2.4K 278 257
                                    



Hafta başında Jimin saat 9 gibi uyandı.Bugün eğitimi yoktu,yatağında pinekleyebilirdi.Tabi ceza almamış olsaydı...Aslında saat 8 gibi istihbarat ofisinde olmalıydı ama ölümüne kızgındı.Bu yüzden gidişini olabildiğince uzatmaya çalışıyordu.Kot pantolonunu ve sıradan siyah bir tişörtü üzerine geçirirken bile içinden hala Jeon'a küfrediyordu.

"1 yıl...bu saçmalığa sadece 1 yıl katlanacağım.Agghhh! seni lanet olası Jeon Jungkook!"

Homurdanarak çekmecesinden çıkardığı kokusunu saklayan ilacı aldıktan sonra yutmuştu ve arkasını döner dönmez de karşısında kabusunu görmüştü.Hadi ama bu kadar da olmazdı!Jeon Jungkook'un sabahın köründe onun evinde,dahası odasında ne işi vardı!

"Sabahları sürekli insanlara küfreder misin yoksa ben senin için özel miyim?"

Bir anlık boş bulunulmuşlukla yerinden sıçramıştı.Sonra hala elinde olan ilaç şişesini farketmiş ve hızla onu çekmecenin içine fırlatmıştı.Jungkook'un dikkatini çekmemesini ummuştu.Bu yüzden dikkatini dağıtmalıydı.

"Tabi ki sana özel kuçu kuçu~.Çünkü sen bir pisliksin ve senden nefret ediyorum.Son günlerdeki öfkemin tek sebebi,sen ve senin ben dünyanın en iyisiyim tarzı göklere çıkmış egon.Evimde ne işin var?"

Jimin nefretini kusarken Jungkook'un gözleri omeganın yastıklar ve yumuşak şeylerle dolu odasını tarıyordu.Tabi ki ilacı görmüştü ama görmemiş gibi davranmaya seçecekti.Ayrıca odanın içinde çok cılız da olsa farkedilen bir şeftali kokusu vardı.

"Jimin...Jimin... her şeyden önce bana bir daha kuçu kuçu dersen cezanı katlarım.İkinci olarak saat 8 de istihbarat bürosunda olman gerekirken hala neden odanda olduğun konusunda bir açıklaman var mı? Belki de seni sürükleyerek götürmem gerekir."

Rahat bir şekilde Jimin'in yastıklarla dolu yatağına oturmuştu.Jimin gözlerini devirerek onu görmezden gelmeyi seçmişti.Dolabından çıkardığı malzeme çantasından her zaman olduğu gibi tüm mühimmatını vücuduna saklamaya başladığında izlendiğini biliyordu.

"Neden bu kadar çok silah taşıyorsun?"

"Bu boktan toplumda beta ve omegaların nasıl hayatta kaldığını sanıyorsunuz bay Jeon?Tabi ki bilmezsiniz...Evden korkarak çıkmanın,saldırıya uğrama korkusunun,tecavüze uğrama korkusunun ne olduğunu nereden bileceksiniz?Bilemezsiniz.Niye biliyor musunuz,çünkü siz diğer taraftasınız"

Son sözlerini neredeyse tıslayarak söyledikten sonra kapısını ardına kadar açarak dışarı çıkmıştı.Jungkook'un onu bir köpek yavrusu gibi takip edeceğini biliyordu çünkü.Ama bu,Jungkook'un ekmeğine tereyağı sürmekti.Çünkü omega kapıdan çıkar çıkmaz çekmeceye ulaşmış ve içine bırakılan ilaç şişesinden bir tane ilacı almayı başarmıştı.Hemen sonrasında da dikkat çekmemek için aşağıya inmişti.

Her şeyden bir haber Jimin,alt salona indiğinde kahvaltı masasında olan ebeveynlerine öfkeli birer öpücük bahşetmişti.Onlara Jungkook'u içeri aldıkları için kızgındı ama yine de çok seviyordu işte.

"Odamda sabah sabah şeytanın yeryüzünde suret bulmuş halinin neden bir anda belirdiğini sorabilir miyim?"

"Seni almaya gelmiş oğlum"

"Niye? Mafya patronu olmanın yanı sıra ek iş olarak servisçiliğe mi başlamış?

Masadaki herkes istemsizce gülmüştü.Ama merdivenlerden inen Jeon'un bedenini görünce çabucak toparlanmışlardı.Arkası dönük bir şekilde söylenmeye devam eden Jimin ise masadan yiyecek tırtıklamakla meşguldü.Anlayacağınız hem eli hem de çenesi çalışıyordu.

Untamable | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin