İntikam'ın Kölesi (+18) [Tamamlandi]

17 🥀

...

„Riskli dönemi atlatim mi Feride?", diye sordum karnima bulasan ultrason jelini silerken.

„Ben de tam onu söyliyecektim evet canim minik bebegimiz tam 3 aylik oldu bugün", dediginde derin bir oh cektim.

„Allahim cok sükür", diyerek uzandigim sedyeden kalktim.

„Vitaminlerini düzenli kullanmayi ihmal etmiyorsun artik kontrolleri 4 haftada bir yapabiliriz", dediginde her hafta buraya gelmis olmanin verdigi aliskanlik ile „2 haftada bir olsa olmaz mi?", diye sordum bebegimi görmek bana huzur veriyordu.

„Tamam canim sen nasil istersen", diyerek vitamin recetesini elime tutusturdu.

„Tesekkür ederim Feride", diyerek uzattigi receteyi aldim.

„Deniz bey dönmedi mi daha?", diye sordu merakla.

„Döner mi hic paris moda haftasi diye gitti 2 aydir orda", dedim gülerek.

„Kendine iyi bak Sükut, stres ve üzüntü yasak, minik bebegin hisseder bak", dedi ve beni yolcu ederek diger hastalariyla ilgilenmek icin isine geri döndü.
Uzun zamandir tatli yemedigimi düsünerek kendimi ödüllendirmek icin güzel bir ögle yemegi ve tatli yemek icin deniz manzarali hos bir restorana gitmek icin arabama bindim.
Daha önce davasina baktigim bir restoran sahibinin yeni bir yer actigini duydugum icin oraya dogru yola ciktim..
Ufaktan göbegim olusmaya baslamisti kendimi cok iyi hissediyordum annelik bana cok iyi geliyordu yalniz kaldigimi düsündügüm her an bebegimle konusuyor yalnizligimi onunla paylasiyordum.
Restorana geldigimde valeye arabami teslim ederek iceri girdim.

„Oo Sükut hanim hosgeldiniz", diyerek beni karsilayan eski müvekkilimdi.

„Hosbuldum hayirli olsun cok güzel olmus", diyerek bana gösterdikleri yere oturdum.
Deniz manzarasi enfesti uzun zamandir kendim icin ilk kez bir sey yapiyordum.
Garson menüyü getirdiginde tesekkür ederek aldim ve calan telefonuma bakmak icin cantama sundum.

„Efendim Ilknur'cugum", dedim gülerek Deniz Paris moda haftasina gidince Ilknur'un asistanlik isi iptal olmustu isten cikarmamak icin gelen telefonlara bakmasini söyleyerek bir süre Selim ile birlikte evde kalarak idare ettim islerimi ama artik dönebilirdim.

„Bugün gelecek misiniz diye sormak istedim Sükut hanim", dedi civil civil sesiyle.

„Evet canim birazdan ofiste olurum", diyerek telefonu kapattim. Feride yalniz kalmamam gerektigini söylemis olsada baska carem yoktu.
Afran'a her seyi anlatip yanima cagiramazdim, derslerine odaklanmasi gerekiyordu.

„Efendim ne yiyeceginize karar verdiniz mi?", diyen garson ile düsüncelerimden ciktim.

„Imm evet sanirim karar verdim, ben et steak yanina biraz pilav ve fanta istiyorum", diyerek garsona menüyü uzattim.
Kapida biraz hareketlilik olunca gayriihtiyari arkami dönüp kapiya baktiktan sonra hemen tekrar önüme döndüm.
Kalbimin hizlandigini hissediyordum.

Kapidan Asef, Şüheyda, Mehran ve Mehran'in sözlüsü Aliza girdi.
Inanamiyordum su an bu olanlara inanamiyordum 2 haftadir Asef'i ne görmüs ne de ondan bir haber almistim ve simdi yine karsima cikmisti. Sansima bir kez daha lanetler ettim.
Masadan kalkip gitmek istiyordum ama yanlarindan gecmek zorunda kalacaktim.
Beni görmediklerine emindim.
„Aliza beni hatirliyormudur acaba?", diye düsünmeden edemedim hatirlasa mutlaka yanima gelirdi herhalde.
Garson icecegimi getirdiginde Şüheyda'nin kahkahasini duyunca cantamdan cikardigim kulakliklarimi kulaklarima taktim böylelikle duymamis gibi yapabilirdim.
Acinasi haldesin Sükut, keske direk ofise gitseydim dedim kendime lanetler ederek.

„Efendim yemeginiz", diyerek yemekleri masaya yerlestiren garson „afiyet olsun", diyerek gitti.

„Cok güzel yapmis serefsiz asci, mis gibide koktu yaa", diye düsünerek fantamdan koca bir yudum alarak yemegimi yemeye basladim.
Kulagimdaki kulakliklari gösteris olarak takmistim beni gördüklerinde seslerini duymadigimi ve onlari görmedigimi düsünmeleri icindi, gercekten acinasi bir haldeyim, diye düsündüm yine.