Gᴀᴍᴇ'ɴ ʟᴏᴠᴇ

31?*⁠♡

BİR DAHAKİ BÖLÜMÜN GELEBİLMESİ İÇİN YORUM YAPIN LÜTFEN HAYALET OKUYUCU OLMAYIN YAA

Bir dahaki bölüme kadar 20 yorum gelmezse kitabın bütün gidişatını değiştiririm görürsünüz ha

Bütün gece boyunca bu olanları düşünürken bir yandan da bana fırtına eşlik etmişti. O kadar çok yağmur yağmıştı ki gece okulu bir günlüğüne tatil yapmaya karar vermişlerdi.

Dışarıda hala daha şarıl şarıl yağmur yağarken mevsime inat kanepeye oturmuş karamelli dondurmamdan yiyordum. Karamelli olmasının önemli bir sebebi yoktu, sadece markette bunu bulabilmiştim.

Bütün gece uyuyamadığım için sabah 7ye yakın uyuyakalmışım, bu yüzden uyandığımda saat öğleden sonra 1 olmuştu.

Annem evden en fazla 2 saatliğine çıktığını bana bir notla yazdıktan sonra gitmişti, kahvaltımı bu sayede büyük bir mutlulukla yanlızca gevrek yiyerek yapmıştım.

Ancak şimdi televizyonda izlediğim pembe dizinin beni sıkması ile aklıma yine Felix ve hoşlandığı gizemli kişi gelerek moralimi bozmuştu.

Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum, tek istediğim Felix'i benim yapmaktı ama onu elimden kaçırmış olma ihtimalim vardı.

Dondurmadan kaşığımı iyice dolduracak kadar aldım ve attım ağzıma, bir yandan da televizyonu sessize almış ve telefonunu etrafta aramaya başlamıştım.

Oturma odasında bulamayınca mutfağa gittim, buzdolabının içine koymamış olmamı umarken gözüme hemen dolabın yanındaki tezgahın üstünde olan telefonum çarptı.

Zaten orada olduğunu biliyormuş gibi umursamazca aldım ve kanepeme geri gittim. Yerime kendimi atarken bir yandan da ilişkiler konusunda çok anlayışlı olduğunu yeni öğrendiğim Minho'yu arıyordum.

"Alo?"
"Hey Minho, naber?"
"İyidir Hwang, senden"
"İyi sayılır, şey sen müsait misin?"
"Jisung Jooyeon ile formalarımıza bakmaya gitti, yani evet müsaitim."

"Bu yağmurda mı gittiler?"
"Evet çünkü yarın hocaya bildirmeleri gerekiyormuş. Boşver sen bunları, arama sebebin neydi senin?"

Yutkundum televizyondaki ağlayan aktrise bakarak.
"Şey"
"Ney?"
"Şey işte Minho, Felix hakkında konuşmak istedim."

"Yani ciddi moduma girmeliyim, öyle mi?"
"Evet, lütfen"
"Peki öyleyse, anlat dinliyorum Hyunjin."

"Minho ben, Felix'e gerçekten aşığım ve onu benim yapmak istiyorum. Ama..."
"Ama?"
"Bilmiyorum Minho, ne yapmam gerektiğini bilmiyorum."

"Git açıl öyleyse Hyunjin."
"Ama-"
"Ama demeyi keser misin lütfen? Ama demen gereken bir şey yok ortada Hyunjin, git ve açıl. O çocuğun seni kötü bir şekilde reddeceğini hiç sanmıyorum, istemese bile seni mutlu etmek için kabul eder."

"Ne? Nasıl yani?"
"Felix seni ne anlamda seviyor bilmiyorum ama sevdiği ortada, açıldığın zaman bir şey kaybedeceğin türden biri olmadığı çok belli."

"Söylemesi çok kolay tabii Minho."
"Yapması da büyüttüğü kadar zor değil, Jisungla nasıl sevgili olduğumu hatırlatırım."

Oflayarak kafamı geri attım
"Bilmediğin şeyler var ama Minho"
"Bilmem de gerekmiyor Hyunjin, eğer fazla ciddi bir şey olsaydı arada kalmanı değil direkt bu fikri reddetmeni sağlardı."