Günlerdir buradaydım , saat zaman farkı tamamıyla kaybolmuştu ne halde olduğumu göremiyordum ama tanınmayacak halde olacak kadar mahvolduğumu hissediyordum. Göz yaşlarım kurumuştu , gücüm bitmişti en önemlisi ben bitmiştim ölmek istiyordum ama Afra benim için bu kadar dayanmışsa hemen vaz geçemezdim bunu yapamazdım.Sanrı bana sırtını dönmüştü benden nefret ediyordu ama ben hala onda kalmıştım , burnumdan akan kanlar artık kurumuştu boğazıma kadar yol alan kan diğer kanların arasına karışmıştı. Bir gözüm kanlanmıştı artık neredeyse öyle bir şişmişti ki göremiyordum tam olarak. Yalnızdım yine ve yeniden bu benim için artık alışılmış olmuştu.
Delirdiğimi hissediyordum , delirmemi istediğini biliyordum bunun için çabaladığını biliyordum ve başarıyordu bundan nefret ediyordum. Gözlerim aynı resimdeydi tek farkı bu sefer gözlerimde ölmüş insanlar vardı ölmüş duygular , sahi ya hep böyle mi olurdu insan yalnızlığını dibine varmışken hep böyle mi olurdu.
Yalnızlıktan tekrar tekrar nefret ettim , buna bir kez daha yenildiğimi anladım.
Bir annem olsaydı onu isterdim ve ya beni sevip beni bekleyen bir babam ama ikisi de yoktu beni öldürmek için çekmekten beter hale getirmek için çabalayan bir adam vardı. Beni yetiştiren adam Aslında benim gerçek babamdı benim aklımda bunu öyle kabul ediyordum hayatımda ait tek güzel olan anılarım da ölsün istemiyordum.
" nasıl oldun bakalım bu gün ?" Dedi nefret ettiğim sesiyle gözleri üzerimde dolaştığını hissediyordum ama duvardan çekmedim bakışlarımı.
Bu kabus bitsin istiyordum, sonunda öleceksem bile bitsin istiyordum.
" bakim." Dedi bir eli çenemi sertçe kavrayıp başımı kaldırdığını hissettiğimde benimle aynı olan gözlerini gördüm , bir kez daha gözlerimden nefret ettim. Duraklarını büzüp bir kaç saniye düşünür gibi yaptı " iyisin iyi, hatta fazla iyisin. " dedi bu detaya canı sıkılmış gibi.
Şeytanın inine düştük el.
" benden ne istiyorsun?" Dedim uzun süredir konuşmadığından dolayı çatalı sesimle , dudağımdaki açık yara kendini hatırlatır gibi sızladı , acısı fazla olsa da daha büyüklerini de çektiğim için görmezden gelebildim.
" hep aynı soru Elena ..." dedi derin bir nefes alıp çenemi bırakırken bir kaç adım geriye çekilip sandalyesine oturduğunda. Gözlerimde kurumuş yaşlarla ona baktım. " afra da en azından farklı sorular giriyordu araya ara sıra okuduğu beddualar ve ölüm yeminleri. " dedi bir kaç dakika düşünür gibi bakışları tavana döndü ve kafasını iki yama sallayıp tekrar bana baktı " en favorim onlardı. " dedi. Hastalıklı bir gülüşle.
" siktir git. " dedim dizlerimi kendime çekip duvarın dibine iyice sinerken.
Dudakları keyifle kıvrıldı sanki ona ne kadar küfür edip karşı koysam daha çok onun hoşuna gidiyordu ve daha çok bana eziyet ediyordu. Bunu fark ettiğim an göz yaşlarımı tüketmiştim.
" üvey baban hiç sana büyüklerine saygılı olman gerektiğini öğretmedi mi özelikle öz babana saygılı olman gerektiğini!?" Dedi yalancı bir
İfadeyle. Gözlerimi kapatıp kafamı geriye yasladım." ne yapacaksan yap ve git " dedim kabullenmiş bir sesle, en çok bu kabulleniş yaktı canımı zayıflığımdan nefret ettim bu nefretin çöp gibi büyüyeceğinden habersizce.
" sende heyecanlandın dimi? " dedi keyifle. Derin bir nefes alırken içeri giren adamlarla kaşlarımı çattım ellerinde yanan bir ateş yuvası vardı iki kişi bile zorlukla getiriyordu tam odanın ortasına koyduklarında kaşlarımı çattım. " açıkçası bende heyecanlandım." Dedi dudaklarını birleştirerek iki avucunu bir birine yaslayıp. Derin bir nefes alıp verdi bir iç çekiş gibi.
![](https://img.wattpad.com/cover/352833884-288-k455345.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ikizler
General FictionElena Yıllar sonra varlığından haberi dahi olmadığı tek yumurta ikizi sanılıp kaçırılır, onun yerine zorla geçirilir. ☆ "Boğulmana izin vermem Elena." " beni boğan sen olursan" "Ölmekten korkuyor musun." " herkes korkar." "Sen korkmuyorsun am...