9.Bölüm "Ayrılıklar Mevsimi"

3K 91 33
                                    

9.Bölüm "Ayrılıklar Mevsimi"

"Ben sana rastladığım günlerde,hangi günlerdi onlar. Tuhaf şey bir günde değişiyor kişi.Senden öncesi öyle uzak ki anılar bile yok sanki. Geldin masaya oturdun ve hayatımı böldün bir milat gibi"
Cemal Süreyya

 Geldin masaya oturdun ve hayatımı böldün bir milat gibi"Cemal Süreyya

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


🌙

Ali önümde diz çökmüş bir şekilde durmuşken bende herkes gibi kalakalmıştım. Gözlerimin içine bakıp ona bir cevap vermemi bekliyordu. Tüm mahalleli bizi ayıplayan ve destekleyen olarak ikiye ayrılmıştı. Teyzem tepkisiz bizi izlerken Handan hanım hayal kırıklığı ile izliyordu.

Ömrümü hayatımı, geride kalan yıllarımı geçirmek istediğim tek bir adam vardı. İlkim, sonum her şeyim Ali...

"Evet". dedim gülümseyerek ve şaşkınlıkla. Tebessüm edip yüzüğü parmağıma taktı,tam olmuştu. Ayağa kaktığında ilk önce alnımdan öptü, ardından beni kolları arasında aldığında ben artık kimseyi göremez olmuştum. Kimse umurumda değildi, sadece Ali'ye odaklanmıştım.

"Sevdiğimi aldığıma göre burada bizlik bir şey kalmadı" elimden sıkıca tuttuğunda, elini sıkıca tuttum. "Gidelim Ayşin".

El ele birlikte o kalabalıktan çıktık. Arabaya oturduğumuzda Ali hızlıca bizi o alandan uzaklaştırdı. "Ali" dedim elimi önüme tutup yüzüğe bakarken "Aşkım benim". Yanağına sert bir öpücük bıraktım "Ne diyeceğimi bile bilmiyorum...".

"Bir şey demene gerek yok her şey ortada" dedi gülümseyerek "Yakında Ayşin Arafoğlu oluyorsun".

Dudaklarımı ısırıp arkama yaslandım. Kalbim hala deli gibi atıyordu. "Çok güzel bu yüzük, çok beğendim". Dayanamayıp bir kere daha öptüm "Çok mutlu ettin beni çok". Hem yola hem bana bakıyordu, "Senin yüzün güldü ya, onu görmek yetti bana güzelim". Benim yerimde duramayışıma karşın o biraz durgundu. Sanırım aklı tokat meselesindeydi. Araba dik bir tepeyi çıkıp orada durduğunda ikimiz de indik.

Ben yüzüğe hala afal afal bakıyordum. Ellerimi tuttuğunda birlikte uçurum kenarı gibi görünen ama manzarası aşırı güzel olan o yere ilerledik. Bütün İstanbul ayaklarımızın altındaydı. "Ne tarafı?" diye sorduğunda anlamayarak yüzüne baktım. "Annem" dedi bunu söylemekten rahatsızlık duyarak "Hangi tarafında vurdu Ayşin".

Başımı önüme eğdim. Böyle bir gecede bu bilinsin istemezdim ama olmuştu. "Acıdı mı çok?".İki yanağımı da avuçları arasına aldı "Seni başkalarından koruyacağım diye çok uğraştım" dedi baş parmağı ile yüzümü okşarken "Kendi ailemden korumam gerektiği aklıma gelmedi".

"Ali" dedim yüzüne bakarak. "Senin bir suçun yok". Başını iki yana salladı "Ben bu konuda seni koruyamadım Ayşin, o tokat o gün sana atıldı ama yemin ederim benim yüzüm cayır cayır yanıyor".

Yalancı Mevsim | Final Oldu|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin