36~"Geçmişin Hasarı"

682 104 52
                                    

Yorum yapmayı ve beğenmeyi lütfen unutmayın.

1995

Sessizlik.

Dumbledore'un açıklamasından sonra mahkeme salonuna sessizlik hakim olmuştu. Yanımda gözleri yaşlı olan ama belli etmeyen annem vardı, acının karışık tebessümü yüzümde oluştu.

Gerçeği öğrenmişlerdi işte, beni, bizi, ailemi yaralayan gerçeği şu an Britanya Bakanlığı öğrenmişti. Gözümden akmak isteyen gözyaşını akıtmamak için çabaladım. Anna'm bize şaşkınlıkla bakıyordu. Gülümsedim ona, acıyla hemde.

Ben hiç kız kardeşime acıyla gülümsememiştim...

Ah, tabii siz anlamadınız, ne mi oldu?

Yazarın anlatımıyla

Birkaç saat önce

Harry Vega Black, Büyük Salon'da oturmuş, ona alayla bakan Henry Potter'a küçümseyerek bakıyordu.

Henry Potter, bugün olacak mahkemeyi ailesinin kazanacağını düşünüyor ve bundan keyif aldığını belli ediyordu. Yanındaki tüm arkadaşlarına bundan keyiflenerek bahsediyor ve sanki keyiflendiği şeyi kendisi yapmış gibi Harry'e alayla bakıyordu.

Harry bazen, üzgünüm, her daim James Potter'ın yaptığı hata yüzünden kendi kendine ona teşekkür ediyordu. Eğer, hala bir Potter olsaydı, bu aptalla ikiz olacağını düşünmek berbattı.

Gerçekten, düşüncesi bile berbattı. Düşündü, eğer gerçekten öyle bir şey olsaydı nasıl olurdu acaba? Harry, tam düşüncelere dalacaktı ki, yanına neşeyle gelen Adele sayesinde o iğrenç hayalden uzaklaştı.

"Merhaba!" dedi Adele, neşeyle. Pazar günü olduğu için cüppe giymeyebilirdi ve giydiği kış için, uzun, siyah, cadı elbisesine benzeyen elbise, uzun, sarı saçları, parlayan yeşil gözleri ve yaptığı ufak makyajla çok güzel görünüyordu Adele.

"Nasılsın, Harry? Bildiğime göre bugün mahkeme olacakmış, senin için üzüldüm." dedi Adele.

Harry kafa karışıklığıyla ona baktı. Adele'nin ona neden üzüldüğünü anlamamıştı.

"Ah, beni yanlış anladın. Senin için üzüldüm, çünkü okulda onların yüzüne bakmak zorundalığın varken bu mutlu ve huzurlu pazar gününde bile onlara katlanmak, d ,,
ayanılmaz. Ben olsam, mahkemeye gitmezdim açıkcası." dedi kendini anlatmak isteyen Adele.

Harry, Adele'nin fikirlerine kahkaha attı. Onun her şeyi şakaya vurması artık çok normal olmaya başlamıştı.

"Bir yandan haklısın biliyor musun, Adele?"

"Ben her zaman haklıyım, akıllım." dedi saçlarını savurarak konuşan Adele.

Harry, şu an kız kardeşinin 15 yaşındaki halini görüyordu resmen. Ona gülümseyip oturması için işaret etti.

"Söyle bakalım, neden bu kadar neşelisin?" dedi Harry.

"İkizimin yanından geliyorum da ondan."

Karanlığın Yanında || Harry Potter AuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin