SON
Tetiğe bastıktan sonra çıkan ses kulak patlatacak türdendi. Beste bir çığlık duydu. Tetik çekilmişti ancak halen daha yaşıyordu. Gözlerini açtı ve gördüğü manzaraya inanamadı. Oğuz ağlıyordu. Ve yaralı olan Beste değil Kerim'di. Kerim acı içinde kıvrıldı ve yere yığıldı. "Neden sıkmadın?" diye sinirle sordu Beste.
"ÇÜNKÜ SANA AŞIĞIM!"
Beste duygusallaştı. Gidip Oğuz'u boynundan öpesi vardı ancak hayır. Zamanı değildi. Şu anda kurtarılmayı bekleyen bir kardeşi vardı. Ve minibüsten oluşan duvarın en sağdaki minibüsüne bindirilmişti. Ender sinirle arabadan indi. "Hay bi işi de yapamadın!" diye bağırdı Oğuz'a. Ender elini beline attı ve bir tabanca çıkardı. Bu sefer bitmişti. Kurtuluşu yoktu. Siyah silüet haklıydı. O ölecekti.
Ender silahı iyice kavradı, Beste'ye doğrulttu ve tetiğe bastı. Ancak basmasıyla Oğuz'un Beste'nin önüne atlaması bir oldu. Oğuz elini göğsüne attı. Yere dizleri üstüne çöktü. Ardından da komple yere yığıldı. Ender yine ateş etmeye çalıştı ancak mermisi bitmişti. Oğuz kanlar içerisinde yerde yatıyordu. Gözleri anlamsız, boş boş bakıyordu. Beste hemen çömeldi. "GİTME!" diye bağırıyordu bir yandan.
Oğuz zorlanarak konuştu. "Beste.." Nefes nefeseydi.
"Özür dilerim. Her şey için. Seni çok seviyorum. Hayatın bana verdiği tek armağansın."
Beste gözyaşları içinde Oğuz'un dudağından öptü ve kalktı. Oğuz "Te.. Şekkür ede.. Rim"
Oğuz'un gözleri kapanıyordu. Beste ise "GİTME!" diye bağırıyordu. Ancak o gitmişti. Cevap vermiyor, gözünü kırpmadan yerde yatıyordu. Hayat ondan bir sevdiğini daha almıştı. Artık yapayalnızdı. Göz yaşları içinde Ender' baktı. Ona doğru koştu ve üstüne atladı. Ender onu yere yapıştırdı. Beste kurtulmaya çalıştı ancak kurtulamadı. Ender, Beste'nin boğazına sarılmıştı. Beste ölüyordu. Tam o anda Beste'nin üstü kan oldu ve Ender yana doğru yere yığıldı. Bunu kim yaptı diye baktığında o kişiyi gördü. Bu kişi Samet'ti. Karakoldaki Samet, Ender'i vurmuştu. Beste şok içinde ayağa kalktı ve Samet'e sarıldı. Etrafa baktı. Oğuz ölmüştü, Ender ölmüştü, Kerim ölmüştü. Beste direkt olarak minibüsün içindeki kardeşine doğru koştu. Onu minibüsten çıkardı. "Nasılsın tatlım?"
Güneş korku içinde ağlıyordu. "Korkma tatlım. Geçti. Geçti." Samet, Güneş'i polis arabasına götürdü. Beste'yi de aldı. Artık olay bitmiş miydi? Artık canı tehlikede değil miydi? Daha insan kaybedecek miydi? Kafasında bin bir soru ile olay yerinden uzaklaştı.
10 YIL SONRA
Uzun zaman geçmişti. Beste artık 24 yaşında bir kadındı. Psikolog olmuştu. Kendi dertlerini bırakmış insanların dertlerinin dinleyip onlara çözüm yolları arıyordu. Güneş 17 yaşındaydı. Hepsi büyümüş ve olgunlaşmıştı. Beste işten çıktı ve şehir mezarlığına doğru yola koyuldu. Arabasından indi ve mezarlığın içine girdi. Aradığı mezarı buldu ve dibine geçti.
"Oğuz Karlı" yazıyordu mezar taşında. Beste konuşmaya başladı.
"Sevgilim. Canım sevgilim. Buradayım yanında. Sakın korkma. Arkan güvende.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sokağın Sesi (TAMAMLANDI)
Rastgele♤ Sen bana ışık oldun ♤ Hayatı boyunca bir çok acı ve haksızlığa uğramış Beste, kendisine hayat arkadaşı olacağını bilmeden Oğuz adında bir genç ile tanışır ve bu acılara bir cevap vermek adına büyük bir maceraya atılırlar. Ancak İkisinin de geçmişi...