarca her kitapta her şarkıda beni anlatan satırlar arayıp durdum. Bulamadım. Başıma öyle şeyler geldi ki hayat beni belki de Kaf dağının ardına sürükledi. Ve ben hayatımda ilk kez o gece beni anlatan ve hatta gözlerimi dolduran bir şarkıya tanık oldum. Sonra kendi kendime bu şarkıyı bloğunda paylaşacak kadar seven bir insanın ruhunu merak ettim. Bloğuna girdim ve yedi ay oldu hala çıkamadım.

Ekrana baktım, o an kendi kendime dedim ki “Tanjiro... Bir şeyler oluyor.” Yüzümde garip bir gülümseme belirdiğini hatırlıyorum. Bu güzel ruhun sahibi olan çocuk bence aynı zamanda bir deliydi. Çünkü çocuğun bloğu neredeyse bin sayfanın üzerinde. Bir insan bu kadar yazacak çizecek paylaşacak kadar ne yaşamış olabilir?

Ama bir gerçek daha vardı, ben ondan daha deliydim... Çünkü yedi aydır onun yazdığı ve paylaştığı her şeyi gece gündüz takip ediyor olmak bundan daha büyük bir delilikti. Her gün uyandığımda bu çocuğa mesaj atmaya karar veriyor ve bir saat içerisinde vazgeçiyordum. Bir gün aynanın karşısına geçtim ve kendi kendime konuşmaya başladım.

“Merhaba Zenitsu. Ben Tanjiro.” Siz hayatınızda bundan daha güzel bir tanışma cümlesi gördünüz mü?
Sırf bu cümleyi ona söyleyebilmek için bile tanışabilirdim onunla. Oysa bu benim yedi ayımı aldı. Sanki bir şekilde onunla tanışmadan önce onu tanımak istiyordum. Ve onu tanımaya da başlıyordum.

Her sabah kalktığında okuldan şikayet eden paylaşımlar yapıyordu. Bir kere aynen şöyle yazmıştı, “Arkadaşlar ben okulu bırakıyorum özel hayatımı etkilemeye başladı.” Buna abartılı bir şekilde gülmüştüm.

Her gün öğleden sonra sanıyorum ki okulu bittiği için neşeli bir şarkı paylaşıyordu. Sonra akşama doğru neşeli şarkılar yerini hüzünlü şarkılara bırakıyordu. Saat gece yarısını geçtiğinde ise yazılar yazmaya başlıyordu. Her gün deli gibi saatin gece yarısını geçmesini bekliyordum. Cümlelerini okumak, onu biraz daha tanımak istiyordum.

Geçen hafta bir gece yarısı şöyle bir yazıyla çıktı karşıma.

“Hatırlıyor musun aynaya baktığında gözlerinde gördüğün hüznü, kendi ruhunun gözlerinin içinden sana lütfen bana yardım et diye yalvarır gibi sana bakışını, tüm bunları hatırlıyor musun? Günler günleri kovalarken çaresizce kendine yardım edemeyeceğini, elinden bir şeyin gelmeyeceğini ruhuna nasıl açıklamaya çalıştığını hatırlıyor musun? Tüm o eksikliklerine, fazlalıklarına, onlardan duyduğun utanca nasıl lanet ettiğini ve kendine nasıl büyük bir haksızlık ettiğini hatırlıyor musun? Bomboş bir odada elini kalbine götürüp dizlerinin üstüne çöküp durmayan gözyaşlarına nasıl büyük bir ceza verdiğini hatırlıyor musun? Kendini, koskoca bir deve benzeyen o yüce ruhunu ellerinin arasında küçültüp, ufaltıp, unufak edip küçük bir toz tanesine çevirdiğin o günleri hatırlıyor musun? Hatırla. Çünkü bil ki, aynaya baktığında gördüğün ne varsa sen getirdin, göremediğin ne varsa sen götürdün. Buna sen izin verdin, kendi ellerinle.”

3391 KİLOMETRE {•TANZEN•}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin