Deniz'in Taslak Defteri

Who Could Be Stronger Than Wiktoreana?

"Düzeni bozmayı seviyorsun."

Kıkırdadı ve Kaymak Birası'ndan bir yudum aldı. "Hobim sayılır."

"Ama bunu nasıl yapıyorsun? Sonuçta, birilerinin seni cezalandırdığını söylemiştin."

Neşesi kaçtı, bira bardağını masaya geri bıraktı. "Evrenleri birbirlerine katmadığım sürece sıkıntı yok."

Luna kaşlarını çattı. "Evrenlerin En Güçlü Varlığı değil miydin? Kim sana söz geçirebilecek kadar güçlü olabilir?"

"Boyundan büyük işlere karışıyorsun, çocuk." Sesi hem tehditkârdı hem de uyarıcıydı.

"Bilmek zorundayım! Bilmezsem kendimi nasıl savunacağım?"

"Senin için tek tehlike Voldemort ve ben de seni ona karşı savunuyorum. Güvendesin ve bilmen gereken tek şey bu."

"Madem senden daha güçlü biri, ondan korunmam lazım değil mi? Sen bile bana yardım edemezsin."

Luna sınırı aşmıştı, Victoria'nın gerilen kasları sinirlenmiş olduğunun belirgin bir kanıtıydı. "Yaşamın, onun tek kelimesine bağlı."

Luna kaşlarını kaldırdı. "Ne yani, Tanrı'dan mı korkuyorsun?"

"Bir tanrı olsaydı şu ana kadar onu öldürmüş olurdum. O daha güçlü, tanrılardan bile daha büyük bir güce sahip."

"Öyle bir şey nasıl var olur ki?"

Sabır istercesine gözlerini kapattı ve nefesini verdi. "Anlamayacağın-" Gözleri açıldığında, Luna'nın arkasında bir yere kitlendi. Yüzü normalden daha da beyazlaştı, adeta kireç kesti. Dudakları hafifçe aralandı. Yerinde dikleşti, kolları titriyordu.

Kim Victoria'yı bu kadar korkutabilirdi ki?

Orada, aşağı-yukarı Luna'nın boylarında bir kız duruyordu. Yüzünde garip bir gülümseme, gözlerinde anlam veremediğim bir pırıltıyla doğrudan Victoria'ya bakıyordu.