Hybrid | Yeonbin

BÖLÜM 4

Slm açım o yüzden yazamadım ama hala açım

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•

Yeonjun uykuya dalında Soobin onu rahatsız etmemek için olduğu yerde kaldı, gözleri yavaş yavaş uykuya teslim olurken minik yavru uyanıp Soobin'i rahatsız etti. İlk başta gözlerini açması için göğsünü pat patladı. Soobin'den ses seda çıkmayınca olduğu yerde zıplamaya başladı. Rastgele hareketleri yüzünden dizi sahibinin cebindeki telefona çarptı ve kedilerin kavga ederken çıkardığı türden tiz sesler çıktı ağzından.

Soobin uykusundan irkilerek uyandı ve olan bitene bakmak için başını eğdi. Yeonjun'un bir dizinin üzerinde durup diğer dizini ovuşturduğunu gördü. Yeonjun için korkmuştu ama üzülmemesi için sakin tutmaya çalıştı kendini. Öncelikle küçük elleri kanayan yaradan uzaklaştırdı. Baya kötü olmuştu ve bu yara daha önce olup tam kabuk bağlamadan kanamış gibiydi.

Soobin Yeonjun'un canını acıtmamaya çalışarak kalçasından tek eliyle tutup banyoya yürüdü, diğer eli ise turuncu saçları okşuyordu. Bu az da olsa diğerini rahatlattı ve ağlaması durdu fakat hala canı yanıyordu.

(Kıyamam bebeğeme🤧)

Soobin'in amacı yarayı temizlemek, sonrasında ise Yeonjun'u yıkamaktı. Çünkü üstü başı toz içindeydi. Zaten yıkanacağı için Yeonjun'un üstünü çıkarmaya başladı. Şort bol olduğu için çıkarırken zorlanmadı ama tişört tam bir baş belasıydı. Daha önce bir bebeğin üstünü çıkmamıştı ve Yeonjun da hiç yardımcı olmuyordu.

Kolunu bile kaldırmadan ıslak gözlere Soobin'e bakıyordu. İlk önce kolların çıkması gerekiyordu hatırladığı kadarıyla ama emin de olamıyordu. Bu yüzden annesine telefon etti.

"Anne? Bir bebeğin üstünü değiştirirken ilk ne yapılıyordu? Kol mu, yoksa başı mı?"

Direkt olarak konuya girdiği için annesi şok oldu.

"Soobin ne bebeği? Neyden bahsediyorsun? Yanında kim var? Bu kedi sesi de ne?! Bebek kimin?!"

Şuan fazla meşgul olduğu için telefonu kapattı. O kadar zor olmaması gerekir. Kendi tişörtünü çıkarır gibi altlarından tutarak yukarı çekiştirdi. Tam her şey iyi gidiyor diyip kendini taktir edecekken Yeonjun'un kızarmış suratını gördü. Tişört küçük olduğu için başını sıkıyordu.

Soobin kendine göre zekice davranarak birden çıkardı tişörtü fakat Yeonjun'un saçı başı dağılmıştı ve ellerini başına siper ediyordu. Neyseki bezi ile tasması dışında çıklaktı, bu yüzden kulakları acımayacaktı tekrar.

Tasmayı çıkarırken eli istemeyerek biz düğmeye dokundu ve kırmızı ışık yanıp söndü. Önemli olmadığını düşünerek yarayı temizlemeye çalıştı. Daha dokunmamıştı bile, Yeonjun eli ile yarayı kapatıyordu çünkü. Soobin Yeonjun'un iki elini tek elinin içine hapsedip yaradan uzaklaştırdı ve işine devam etti.

Bazı çığlıklara rağmen işini halletti ve Yeonjun'u yıkamak için küveti doldurmaya başladı. O sırada Yeonjun etrafın altını üstüne getiriyor, bağırıp çağırıyordu.

Dakikalar sonra su dolunca Yeonjun'u suya bıraktı. Suyun seviyesi yüksek olduğundan kenara tutundu Yeonjun. Soobin dolaptan plastik ördek ile banyo bombası getirdi. Eğilerek ördeği Yeonjun'un yüzüne tuttu.

"Tıpkı sana benziyor."

Banyo bombasını ve ördeği suya bıraktı. Suyun renginin değiştiğini gören Yeonjun arkada ne olduğunu merak edip dönmeye çalıştı tutunmazsa düşeceğini unutarak. Haliyle suya düştü, çırpındığı için Soobin'in üstü tamamen battı.

Su köpüksüz olsaydı veya sadece kıyafetlerini ıslatsaydı yine sorun olmazdı ama saçları da ıslaktı. Sonunda Yeonjun'u hatırladı ve sudan çıkardı kol altlarından tutarak.

'Sadece bir yavru kedi' diye düşündüğü için üstünü değiştirip suya girmekten çekinmedi. Sırtını yasladıktan sonra Yeonjun'u kucağına bıraktı. Sakinlikten sıkılan yavru plastik ördek için Soobin'in kucağından ayrıldı ama garip bir çıkıntıya basarak sahibinin inlemesini duydu.

Neyseki Soobin 'sadece bir yavru kedi' yüzünden tahrik olabilecek kadar aşağılık değildi. En azından şimdilik.

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•

Soobin'in aşağılık olmasına az kaldı sabredin

Neys çay içicem ben siz de oy falan verin