Dehşet içinde doktor Ayperi'ye döndüm. "B.. benim... bir ağabeyim mı var?!" Dedim.
Doktor Ayperi sanki söylememesi gereken bir şey söylemiş gibi ağzını kapadı. Bu kesinlikle normal değil!Kuzey ablasına bakarak " Abla bu kadar büyütme. Kız elinde sonunda öğrenmek zorundaydı. Nede olsa ağabeyi...."
Doktor Ayperi, Kuzey' in lafını bölerek elini onun ağzına kapadı.
Ve kulağına fısıldadı. "Biraz daha kendini toparlamalı." Dedi.
Kuzey anlamışcasına başını salladı.Ağabeyime ne olmuştu? Neden söylemiyorlardı?!
Tahmin etmiştim ağabeyime kesinlikle kötü bir şey olmuştu. Durumu iyi değildi. Orası kesin. Anlayamağım şeyse ne kadar kötü olduğu....Oda da uzun bir sessizlik hakim oldu.
Doktor Ayperi kendine biraz zaman verip eski haline geri döndü. Ve yeniden gülümseyerek bana baktı.
"Öykü..." dedi ve derin bir nefes aldı.
"Biliyorum şuan çok yanlızsın ve ben başka hastalarım da olduğu için seninle fazla ilgilenemiyorum. Bu yüzden hem sana psikolojik olarak bu durumu atlatmana yardımı olsun diye hemde sana arkadaşlık edebilsin diye
Kardeşim Kuzey'i çağırdım." Dedi. Sonra benim kulağıma eğildi ve şöyle dedi." Dışta ki görünümüne bakma aslında bir sürü boş vakti olan birisi. Yani kendini onun için bir fazlalık olarak görme." Dedi.Daha sonra eski yerine yani tam karşıma geçti. Kuzey adeta öfkeyle soluyordu. "Neden ben?!" Diye bağırdı.
"Daha o kim onu bile bilmiyorum. Neden kimin neyin nesi olduğunu bilmediğim bir kıza bakıcılık yapıyorum." DediBu adam mı bana psikolojik olarak yardım edecek hahahayt! Külehıma anlatsınlar!
Bu adam önce kendi psikolojisini düzeltsin bence...Sağ elimi kaldırdım ve "Zaten ben de kim olduğumu bilmiyorum.... yani aramızda pek bir fark yok. İkimizde beni tanımıyoruz." Dedim.
Kuzey anlamsız bakışlarla bana baktı. Anlaşılan hafızamı kaybettiğimden haberi yoktu. Doktor Ayperi ona döndü. "Öykü geçmiş hayatına dair hiçbir şey hatırlamıyor maalesef." Dedi. Kuzey şoka uğramıştı. Bir anlık afalladı. Sonrasında ise fikrini tam olarak ne değiştirdi bilmiyorum ama benimle kalmayı kabul etti.Aslında belki itiraz edebilirdim. Sonuçta onu tanımıyordum. Ama ben kendimi bile tanımazken güvenebileceğim insanları şuan seçebileceğimi sanmıyordum. O yüzden doktor Ayperi'ye güvenerek sesimi çıkarmadım...
Doktor Ayperi bir süre daha bizimle kaldıktan sonra gitmişti.
Ben hâlâ yatağımda uzanıyor ve tavanı seyrediyordum. Kuzey ise az önce üstünü değiştirip gelmek için çıkmıştı. Kafam çok karışıktı.
Ama nedense Kuzey'in o sert görünümünün altında güven veren bir şey vardı. Bunu hissediyordum ve buna güveniyordum. Umarım bana zara vermezdi.
Ben tam bunları düşünürken kapı çaldı. Sakin bir ses tonuyla "Girebilirsiniz." Dedim. Ve kapıdan içeri Kuzey girdi.Tam burda iyi insan düşüncenin üzerine gelir demek istedim. Ama bu sözü saçma buldum...
Kuzey üzerine gri bir eşofman takımı giymişti. Üstü kısa kolluydu.
Üzerindeki kan lekelerinden kurtulmuştu. Ve saçlarını sağa yatırmıştı.
Nedense pek gülmüyordu.
"Belki de robottur."Zihnimde ki bu saçma ve çocuksu düşünceyi kovalayarak yeniden Kuzey'e döndüm. Baş ucumun hizasına bir sandalye çekmiş ve oturmuştu.
"Buraya oturmam senin için sorun olur mu?" Dedi.Ah ne kadar da centilmen...🙃
Kafamı hayır anlamında iki yana salladım. Kollarını göğsünde birleştirdi ve bacak bacak üstüne attı. Bende uzanarak oturmaktan sıkılarak oturur pozisyon aldım. Sırtımı yatağın başına yasladım ve ayaklarımı uzattım.
Kuzey uzun bir süre sessiz kaldıktan sonra "Neden hiç bir şey demedin?" Dedi.
Anlamaz bakışlarla ona baktım.
"Senin yanında tanımadığın bir erkeğin kalmasına neden öylece izin verdin?" Dedi. Ellerimi kucağıma koydum ve ona bakmak yerine ellerime baktım.
"Şuan benim için eskiden tanıdığım kişiler bile yabancı. Ama doktor Ayperi'nin kararlarına güveniyorum. Ve o da senin benimle kalmanı uygun gördü. Bu yüzden bir şey demedim." Dedim. Bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kusursuz Bir Hayat
RomanceHayatındaki ikinci gerçek kazayı yaşayan Öykü. Bu sefer bir kişi daha değil aynı zamanda hafızasını da kaybetmiştir.