23.Bölüm: DÖRT GÜN YEDİ SAAT

4K 314 208
                                    

Aranızda kitaba en az benim kadar sahip çıkıp destekleyenler var, sizi çok seviyorum, bu bölüm sizlere gelsin canımın içleri.

Unutmayın, hayallerinize kavuşmak hiçbir zaman kolay olmaz, şayet olursa o gerçekten sizin hayaliniz değildir.

Oy ve yorumlarınız desteğimiz, unutmayın olur mu? Keyifli okumalar.

Şarkı; Müslüm Gürses - İtirazım var (efkara bağlayın şcwnxndm)

Şarkı; Müslüm Gürses - İtirazım var (efkara bağlayın şcwnxndm)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


2 Gün Sonra...

Bu dünyada her ne yaşanırsa yaşansın geriye adım atmadığınız zaman anlarsınız kendinizde bir şeylerin değiştiğini. Yaşamak zor gelir ama ölmek de istemesiniz. Tıpkı arafta kalmak gibidir bu his, soğuktur ancak bir o kadar da yakar içinizi.

İşte şimdi yandığımı hissedebiliyordum. Dondurucu soğuğun altında bile içimdeki yangını bastıramıyordum. Bu yangın özlemden miydi yoksa suçluluk duygusu muydu çözmek güçtü ama kalbimde hissettiğim duyguların bile henüz bir cevabı yokken bunları düşünmem koca bir saçmalıktan ibaretti.

Dünya ne kadar kara olursa olsun elbet ışık bize de uğrayacaktı, sabır gerekirdi ve bu duygu bende on senedir vardı; yani annemi kaybettiğimden beri.

Bir kafeteryada oturuyordum, önümdeki masada dumanı tüten sıcak bir kahve vardı. Mekanın içindeki şömine tıpkı içim gibi yanıyordu, gözlerimi ondan alamıyordum. Ateş miydi asıl tehlikeli olan yoksa onu söndürebilen su muydu ölümü çağıran, düşünmeden edemiyordum ama bir cevap da veremiyordum düşüncelerime, yine sessizliğime gömülmekte buluyordum tek çareyi.

"Çok beklettim mi?" Patron, karşıma oturduğunda sonunda gözlerimi ateşten çekebildim. Soğuktan kızarmış burnu, titreyen teni ve birbirine sürttüğü eldivenli elleriyle oldukça üşümüş görünüyordu. "Kar fena yağıyor, Rusya'nın soğuğu meşhurdur ama bu kadarına yakalanmayı da beklemiyordum gerçekten."

Sözleriyle bakışlarım yeniden şömineye doğru kaydı, soğuktu öyle değil mi? Biz burada üşüyorsak kim bilir o iğrenç tesis nasıl soğuktu. İçini görmüştüm, o soğuğu hissetmiştim. "O tesisin içi buradan on kat daha soğuktur." dedim ve gözlerine baktığımda sesli bıraktı nefesini. "Vicdan yap diye söylemiyorum, oraya girdim, nasıl bir bok çukuru olduğunu gözlerimle gördüm. Orada bir adam öldü, kimse ciddiye bile almadı. Sıradan bir şeymiş gibi davrandılar."

"Çünkü sıradan bir şey," dedi rahat sesiyle. "Orası bir cehennem Nur. Senin aklının alamayacağı kadar tehlikeli adamların bulunduğu bir pislik yuvası. Orada bulunan adamlar türlü eğitimlerden geçmiştir, eminim hepsinin soğuğa direnci senin ya da benim on katım kadardır." Bana doğru eğildi, gözlerini etrafta gezdirdi. "Senin oraya girmen bile başlı başına hataydı. Orası yasa dışı, ulu orta yerlerde konuşmayalım bunu."

KRONİK (+18) ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin