26. bölüm

2.1K 127 6
                                    

Gülistan Konağı, onaltı dönüm gül fidanlığı olan eski ama restore edilmiş harika bir konaktı. Girişte yediveren sarmaşık güllerinden oluşturulmuş bir kapı vardı.

Akın her anını aklına kazımak ister gibi kocaman gözlerle bakıyordu güllere, iki ayın sonunda yeni yerleştirilen eşyalarımızla konağımıza yerleşiyorduk.

Arabayı konağın basamakları önünde durduran Osman inerek Akın'ın kapısını açtı. Ben kendi tarafımdan inip kapıya doğru ilerleyen sevdiğimin peşine takıldım.

"Her yerde gül resimleri var, sanatçı çok harika bir iş çıkartmış. Bak Devran bu Mikado gülü ve bu da Sevillana gülü. Ah ve şuradaki tablodaki de velvet fragrance, çok güzeller değil mi?"

Onun şakıyarak gül tablolarına bakması bile onu öpmek istememe sebep oluyorken sadece başımı sallayarak onun sözlerini onayladım.

Bir haftadır her gece birlikte uyuyorduk ve sabrımın son demlerini yaşıyordum. Onu öpüp koklamak ve daha fazlası için yalvartmak istiyor, bunun onun tarafından başlatılmasını istediğim için kendimi tutuyordum.

Yeni evimizde, konağımızda bir aşçı, iki bahçıvan ve dört kişilik temizlik ekibi çalışıyordu. Yemeklerimiz servis edildikten sonra herkesin gitmesini ve arazinin uç köşesindeki çalışan evine çekilmesini kararlaştırmıştık.

Güllerin yoğun kokusuyla dolu havayı içimize çekerek balkonda şaraplarımızı içiyor, sohbet ediyorduk. Akın sırtını göğsüme yaslamış, elindeki kadehe bakarken gülümsememi sağlayan bir soru yöneltti bana.

"Devran, sence ben çok mu yaşlıyım? Dede olduğumu biliyorum ama dede gibi hissedemiyorum." Saçlarını okşayıp öptükten sonra ona daha sıkı sarıldım.

"Sen gördüğüm en seksi dedesin yavrum, hemde en çarpıcısısın." Mutlulukla koynuma sokulduğunda çenesinden tutarak yüzünü havaya kaldırdım, incitmekten korkarcasına bir yumuşaklıkla dudaklarımızı birleştirdim.

Ben onu sakince öperken yerinde doğrulup kucağıma çıktığında nefesim kesilmişti. Masum ifadesinde beliren arzu, sanki onun bakışlarından benim vücuduma akıyordu.

Sertleşen erkekliğime kendini sürterek beni daha da raydan çıkartırken dudaklarını kulağıma yaklaştırıp fısıldadı.

"Benimle, bu gül kokusu ve manzarası eşliğinde sevişmek istemez miydin Devran reis?"

Ateşe AteşleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin