26. Bölüm

232 29 23
                                    


San günlerdir Wooyoung'la yan yana gelemediği için çalışmaya başladığı yeri ziyaret etmek istemişti ancak gittiğinde çoktan erken çıktığı söylendiği için geri dönüş yoluna girmişti. Evinin yanından geçerken uğrayıp uğramamak konusu onu çok kararsız bıraksa dahi arabasını karşıya bırakıp evin önünde inmişti.

Adımlarını yavaş yavaş eve doğru atarken gergince etrafına bakındı. Evin önündeki güvenlik bir şey soracak diye bekledi ama San sadece oraya baktığı için önce bakıştılar sonra selamlaşmak için kafa salladılar sonra San tekrar eve baktı.

İçeri adımlama konusunda çok kararsız kaldı, bir yandan ona sürpriz yapmak istiyordu bir yandan da habersiz geldiği için ailesi görürse ona da kendisine de kızarsa diye kötü hissediyordu.

Bir ileri bir geri kararsız ve telaşlı yürüyüşüne devam ederken güvenlik de onu süzüyordu. Kötü bir hava yaymadığı için telaşlanacağı bir durumu yoktu, sadece telaşına şahit olduğu için gülmemek için kendisini zor tutmuştu.

Evin önüne yanaşan başka bir araba San'ı arkaya doğru adım attırıp geriletirken güvenlik hemen gelen kişiye yardımcı olmuştu. San daha önce de bu kişiyi görmüştü Wooyoung'un babası gelmişti.

Kyungmin evin önünde durmuş ilerleyip ilerlememe konusunda kararsız kalan adamı görünce arabadan inerek ona doğru koşmaya başlamıştı. "San hyung!"

Kendisine doğru koşan çocuğu görünce bütün gerginliği giden San hemen eğilip sarılmıştı. Dizlerinden destek alıp dururken bir yandan da babasına bakmamaya çalışıyordu eğer bakarsa ve kötü bir tepki alırsa diye gerildi.

"Abimi görmeye mi geldin?"

"Evet." Kafasını sallayıp onaylarken Wooyoung'un babası başlarına dikilince ona bakmak zorunda kaldı. Tekrardan ayağa kalkınca açıklama yapmak zorunda kaldığını biliyordu artık. "Ben Wooyoung'un çalıştığı yere gittim ama erken çıktığını söylediler görmek için buraya uğramak zorunda kaldım."

Wooyoung'un babası sadece onu süzüp kafasını sallamıştı sinirli bir şekilde durmuyordu mesela bu durum San'ın telaşını yok etmeyi başarmıştı en azından. İçinde yaşadığı duygu durumu tekrardan değişmeye başlarken bu kez iyi yönde değişmişti.

"Gelmeyecek misin içeri?" Kyungmin gitmesini istemediği için elini tutup çekiştirmeye çalışıyordu.

San bakışlarını Wooyoung'un babasından çekmiyordu. "Wooyoung geldiğimi bilmiyor, çağırırsanız daha iyi olur."

Adam önce sessizce San'a baktı daha sonra onun içeri gelmesini isteyip çekiştirmeye çalışan oğluna sonra elini San'ın omzuna koyup yönünü değiştirdi. "İçeri gel."

İçeriye çağırılmak San'ın beklediği en son şeylerden birisi olsa da yanlarındaki çocuğun sevinç sesleri babasını güldürürken adımları evin bahçesine doğru ilerlemeye başlayan San'ı tekrar germeye başlamıştı. Evin içine girerse babasıyla daha çok konuşması gerekti, üstüne üstlük annesi de oradaydı ve annesiyle geçen gün yaşanan durumları düşünmek bile istemiyordu.

Asıl olay ise Wooyoung'du. Wooyoung'la birlikte yan yana ailesiyle birlikte durursa neler olurdu acaba? Wooyoung tam tersi onların inadına bazı şeyleri daha çok yapmaya çalışıyordu ayrıca özlemişti de.

Kyungmin onun elini tutup çekiştirirken babası kapıyı açıp ikilinin geçmesini sağlamıştı. Annesiyle Wooyoung içerde oturmuş sessizce televizyona bakıyorlardı, anlaşamadıkları o kadar belliydi ki ikisi de konuşmamaya devam ediyordu eğer konuşurlarsa yeni bir tartışma çıkacak gibiydi.

"Wooyoung."

Babası oğluna seslenince Wooyoung başını çevirmesiyle görmeyi tahmin edemeyeceği o manzarayı görmüştü. Kapının girişinde San'ın elini tutmuş Kyungmin, arkalarında da yüzünde gülümsemeyle duran babası. Babası bu duruma gülümsüyordu? Daha önemlisi San buradaydı. San neden buradaydı?

mon contraire |woosan|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin