34~"Mahkeme Kararıyla Potter'lar"

790 114 44
                                    

Yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın, canlarım.

Bu bölüm bir yere kadar Harry'nin ağzından yazılmıştır.

1995

Ayın 22'i gelip çatmış, herkesin beklediği o güne gelmiştik. Dava birkaç bölmeye bölünecekti. Bugün bana hangi ailenin yanında olmak istediğimi ve Bakanlığın bazı kararları söylenilecekti. Sonra da bugün dava hakkında Gelecek Postası'na haber gidecek ve herkes bu davayı duyacaktı.

Herkes gerçek bir Black olmadığımı öğrenecekti.

Derin bir nefes alıp üzerimdeki siyah büyücü cüppesini düzelttim. Saçlarımı dalgalı bir şekilde kendi haline bıraktığımda babamın kopyası olmuştum bile. Buna gülümsediğimde saatin gelmesini beklemeden Black Malikanesine gitmek istiyordum.

Ellerime Black Varis yüzüğünü ve Pendragon Lord yüzüğünü taktım.

Odadan çıktığımda çoğu Slytherin'nin dikkatini çekmiş, bazı kızların dedikodu malzemesi olmuştum.

Lena dikkatle bana baktığında, bu durumdan haberdar olan Adele ve Draco bana gülümsedi.

Adele yanıma gelip sarıldı. "Her şey iyi geçecek ve emin ol, sen davanın sonunda bir BLACK olarak buraya geleceksin." kulağıma fısıldadığı kelimeler beni biraz olsun rahatlatdığında ona gülümsedim. Şu üç ayda en çok yanımda olan Adele'di.

Draco gelip sarıldığında karşılık verdim. "Her şey senin için iyi olacak, Harry." ona gülümseyip Slytherin Ortak Salonundan çıkmak için kapıya yönelirken bazı safkan ailelerin geleceğini de biliyordum.

Draco'da benim gibi hazırlanmış, parmağına Malfoy Varis yüzüğünü takmıştı.

İkimizde sakin bir şekilde Dumbledore'un odasına giderken yolda görenler bize şaşırarak bakıyordu.

"Kimin kazanacağını düşünüyorsun? Ailen mi yoksa Potter'lar mı?"

Kimin kazanacağını bilmiyordum. Bildiğim tek şey babama güvendiğim ve ailemin her zaman yanımda olmasıydı.

"Bunu konuşmak için daha çok erken. Ama istediğim aile her zaman belliydi. Kanımda Black kanı akarken Potter'ların yanına gitmek sadece yüzsüzlük olur." yüzümü buruşturduğumda bana anlayışla baktı Draco.

"Eminim ki, Mr. Black başarıcak."

"Lütfen başarsın." sessiz fısıltımı duymadı, isteğimi, gelecek için kaygılarımı ve en önemlisi de mahkeme hakkında Gelecek Postası bir şeyler yazdığında benim için düşecek itibarımı da.

Black olmak benim için her zaman bir gurur kaynağıydı ve o taş duvar yavaş yavaş diğer insanlar tarafından çatlamaya başlıyor, beni endişeye sokuyor, bin bir düşüncelerimi zihnimde bir tiyatro oyunu gibi oynatıyordu.

O mahkemeden Black olarak çıkmasam, hayatım değişecekti. Hem de çok değişecekti.

Aklıma öyle bir ihtimal geldiğinde içim titredi. Düşüncelerimi uzaklaştırıp, kendime gelmek için derin bir mefes aldım. Geldiğimiz kapıya dikkatle bakarken Dumbledore'un karşısına güçsüz çıkmak istemiyordum. Belimi dikleştirdim, safkan maskemi takdım ve özgüvenli Black'i geri getirdim.

Karanlığın Yanında || Harry Potter AuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin