BÖLÜM YİRMİ ÜÇ: HİS.

63K 2.8K 4.3K
                                    

Sınır üç bin yorum, 1.500 oy. Geçen bölüm gibi satır arası yorum yaparak geçerseniz sevinirim, iyi okumalar canlarım :)

BÖLÜMÜ GÜNCELLEDİM, BÖLÜM ÇOK UZUN, MUHTEMELEN BU SEFER TAMAMI GÖZÜKÜR SİZDE. ATLANTİS ALİN BARIŞMA, ÖPÜŞME VS HEPSİ BU BÖLÜMÜN İÇİNDE.

🎵 Hümeyra - Sessiz Gemi.

🎵 Nilüfer - Esmer Günler.


-23.BÖLÜM-

Yazarın Ağzından :

Atlantis Hilan, çocukluğundan itibaren canavar olmaya zorlanmış, elinde kitapları da, asker olma hayalleri de alınan bir adamdı. Sevgi nedir hiçbir zaman görmedi, onu seven tek insan küçüğüydü.

Okulda sürekli kavgaya tutuştu diğer çocuklarla, Türk piçi, soysuz derdiler ona, böyle çıkıyordu çoğu kavga, Eskişehirli olduğu için Fransa'da ırkçılığa çok maruz kaldı, ülkesini savunmak için o yaşında bile kavgaya tutuşurdu.

Yaş beş.

Kıraç Hilan'ın ucu ısıtılmış bıçakları oğlunun sırtına batırmaya başladığı zaman.

"Piç," dedi, ateşte bekletilmiş bıçağı sırtına geçirirken. "Yaşadığın ülkeye ayak uyduracaksın."

Ses dışarı çıkmasın diye piyano sesleri yankılanıyordu odada.

Atlantis'in sırtı yanarken "Türk piçi dediler bana," dedi dişleri arasından. "Soysuz dediler, Türkiye bizim vatanımız."

"Piçsin." dedi babası kırık bir ampul parçasını alıp oğlunun yaktığı sırtına saplarken. "Ama bunun ülkemizle alakası yok."

Tüm işkencelere alışıktı ama o hala bir çocuktu ve canı çok yanıyordu.

Yaş dokuz, önüne cesetler konulup eğer deşmezse aynısının annesine yapılacağı söylendiği zamanlar.

"Piç, al bakalım şunu," dedi babası neşteri oğlunun eline sıkıştırırken. Laboratuvar masasının üstüne ölü bir beden yerleştirmişti, oğlu okuldan gelir gelmez kitaplarını açmasına bile izin vermeden buraya kilitlemişti. "Deşmeye başla,"

Atlantis, kafasını cama çevirdi ve havada uçuşan uçurtmalara baktı. O da mavi uçurtmasını havada süzdürmek istiyordu. "Midem bulanıyor." dedi elinde ki neşteri almazken. "Ben asker olacağım, insanların bedenini neşterle delmek hiçbir işe yaramayacak."

Babasına karşı çıkmak neredeyse imkansızdı ama bazen dayanamıyordu.

Kıraç'ın çekik koyu gözlerinde şeytanlar belirdi ve "Senin gibi soysuz piçler hiçbir bok olamaz," dediği gibi oğlunu ensesinden tutup pencereye sürükledi, kafasını cam pervazına yapıştırıp, oğlunun elini cam aralığında sertçe sıkıştırdı. Dışarıda uçurtma uçuran çocukların gülüşleri yankılandı. "Sana deşeceksin dediğimde deşeceksin, yoksa ben seni deşerim anladın mı?"

ATLANTİSİN SINIRLARINDA +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin