Ağlayan bir çocukla ilgilenmek istemiyordun. Muhtemelen önemsiz bir şeydir diye düşünüp kabinin kapısını kapattın. Bir daha kapıyı tıklatmadı. Mırıldanma sesleri de gitmiş gibiydi. Tam rahatlamışken çocuk ağlamaya başladı. Bağıra bağıra ağlıyordu.
PAT
Ne olduğunu anlayamadın ani sesle irkildin. Sesle bir çocuk da acı bir çığlık atmıştı. Biraz korkmuş ne olduğunu anlamak için kulağını kapıya yanaştırmıştın. Çocuğun acı çığlıkları kesilmiyor, aksine artıyordu.
PAT
PAT
PAT
Her seste çocuğun ağlama sesleri şiddetleniyordu. Bir süre sonra çocuğun ses telleri parçalanmış olacak ki sesi tiz ve kısık çıkmaya başlamıştı. Bütün bu dehşet verici sesleri korku ve şaşkınlık içinde dinliyordun. Şok olmuştun. Daha önce hiç bu kadar acı içinde çığlıklar duymamıştın. Neler yaşandığını hayal dahi edemiyordun. Kaskatı kesilmiş, birinin gelip bu vahşeti durdurmasını dilemekten başka bir şey yapamıyordun. Sesler giderek azalmış çığlık atmaya gücü kalmayan çocuğun hıçkırarak ağlamaklı acı sesi dışında bir şey kalmamıştı. Ayağında bir ıslaklık sezdin. Zemin kana bulanmış, ayakkabıdan ayağına sızıyordu. Fark ettiğin gibi ayaklarını çekip klozetin üzerine çıktın. Bunu yaparken biraz gürültü çıkarmıştın. Bir an dışarıdaki kim ya da ne ise seni duymuş olabileceği aklına geldi ve kalbin güm güm atmaya başladı. Elinle ağzını kapatmış, nefesinin sesini bile saklamaya çalışıyordun. Bir süredir dışarıdan ses gelmiyordu. On yirmi dakika boyunca klozetin üzerine tünemiş, ses çıkarmamaya çalışıyordun. Dışarıda çıt çıkmıyordu. Kalp atışların yavaşlayıp biraz daha sakinleştiğinde dışarı çıkmaya karar verdin. Zemin kana bulanmıştı. Parmak ucuyla kana basıp kabinin kapısını açtın. Tuvaletin her tarafı kana bulanmıştı. Duvara dayanmış bir et parçası hemen göze çarpıyordu. Derisi yüzülmüş insan formunda bir et parçası. Kafası olmadığı için insan bedeni olduğu söylemek zordu. Tüm vücudun titriyordu. Korka korka sağına soluna bakıp bir adım attın. Ayağına çarpan bir şeyle hemen irkildin. Yere baktığında kanların içinde küçük kızın kafasının bedeninden ayrı ayağının ucunda durduğunu gördün. Yüzünün derisi parçalanmış, tanınmaz haldeydi. Örgü saçı olmasa kafanın kız çocuğuna ait olduğunu bile söyleyemezdin. Gördüğün korkunç manzara karşısında miden bulanmıştı. Kopmuş kafanın gözleri birden hareket edip sana çevrildi.
Tık tık tık
Gözünü açtığında kendini tuvalet kabinin içinde buldun. Az önce gördüklerinin hepsi bir kabustan mı ibaretti ? "İçeride kimse var mı?" yaşlıca bir ses dışarıdan sesleniyordu. Kabinin kapısını açtın. Tuvalet ter temizdi. Ne kan, ne de parçalanmış çocuğun bedeni. Elinde paspas tutan temizlik görevlisi sana bakıyordu. Az önce gördüğün manzara gözünden çıkmıyordu. Yere çöküp midende ne varsa zemine boşalttın.
SON - 20
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İnteraktif Korku Hikayeleri
KorkuKendi yazdığım 3 farklı interaktif korku hikayesinden oluşan kitap.