8
Bu cehennemde geçirdiğim kaçıncı gündü bilmiyordum ama bildiğim bir şey varsa o da bu cehennemden kurtulma umudumun her geçen tükenmesiydi.
Odanın kapısını tıklanmasıyla bakışlarım oraya döndü , uyandığımdan beri yatakta oturmuş duvarı izliyordum . Kapı tıklamayla devam etse de bir şey söylemedim ,hoş benim gel dememi beklemiyorlardı bu sefer beklemeleri tuhaf olmuştu.
Kapı açıldığında içeri giren bedenle nefesimi tutum, gözlerim üzerinde dolaşırken siyah takımının içinde yine dik suruşu ve ifadesiz bir yüzle bana bakıyordu.
"Nasılsın." Dediğinde kaşlarım yukarı kalktı , nasıl olduğumla ne zamandan beri ilgileniyordu
"Mükemmel." Dedim büyük bir alayla, alayımı anladı ama görmezlikten gelip bir kaç adımla yatağın yanına geldi , kirpiklerinin altından yüzünü inceledim ince kemikli bir yüzü vardı şöyle bir düşününce aslında yakışıklıydı. Azrailim fazla yakışıklıydı.
"teklifimi düşündün mü?" dedi yine aynı sandalyeyi çekip yanıma oturuken.
daha yeni varlığını öğrndiğim ikizim ve hayataki beni tek yalnız hiisetirmeyen arkadaşım arasındaki seçimi diyordu , bu ikisi arasında nasıl seçim yapacağımı bile bilmiyordum Afra hakında daha ne hissedeceğime karar verememişken benden bir seçim yapmamı istiyordu. zaman tanımıyordu ya ikizim ya da arkadaşı. hayatı üzerine oynanacak olayın baş rolü olan ikizimle bile daha tanışamamıştım sormak istediğim tonlarca sorumun cevabını bile alamamışken hemde.
"bana bir cevap vermen gerek." dedi keskin bir sesle , yüzündeki hep ne istediğini bilen bir ifade vardı bir kez bile o sert yüzünün yumuşadığını görmemiştim."zorunda mıyım ?" tek kaşı havaya kalktı "sence?" dedi kelimanin altındaki tehtidi her şekilde belli ederken .
içime derin bir nefes çekerken bakışlarım yorgana ve yorganın altındaki vücuduma döndü sanki görebilecekmişim gibi altında yerlerini ezberlediğim morluklarıma. cevap veremeden kendisi söze girdi " eğer içini rahatlatacaksa Afra'nın başına geleceği her şeyi hak ettiğini bil , seni önemsemeyen birisini sende önemseme." dedi gözleri yüzümde dolaşırken kaşlarım olabildiğince çatıldı. "o ne demek." dedim.
"sence senin bizim elimizde olduğunu bilmiyor mudur , bizim elimizde ölmene göz yumuş." sanki çok basit bir şeymiş gibi sarf etiği sözler nefesimi kesti, tanımadığım daha varlığını hissemediğim benim hakkımda yaptıkları içimi bir acı düşürdüğü için kendime sinirlendim . öfke bütün bedenimi ele geçirdi "ne yapmamı istiyorsun?" dedim kabul ettiğimi belirten bir sesle.
gözleri üzerimde dolaştı sesizce ayağa kalktığında bana arkasını dönüp sandalyenin başından tutarak sürükleyerek geri yerine götürdü , bir kaç saniye duraksayıp bana döndü "üstünü değiştirip yanıma gel seni bekliyorum." kaşlarım çatıldı bir şey dememe izin vermeden odadan çıktığında arkasından boş gözlerle baktım.
artık ne yapmama ne hissetmem gerektiğini bilmiyordum sanki bu ben değildim hayatım birden ellerimin arasından kayıp düşmüştü . şeytanın avuçlarına düşen hayatımı bir oyuncakmışcasına devam etiriyordu , artık kim olduğumu bile hatırlamıyordum. çıplak ayaklarım yere değdiğinde bedenimden ürperti gelip geçti, adımlarımı burada olduğumdan beri odada duran ama asla açıp bakmadığım dolaba gitti dolabı açtığımda içindeki kıyafetlerle yüz yüze geldim renk renk elbiseler pantolon taytlara baktım elime rast gele bir tayt alıp bedenine baktım katlanmış tişörtlerin arasından beyazı çekip ikisini de hızlıca giydim aynada kendimle yüz yüze geldiğimde kolumdaki morluklara baktım , bu sefer acıyan gözlerle ben kendimi izledim dolabın içindeki kimin olduğunu bilmediğim kapşonluyu alıp kolarımı kapatsın diye giydim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ikizler
Ficțiune generalăElena Yıllar sonra varlığından haberi dahi olmadığı tek yumurta ikizi sanılıp kaçırılır, onun yerine zorla geçirilir. ☆ "Boğulmana izin vermem Elena." " beni boğan sen olursan" "Ölmekten korkuyor musun." " herkes korkar." "Sen korkmuyorsun am...