Hybrid | Yeonbin

BÖLÜM 26

Mrb nabır bu hikayeyi sevmiyorum bide bitane pis bişey yazdım hemde üç bölüm hemde uzun bölüm onu atmak istiyorum o yüzden bunu hızlandırmak
~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•

Yazarın bile bilmediği bilinmeyen bir zaman atlaması ⏳⌚⏰

Yeonjun sabah uyandığında her zamankinden daha farklı hissediyordu. Vücudu yanıyor gibi ve birazda gücü çekilmiş halde.

Sahibi ile karşılaşmak için yatakta yan döndü. Bugün işe bitmediği için şanslıydı. Ateşi olduğunu söyleyecek kadar enerjisi yoktu, bu yüzden kendisine yanaşıp sıcak yanağını çıplak koluna sürttü. Yaptığı şeye ihtiyacı olduğunu fark etmedi. Soobin bunun ilgi istediğinde yaptığı özel hareket olduğunu düşündü. Uykulu ruh haliyle melezin yumuşak çene altı bölgesine kaşıdı. Yeonjun harekete doğru eğildi, daha fazla okşanmak için iyice dibine girdiği zaman Soobin vücudunun ısısını ancak hissetti.

Uyku eksikliği hissi anında kayboldu ve yatakta doğruldu. Tırnaklarını uzun zamandır kesmiyordu, tam kendinde olmadığı için kazayı önlemek amacıyla elini değil dudaklarını melezin anlına koydu. Beklediğinden daha sıcaktı ama Yeonjun'u korkutmak istemedi.

"Yeonjun nasıl hissediyorsun?" konuşurken bir yandan üzerindeki battaniyeyi çekti. Diğerinin nefret ettiğini bildiği soğuğa yakın bir ılık duş aldımayı deneyecekti. Yeonjun sorusuna düzgünce cevap vermek yerine battaniyeyi geri almaya çalıştı.

Aradığı sıcaklığı bulamayınca yanındaki Soobin'in dibinde bitti. Soobin davranışlarını çok iyi anlamasa da işlerinden dolayı ona ayıramadığı zamana üzüldü. Hasta olması konusunda kendisini suçladı. Yeterince dikkatli değildi.

Yeonjun'u duşa sokmadan önce mutfak dolabından bastırıcı almak için kısa süreliğine onu yalnız bıraktı. Sıcakta olduğu için birkaç gündür Yeonjun, Kai veya Beomgyu'nun evinde kalıyordu. Bu gün son günü olduğu için eve geri getirmişti, son günleri daha sakin geçiriyordu.

Geri döndüğünde Yeonjun battaniyeyi tekrar almış, ateş gibi yanan vücuduna rağmen ısınmaya çalışıyordu.

Normalde yaptığından dolayı ona kızması gerekirdi ama şuanki durumu susmasına sebep oldu. Gözlerini sıkıca kapatmıştı, Soobin battaniyeyi ondan almaya çalıştığı sırada sızlandı. Yataktan kalkması için zorladı ama çok yorgun hissettiği belliydi. Bu yüzden kucakladığı bedenle banyonun yolunu tuttu.

Yeonjun koala misali bedenini sardığı için biraz zorlanarak suyu ayarladı. Kıyafetlerini çıkartmakta sıkıntı çıkaracağını bildiğinden doğrudan küvete girmesini sağladı.

Su ile çok az temas ettiği anda kuyruğu ve kulakları uyandı. Sudan kaçmaya uğraşırken Soobin'in de her tarafı ıslandı. Melezin suyun içinde kalmasına ikna etmeyi denedi. Boşa çabaladığını anlayınca eliyle bedenini suyun altında zorla tuttu.

Sürekli olarak istemediği ve soğuk olduğu konusunda gevezelik etti. Ateş çok az düşmüştü ama öncekinden daha iyi hissettiği söylenemez. Gözlerinde yaşlar birikti, onları tutmadı. Soobin onu daha fazla zorlamayarak hızlıca kurulayıp bedenini bornoz ile örttü.

Hareketli geçen sabah ikisini de acıktırdı bu yüzden de birlikte kahvaltı hazırlamaya mutfağa gittiler. Yeonjun hala bornoz ile geziyor giyinmeyi reddediyordu.

Normalde birlikte kurdukları sofroyı bugün Soobin tek başına yapmıştı. Yeonjun bir köşede oturup ilgi bekliyordu. Soobin masaya oturduğunda ve kendisini çağırdığında oturduğu yerden kalktı.

Her zaman yaptığı gibi Soobin'in kucağına oturmadan önce Soobin tarafından belinden tutularak durduruldu. Ne olduğuna bakmak için sahibine baktı. "Kıyafetlerini giymeden kucağıma oturamazsın. Gelmeni bekleyeceğim, çabucak giyin." Yeonjun sıkıntıyla homurdandı.