SADECE YAZIM HATALARI DÜZENLENİYOR. KURGUDA DEĞİŞİKLİK YOKTUR.
"Anlıyorum çok iyi anlıyorum ben sizi, orda ne duygular içinde olduğunuzu anlıyorum."
"Anlayamazsın öğretmen yaşamadan anlayamazsın en yakınını kaybetmeden anlayamazsın. Yaşama da zaten...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
MASAL ÖZTÜRK'DEN
Şule abla düne göre daha iyiydi. İlk uyandığında bebeğe bir şey olduğunu düşünerek ağlamıştı ama Metin abi sayesinde sakinleşmişti.
Metin abi ile bebeği hakkında ne konuştuklarını bilmiyoruz ama Metin abi sürekli Şule ablaya biz şimdi anne baba mı olacağız deyip sarılıyordu. Bu halleri çok tatlıydı.
Tuğçeyi Bora ile tanıştırmıştım tanıştırmasına ama bizim Tuğçe Boraya "gözüm üzerinde enişte bey kuşumu üzme sakın yoksa sana suni sancı veririm." diyerek devletin askerini tehdit etmeseydi daha iyi bir tanışma olabilirdi.
Tabii Tuğçenin ağzını kapatmıştım ama hala duydun değil mi? diyip duruyordu.
Boranın sadece benim yanımda güler yüzlü olduğunu bir kez daha görmüş oldum çünkü ufak bir tebessümle "merak etme baldız üzmem ben onu."demişti.
Tuğçeye askeri tehdit ettiğini söylediğimde Boranın asker olduğunu bir anlığına unuttuğunu eniştesi olarak gördüğünü söylemişti.
Etrafımdaki çatlak insan sayısı gün geçtikçe artıyordu.
...
Şule ablaya veda ettikten sonra Borayla odadan çıktık. Koridorun sonuna doğru yürürken Bora aniden "acaba bizimde ilerde bebeğimiz olur mu?"dedi.
Söylediği şeyle şok geçirmiştim. Gülümseyerek "bilmiyorum sevgilim umarım."dedim. Bunu gerçekten hiç düşünmemiştim ama şuan bunları düşünmek için çok erkendi.
Yürümeye devam ederken Tuğçenin bağırma sesini duyduk hızlıca oraya doğru gidince Burçinle tartıştığını gördüm.
Tuğçenin elindeki dosyalar yere düşmüş Burçinin üzerine de çay ya da kahve olduğunu düşündüğüm şey dökülmüştü.
"Lan yandım senin yüzünden."dedi Burçin.
Tabii bizim Tuğçe hemen kavgacı kadın modunda geçmiş "asıl senin yüzünden dosyalarım düştü birde çayım döküldü."dedi.
Burçin sinirle "ya kızım manyak mısın sen yandım yandım."dedi.
Tuğçe göz devirip yerdeki dosyaları toplamaya başladı. "Merak etme bir yerlerine bir şey olmamıştır. Senin yüzünden çayım gitti." dedi.
Burçin"bir dahaki sefere önüne bak küçük hanım."dedi. İşte bunu demeyecekti. Tuğçe kendisine küçük denmesinden sebebini bilmediğim bir nedenden nefret ediyordu. Hemen onların yanına gidip"Tuğçe sakin."dedim.
Bana dönüp "Masal ne dediğini sende duydun mu?"dedi.
"Duydum ama boşver Tuğçe."dedim.
Tuğçe beni yavaşça kenara çekip "sadece izle bebek."dedi ve öpücük atıp Burçinin saçlarına yapıştı.
