Wooyoung kapıyı çalan San'a kapıyı açmış diğerinin meraklı yüzüne bakarken yerinde sallanmaya başlamıştı. Uyguladıkları plan günlerdir San'dan uzak durma planıydı ve oldukça başarılı olmuştu ama en sonunda San'ı kapısında bulmuştu.Yaşadığı bu süreçte birçok kez görünecekti ki kaçmayı başarıp vereceği tepkiyi beklemişti şimdiyse karşısında durmuş kendisine bakıyordu.
"Neden benden kaçıyorsun?" San bedenini kapının yanına yaslamış onu inceliyordu çünkü kaçması için bir sebep de yoktu ona kötü davranmamıştı ya da rahatsız hissettirecek bir şey de yapmamıştı buna rağmen kaçmasına anlam bulamıyordu.
"Kaçmadım. İşlerim çok yoğun o yüzden spora vakit bulamadım." dedi Wooyoung bir yandan da bakışlarını kaçırıp içerde işleri varmış gibi orayı işaret etmişti.
"İşte aynı dediğim gibi bak, bir kere denedin sıkılıp bıraktın."
"Hayır ondan değil, söyledim ya zaten San. İşim var içeri girmem gerek." Wooyoung tekrardan içeriyi işaret ederken bu kez onun gitmeyeceğini anlayıp bakışlarını buluşturmuştu ancak San'dan beklediği bakışı alamadı, kolayca bırakıp gitmeyeceği belliydi.
"Sen işlerini ofiste yaparsın, evlik bir durumun yok bahçeye bile çıkmıyorsun hatta seni görmeyeyim diye odanda bile olmuyorsun." San bunları tek tek sıralarken deminden beri buraya gelmek için kafasında nasıl sormam gerek diye kurduğu cümleleri söylerken Wooyoung'un rahatsızlığını fark ederek derin bir nefes verdi. "Noluyor?"
Omuz silkmişti tekrardan. "Bir şey olduğu yok."
"O zaman bir şey yoksa birazdan evime gel çünkü bizimkileri çağırdım senin de orda olman gerek," Üstten üstten bakarken bir yandan da mecbur kılacak cümleyi söylemişti. "Sonuçta ortak arkadaşlarımız alınırlar öyle değil mi?"
San'ın diretip neden böyle yaptığına üzülse mi sevinse mi bilememişti hatta bu uzak durma planını yaparken neyi beklediğini de bilmiyordu ama bir sorun olup olmamasını kurcalamaya çalışması hoşuna gittiği için başıyla onaylamıştı. "Tamam, gelirim."
San aldığı olumlu cevapla ordan ayrılıp ortak arkadaşları için ortamı hazır ederken Wooyoung'da ev kıyafetlerini değiştirip gelen var mı diye camdan bakmıştı. Eğer oraya erken giderse tekrardan San'la aralarındaki garip durumun devam edeceğini bildiği için en azından diğerleriyle muhabbet edip ondan odağını çekebilecekti.
Yunho'yla Mingi eve doğru yaklaşırken San onları görmüş kapıyı açmıştı, çok geçmeden Jimin de geldiğinde Wooyoung gitmeye hazırlandı, zaten Jimin onu camda görünce el sallaması yüzünden San da oraya bakmış camda beklediğini görünce gülümsemişti. Wooyoung hemen geriye çekilip beklerken diğer çocuklar da gelince -özellikle bu durumları konuşmak için Yeosang'ı beklediğinden onu görür görmez aşağıya koşuşturmuştu- hemen evinden çıktı.
En son gelen Jungkook olurken Wooyoung da onun peşine takılıp eve girmek zorunda kalmıştı.
San'la konuşmadılar, Yeosang'ı tuttuğu gibi mutfaktaki uzun sandalyelere çekmişti mutfakla salon birleşik olduğu için en azından ortamdan da uzak kalmayız diyerekten en iyi seçeneği bu kalmıştı yoksa şüphe çekecekti.
"Ee? Anlat artık." Yeosang sürekli etrafına bakan arkadaşına dayanamayıp ilk konuşmayı kendisi başlatmıştı.
Wooyoung kimsenin onların etrafında olmadığından emin olarak ona iyice eğildi. "Dediğin gibi uzak kaldım çıkmadım işte karşısına, az önce evime geldi bir şey mi oldu diyerek işte yok meşguldüm dedim sonra da buraya çağırdı işte."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mon contraire |woosan|
Fanfiction"Senin yüzünden sosyal medyaya düştük Wooyoung." "Bence evim çok şirin oldu." (mon contraire fransızca'da benim tersim anlamına gelir)