The Lion's Heart

8 1 21
                                    

𖥸

Takvim yaprakları 2 Kasım 1963'ü gösterirken Dumbledore Malikanesi'nden dehşet dolu bir çığlık yükseldi.

Kulağa oldukça nahoş ve korkunç bir durum gibi geliyor, biliyorum. Öyle zaten! Ancak bu durumu nesiller boyunca yaşamış bir aile için... Çok da şaşılacak bir şey değil. Artık bu tür ölümleri eski bir dost gibi kucakladıklarını söylemeliyim.

Ne olduğunu kabaca tahmin etmişsinizdir. Herkes birden ayaklandı ve sesin geldiği yöne, Pheobe Dumbledore'un odasına doğru koştu.

Kapının eşiğinde, gözleri faltaşı gibi açılmış minik bir kız çocuğu duruyordu. Tam karşıya; zümrüt yeşili, kadife kanepedeki kadına bakıyordu. Kadının boğazı, gevşek elinden sarkmakta olan hançer tarafından yarılmıştı. Damarlarından oluk oluk kanlar fışkırıyordu.

"Amelia!"

Andrew Dumbledore, bu görüntüyü görür görmez kızını kucakladı ve onu hızlıca odadan uzaklaştırdı.

"Merlin'in sakalı..." Aberforth Dumbledore beklemeden içeri girdi. "Ah, zavallı kız. Çok gençti." Asasını salladı ve kanın akışını durdurdu.

Odaya henüz varabilen Albus Dumbledore, kızının cesedinin yanına gitti. "Bana Amelia'nın bunu gördüğünü söyleme lütfen."

"Peki, söylemem."

Albus, kanepenin önünde diz çöktü. Pheobe'nin boşluğa bakan gözlerini kapattı. "Bundan nefret ediyorum." dedi.

Aberforth, ağabeyine baktı. "Durumu gittikçe kötüleşiyordu zaten. Kendi acısına son vermiş, iyi etmiş."

"Nasıl böyle söyleyebilirsin?"

"Laneti engellemenin bir yolu yok, Albus. Bunu en iyi sen biliyorsun."

Albus acıyla gözlerini yumdu. "Ama ben denedim."

"Evet, ölümle biten bir başka hikaye daha... Kaç yaşındaydı, on yedi mi?"

"Kapa çeneni."

"Kabullen bunu." dedi Aberforth. "Wiktoreana her birimizi teker teker öldürüyor ve bunun için bir çözümümüz yok."

Pekala, bu bir yalan. Ben kimseyi öldürmedim, onlar kendi kendilerini öldürüyorlar.

Aslına bu eski bir hikaye. Bin yıllık belki de... Bir zamanlar bir grup vasıfsız cadı, düz dünyanın en güçlüleri olmak için şeytana başvurdular. Şeytan onlara istediklerini verdi, karşılığında ruhlarını istedi. Cadılar bunu kabul etmedi, hatta küçücük akıllarıyla şeytanı alt etmeye çalıştılar. Şeytan oldukça kızdı ve onlara korkunç bir lanet bahşetti.

Siz cadıların yavruları
Ve bu soyun tüm kızları
Son bekliyor onları acılı
Sayesinde aptal ataları

O şeytan benim, evet. Wiktoreana.

Ve bu hikaye, az önce az da olsa tanıdığınız küçük kızın hikayesi.

Amelia Dumbledore. Aslanın kalbi.

Ya da orada yer edinmiş kişi.

° ° °

Bu yaz tatilinde Luna Black ve Perte de Memorie (artık The Lion's Heart olacak)'i düzenlemeyi düşünüyorum. Tabii ki, Peter Parker kitabını da. Çok cringe ve olaylar hiçbir düzene tabi olmadan gelişiyor.

Deniz
22.05.24

Deniz'in Taslak DefteriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin