Sen ve ben;
bu gün, yarın, ebedi.Doğum günlerini asla heyecanla bekleyip kutlamayan biri olarak, hep arkadaşlarım için çabalamıştım. İlk başlarda bunun karşılığını beklemiş olsam da, zamanla yaşadığım hayal kırıklıkları, beklemenin önemsiz olduğunu bana kanıtlamıştı. Fakat şimdi, iki özel insan için çabalamak, tüm yaşananlara değerdi.
Eunchae, ''Yani dünyada gün mü yoktu da ard arda doğmuşlar?'' diye yakınırken, Heeseung tam aksine ''İyi ki ard arda bir de ayrı ayrı uğraşmamıza gerek kalmıyor.'' dedi.
"Senin için, kafanı yastığa koymak bile büyük bir şey zaten."
"Bir kere, ben dansçıyım!"
"Bi köro bin dansciyim mışşş"
Elimdeki süslerle ortaya güzel bir şeyler çıkarmaya çalışıyordum, ancak nafile; bu işleri daha çok Jake iyi başarıyordu. Bir yandan didişen Lee kardeşleri, diğer yandan süpriz yapabilelim diye evden markete yolladığımız Sunghoon, Riki ve Jake, durmadan her şey için arıyorlardı. Cidden, Jay'siz sakin normal bir alışveriş yapmaları imkansızdı.
Riki'den ziyade Sunghoon için hediye seçmek zor olmuştu. Abim olmasına rağmen nelerden hoşlanabileceğini kestiremiyordum. Ve sanırım daha önce hiçbir zaman birbirimize hediye almamıştık. Neyse ki, Jake bu kez de yardıma koşmuştu. Mini araba koleksiyonu için retro bir araba modeli almıştım. Riki'ye geldiğinde ise, onun için uzun zamandır aklımda olan bir şeyi gerçekleştirmeye karar verdim. Geçenlerde çocukluğundaki gibi sabah uyandığı an televizyondan çizgi film izlemek ve hiçbir şey yapmak istediğini söylemişti. Ben de bunun için bir şeyler düşünmüştüm.
"Geliyorlar, geliyorlar!!"
Jay, pastayı elime tutuşturdu ve mumları yakarak saklandık. Açılan kapıyla Jake ve Riki'nin atışmalarını duyduk. "Asıl senin zevkin yok, hep benim gömleklerimi giyiyorsun."
"Ne! Ben moda ikonuyum."
"İkiniz de bir şey değilsiniz, tüm poşetleri ben taşıdım!" Sunghoon'un bıkkın itiraz dolu sesine gülmek için zor durdum. "Ev neden bu kadar sessiz?" Jake, kendisi yapmış olduğumuz sürprizi unutmuştu. "Bu salak kendisi de unutmuş." fısıldayarak konuşan Heeseung'la artan gülme isteğimi güçlükle bastırdım.
"1,2,3! Happy BİRTHDAY!!!" Elindeki konfetiyle kenarda duran Jungwon, önlerine atlayarak patlattı. Aniden karşılarına çıktığı için üçü de korkuyla geri atıldı. "İyi ki doğdunuzz sizi veletlerr!!" Heeseung ve Jay, doğum günü şarkısına kendi tarzlarıyla giriş yaparak biz de onlara katıldık. Elimdeki pastayla dikkatli adımlarla öne geçerek "Hadi dilek tutun."
İkisi de gülümseyerek gözlerini kapatmış, aynı anda mumu söndürmüşlerdi. Pastayı masaya koyarak ikisine de sıkıca sarıldım. Kutlamayı yaptıktan sonra Jay'in nefis yemeklerle donattığı masaya geçmiş, eğlenerek sohbet ediyorduk. Sıra hediyelere geldiğinde hazırladığım kutuyu getirmek için odama gittim.
Aşağı indiğimde diğerleri çoktan hediyelerini vermeye başlamıştı. Riki, Heeseung'un onun için aldığı yeni dans ayakkabılarını gördüğü an sevinçle sarılmıştı. Önce Sunghoon'a hediyesini verip sıkı sıkı sarıldıktan sonra Riki'ye geçtim. "İyi ki doğdun, sevgilim." Yanağına uzanarak küçük bir öpücük bıraktım.
Kendimce dizayn ettiğim iki tane bilet hazırlamış, yanına küçük notlar ve en sevdiği atıştırmalıklardan almıştım. Ama asıl planım, onun için çocukluğuna dönebilecek bir ortam hazırlamaktı. Şu sıralar olaylar yüzünden kısıtlı yerlere gidebiliyorduk, ancak ilk fırsatta bu planımı hayata geçirecektim. Güzel, sakin ve biraz da eskileri anımsatan bir dağ evini, 2000'lerin başındaki gibi dekore edip, sevdiği çizgi filmlerin olduğu bir listeyle güzel bir gün geçirmesini sağlamak istiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
broken mirrors | nishimura riki
Fanfiction"Peki, ya masum değilsem?" "Peki, ya ben de masum değilsem?" #1 nishimura #1 riki |20.08.23-20.06.24|