Artık Peverell (Harry Potter AU)

1981'e Dönüş

Bağıran Baraka, Hogsmeade
01.11.2001, 06.53

"Her şey hazır mı, Bella?" diye sordu Harry. "Bir aksaklık olmamalı."

Bella, ritüel için son kontrolleri yaparken "Hiçbir sıkıntı yok." dedi. "Üç kez kontrol ettim. Zaman da ayarlandı. On dört dakika sonra ritüeli gerçekleştirebilirsin. Her şeyin hazır mı?"

Harry, başını sallayarak "Evet," dedi. "Asam, pelerinim ve haritalarım yanımda. İkincil asam da yanımda. Ayrıca Voldemort'un bir tüp kanıyla birlikte ritüelin yazılı olduğu parşömen de. Son olarak da biraz Galleon."

"Güzel!" dedi Bella. "Yine de aktifleşmeden önce tekrar sormalıyım. Bundan emin misin? Ailenin ölüm haberi her yerde dolaşacak ve onların ölümünü tekrar yaşamış olacaksın. Ne kadar güçlü olduğunu biliyorum ama bu tarz durumlar en güçlüleri bile depresyona sokabilir."

Harry iç çekerek "Biliyorum, Bella!" dedi. "Ayrıca onları neden kurtaramayacağımı biliyorsun. Ritüel, beni geçmişe göndermek için bir fedakarlık istiyor ve bu fedakarlık da manevi olmak zorunda. Ayrıca benim için çok büyük anlam taşımak zorunda. Annem ile babamı kurtarırsam her şey berbat olur."

"Biliyorum," dedi Bella hüzünle. "Yine de beni kurtarabilmek için bu kadar büyük bir fedakarlık yapman kendimi suçlu hissetmemi sağlıyor."

"Meselenin yalnızca bu olmadığını sen de biliyorsun," dedi Harry. "Çok şey kaybettik Bella. Etrafımızda kimse kalmadı. Kız kardeşlerinin ikisi de öldü. Arkadaşlarımın neredeyse hepsi öldü. Vaftiz babam da öldü. Hepsini kurtarabilmek için yapıyorum bunu. Fırsat varken yapmazsam kendimi asla affedemem."

"Senin şu asaletin," dedi Bella iç çekerek. "Pekâlâ, iki dakika kaldı. Ritüelin içine geç ve bekle."

Harry başını salladı ve ritüel çemberinin içerisine yerleşti. O yerleşir yerleşmez de Bella, ritüeli aktifleştirmek için gereken ilahiyi söylemeye başladı. Bitirdiğinde ise ritüelin aktif olduğunu belirten parıltı görüldü.

Şimdi bunlar ne yapıyor diyebilirsiniz. Şöyle kısaca bahsedelim. Beşinci yılın sonunda, Bellatrix ile ilgili gerçek ortaya çıktığında Harry, Voldemort'u öldürebilmek için kendini gelişime adadı. Sonuçta Bellatrix'i kurtarmanın yek yolu, Voldemort'un ölümüydü.

Yine de Harry, Voldemort'u öldürmeyi başarması gerçekten acısız olmadı. Bu süreçte altıncı sınıfın sonunda, Hogwarts'a giren Ölüm Yiyenler ve Voldemort ile büyük bir savaş meydana geldi.

Bu savaş gerçekten çok kanlı geçti. Dumbledore, onu yavaş yavaş öldürecek olan bir büyüyle vuruldu. Sirius, bizzat Voldemort tarafınsan öldürüldü. Remus, Tonks, Kingsley, Hestia Jones, Daphne... Her biri o gece öldüler. Harry'nin canını en çok yakan doğal olarak sevgilisi Daphne olmuştu.

Ölüm Yiyenler de çok kayıp verdi. Harry, Daphne'nin öldüğünü öğrendiğinde gözleri karardı ve iyice gaddarlaşmaya başladı. Önüne çıkan herkesi yok etmeye başladı. Hiçbiriyle on saniyeden daha fazla ilgilenmedi. Teker teker acılı bir ölüme sürükledi onları.

Geriye bir tek Voldemort ve Bellatrix kalmıştı. Harry o gece Bellatrix'i yakalamayı başardı. Voldemort, Bellatrix olmadan, yaralı bir şekilde kaçmak zorunda kaldı.

Harry de, onun yarasından famlayan kanları toplayıp Bellatrix'e yapılan ritüeli geri döndürmenin bir yolunu bulmayı amaçladı. Sirius'un ölümü ona bu konuda motivasyon sağladı. Çünkü Harry, onun kuzeninin eski haline dönmesini ne kadar görmek istediğini biliyordu.

Dumbledore, üzerine çarpan lanetten bahsettiğinde Harry üzülmeden edemedi. Yapabileceği bir şey olmaması ise daha da kahrediyordu.

Dumbledore, ölümünden önce Harry'ye Bellatrix konusunda yardım etmeye karar verdi ve ölmeden bir hafta önce ritüeli tersine çevirecek başka bir ritüel oluşturmayı başardılar.