Gᴀᴍᴇ'ɴ ʟᴏᴠᴇ

23?

Vote sınırı: 8
Yorum sınırı: 10
😽

Minho'nun ağzından

Jisungla beraber benim evimde bilmem kaçıncı kez aşk dolu bir şekilde yeni bir maça başlamışken masanın üstündeki telefonuma bir bildirim geldi.

"Hey Minho, mesajına bakmayacak mısın?"
"Hayır sevgilim, şu anda müsait gibi mi duruyorum"

Başka bir deyişle koltukta yan yana oturmuş, yeni aldığımız araba oyunun 9. maçını yaparken telefonuma bildirim geldi.

"Ama bebeğim ya önemli bir şeyse "
"O zaman oyunu durdur Jis"
"Olmaz öne geçersin"

"Oyunu durdurmazsan nasıl bakabilirim ki"
"Hah bilmem"

Tatlı kahkahasını duyduğumda gülümsedim ve durdurdum oyunu.

"Bu eşitlik ancak benim galibiyetimle son bulur Han Jisung"

"Oyunu durduran kişi her zaman kaybeder, bu kuralı unutma Lee Minho"

"Bu kuralların işleyebileceği biri değilim, sen de bunu unutma sevgilim."

O yanımda kıkırdarken masaya uzanıp telefonumu aldım ve ilk olarak mesajın kimden geldiğine baktım, gördüğüm isimle sırıttım ve bana bakan Jisung'a döndüm.

"Yaşlı adam bir kutlama mesajı atmış sanırım "

"Hey yaşlı diye atabileceği tek mesaj türünün kutlama mesajı olduğunu düşünmeyi bırakmalısın."

Omuz silkip bildirimin üstüne tıkladım, kulağıma sevgilimin haylaz gülüşü bir kere daha dolarken Chan'ın yazdıklarını seslice okudum.

"Sana bahsettiğim çocuk vardı ya, Seungmin. Şu anda onun evine gidiyorum, Jisungla bana şans dileyin."

"Hey senin yanında olduğumu nereden biliyor?"

"Sevgilim hep yanyanayız"

"Doğru, bir de Seungmin kim?"
"Bilmem"
"Sana bahsettiğim çocuk diye yazmış ama"

Yüzümü ekşiterek düşündüm
"Chan bize özel hayatı hakkında hiçbir şey anlatmaz ki"

"Doğru "
Jisung da başını aşağı yukarı sallayıp önüne dönmüştü.

Ben de aklıma gelen ilk şeyi söyledim.

"Büyük ihtimalle anlattığını düşündü "
"Yaşlılık işte ne yaparsın "

Aynı anda aynı ritimle başımızı salladıktan sonra yine aynı anda birbirimize döndük.

"E o zaman başlatıyorum oyunu"
"Lütfen "

** *** ** ***

(Hyunjin'in ağzından devam)

Çocukları olanları anlatmak için eve çağırmak zorunda kalmıştım, kesinlikle bunun sebebi daha yeni telefonda konuşurken ağzımdan kaçırmam değildi.

Salonda öylece oyun oynarken kapı zili çaldı, ayaklandım ve direkt kapıya gittim.

Kapıyı açtığımda ikili elleri ceplerinde aynı duruş ve aynı sırıtışla duruyorlardı, bunu söylemek istemezdim belki ama ikisi gerçekten de mükemmel bir çift.

İçeri girdiklerinde Minho kırmızı Jisung ise yeşil montunu çıkarırken ise farkettim ki kıyafetlerindeki tek farklı şey montlarının rengiydi.