Untamable | Jikook

(38)

⚜

"Efendim,haddim olmayarak sizi bir kez daha uyarmak istiyorum.Sebebiniz anlaşılır olsa da seçtiğiniz yol bence yanlış"

Jimin silahını belindeki banda yerleştirirken Hoseok'un vazgeçirme konuşmasını dinliyordu.İçi rahat değildi,ama buraya kadar gelmişti artık.Zaten ortalıkta kimse yoktu.Hızlı bir şekilde alfa Jeon'un odasına girecek,ustası olduğu kasayı çok kısa bir sürede açarak içinde saklanılan belgelere ulaşacaktı.

"Gözlemde kalacaksın Hoseok.En ufak bir hareket ya da birini farkedersen hemen bana heber vereceksin.Yoongi de kameraları hackleyerek off durumuna geçirecek.Her şeyi anladın değil mi?"

Tedirgin bir şekilde başını sallamıştı Hoseok.Kulağına taktığı kulaklıkları Jimin ve Yoongi ile eşleştirdikten sonra gözlem yapacağı koridorun başına geçmişti.Bay Jeon'un zeki biri olduğunu biliyordu Jimin.Kasasından bir şey aldığında bunu kimin yaptığını bulmak için kamera kayıtlarını incelemek ilk yapacağı şey olacağı için kameralar için can dostu Yoongi'den yardım almış,böylelikle o da plana istemsizce dahil olmak zorunda kalmıştı.

"Yoon,kameraları hallettin mi?"

"10 saniye içinde devre dışı kalacaklar.Jimin... emin misin?"

"Eminim Yoongi eminim..."

Derin bir nefes verdikten sonra bacaklarını esnetmek için eğilmişti Jimin.Kameralar devre dışı olur olmaz odaya girecekti.Gergindi.Üzerinde hem tehlikeli bir şey yaptığının farkındalığı,hem de eşinden habersiz bir şey yapmanın suçluluk duygusunu hissediyordu.Güç istermişçesine eliyle karnını usulca okşamış ve bebeğiyle konuşmuştu.

"Anneyle ilk görevine çıkmaya hazır mısın bebeğim?Seninle harika bir ekip olacağız fighting!"

Her şey okeylendiğinde,kasayı ve kapıyı açmak için olan malzemelerin olduğu çantayla birlikte başlangıç noktasındaydı.Kapıyı açmak en kolayıydı.Teşkilatın tüm odalarının kapısını açan maymuncuk anahtarı elindeyken içeri girmesi hiç de zor olmamıştı.Kapıyı ardından kapattıktan sonra hızla çalışma masasının arkasındaki dolabı açmış ve oldukça güvenlikli görünen kasayı bulmuştu.Gülümsemişti Jimin.Elbette ki yüksek güvenlikli bir kasaydı ama daha bile zorlarını açtığı olmuştu.Bu kasa onu en fazla birkaç dakika oyalardı.

İlk olarak kasanın parmak okuyucu kısmına bir sprey sıkmıştı.Bu sprey,daha önceden izi çıkan alfa Jeon'un parmak izini belirginleştirmiş,hemen ardından da özel bir bant kullanarak o izi elde  etmeyi başarmıştı.Sonraki kısım manuel şifreydi.İçeriden dişli çarklarla kontrol edilen şifreyi bulabilmek için de kulağını kasayaya dayayarak metalin birbirine değdiği o minik çıt sesini duyasıya kadar kontrol çarkını çevirmişti.

Şakağından akan minik bir ter damlasını omzuna sildikten sonra nefesini tutmuş ve son hamlesini yaparak istediği o sesi duymuştu.Şifreyi çözdükten sonra da az önce kopyasını aldığı parmak izini okutmuş ve kasanın açıldığını onaylayan o ses duyulmuştu.Başarmıştı,ancak şimdiki işi biraz daha zordu çünkü kasada ne olduğu bilinmez onlarca belge ve silah vardı.Hangi birini kontrol edeceğini düşündüğü sırada kulaklığından Hoseok'un sesini işitmişti.

"Efendim bay Jeon'un sekreteri oraya doğru geliyor hemen oradan çıksanız iyi olur"

"Sikeyim gecenin köründe ne işi var burada ya!"

"Vaktimiz yok,hemen çıkıp kapıyı kilitleyin"

"Tahminen kaç saniyem var?"

"B koridorunda,muhtemelen 20 saniye"