Güneş yavaş yavaş batarken ekip Frater'in bahçesinde akşam yemeği yiyordu. Atlı bir elçi gelip Frater'e bir mektup uzattı.
"Gidebilirsin."
Elçinin ayrılmasıyla Frater mektubu açtı. Masada tüm gözler kendine dönmüştü. Auxil merakla sordu.
"Saraydaki bağlantılarınla ne çabuk iletişime geçtin Frater."
"Bağlantılarım güçlü Aux."
Mektubu içinden okumaya başladı. Ama yüzünün aldığı hale bakılırsa tam bir felaket mektubuydu. Masadakiler ne olduğuna dair birbirlerine bakış attılar. Frater mektubu katlayıp cebine koyarken yüzü bembeyaz olmuştu. Bir sorun olduğu çok açıktı.
"Sorun ne Frater? Ne olmuş?"
Frater dalgın gözlerini Risen'a çevirip sorusunu yanıtladı.
"Sanguis... Ayrılıkçılar Sanguis'i ele geçirmiş. Erkek, kadın, çocuk demeden kendilerine karşı gelen herkesi kılıçtan geçirmişler."
"Ne?"
Radix öfkeyle bağırdı.
"Yetti artık! Bu işi sonlandırmamız gerek!"
"Hiçbir şey yapmayacağız Radix."
"Ne demek hiçbir şey yapmayacağız Frater? Orada halkımız öldürülüyor! İnsanlarımız katlediliyor!"
"Kral Ferrieder'in emirlerini takip edip ayini bekleyeceğiz."
"Siktir git Frater! Neyiz biz, korkak mı?"
Frater sertçe yumruğunu masaya vurdu.
"Emirleri takip edeceğiz! Eğer Kral Ferrieder gitmemizi isterse gideriz ama o emir gelene kadar herkes evinde kalacak! Şimdi herkes yemeğini yiyip evlerine dağılacak ve kimse de evinden dışarı adım atmayacak!"
Radix çatalını masaya fırlatıp sofradan kalktı. Tristis de peşinden gitti. Frater kalanlara seslendi.
"Kalkmak isteyen kalkabilir. Ama bu gece kimse evlerinden çıkmayacak."
Tüm ekip birden masadan kalktı ve Frater tek başına kaldı. Herkes Radix'in peşinden onun evine girdi. Radix dönüp herkese seslendi.
"Gitmemiz gerek."
Flos aynı fikirde değildi.
"Acele karar vermemeliyiz Radix."
"Ne demek acele karar vermemeliyiz? Oyalandığımız her saniye orada birileri ölüyor Flos."
"Bize bilgi lazım."
"Ne bilgisinden bahsediyorsun sen? Önümüze çıkanı öldüreceğiz. İşimiz bu!"
"Kaç kişiler? Şehrin hangi kısmında yoğunlar? Hangi binaları kendilerine mesken yaptılar? Zırhları nasıl, kılıçları nasıl, eğitimleri nas..."
"Ya sen neyden bahsediyorsun Flos? Biz apofeziz! Yanımızdaki insan bir tanrı! Gideceğiz, hepsini öldüreceğiz ve halkı da kurtaracağız."
"Bu iyi bir fikir değil. Körleme savaşa girilmez!"
"Çocuğun olmadığı için mi böyle konuşuyorsun?"
Risen bağırarak araya girdi.
"Hey! Sözlerine dikkat et Radix."
Flos gülerek yanıtladı.
"Sen aptalsın."
"Ben mi aptalım?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Redagon I: Kehanet (TAMAMLANDI)
FantasyDört parçaya ayrılmış Redagon topraklarında yaşayanlar büyük bir hevesle kehanetin gerçekleşip Son Yükselen'in ortaya çıkışını beklemektedir. Bu tanrısal savaşçının önce alevi ardından da tüm doğayı kontrol ederek Redagon'u tekrar bir bütün haline g...