Hepinize selam, nasılsınız?
Bir süredir yoktum, telefon değiştirdim, umarım sizi çok bekletmemişimdir. Şimdiden keyifli okumalar dilerimmm.Oy vermeyi unutmayın.
🤍🎀Soğuk rüzgar dört bir yandan estiriyordu keskin dalgalarını. Her bir yandan hücum ediyordu kalplere korku ve acı. Durmak bilmiyordu endişe. Bitmek bilmiyordu telaş. Kalp çarpıntısı her an, her yerdeydi. Tıpkı onlarca çürük yaprağın arasından seçilip de özenle koparılan taze yaprak gibiydi yürek yangını. En olmadık anlarda düşüyordu kalbe. Bir anda belirip, soğuk meltemi olmadan sönmüyordu.
Tıpkı o soğuk rüzgar gibiydi Cengiz Ertekin’in öfkesi. Kalbindeki yangın geçen her saniye büyüyor, zihnindeki telaş tüm ruhunu geriyordu. Dakikalar öncesinde Fiko sayesinde araştırıp bulduğu otelin yakınlarında Fiko’ya bıraktı motoru ve yürüyerek ilerlediğinde tüm korkusuzluğuyla otele girdi. “Jashon Sakoviç kaçıncı katta kalıyor?” Soruyu yönelttiği resepsiyon görevlisi adam ona döndü. “Sakın bana müşterilerimiz hakkında bilgi veremem zırvalığı yapma, zaten içimde büyüyen sabırsız bir öfke var, sana patlamasını hiç istemezsin!”
Resepsiyon görevlisi yutkundu. Karşısındaki adamın fiziği de, öfkesi de onun bu bilgiyi vermesine yeterdi. “Bir saniye efendim,” müşteri kayıt dosyasını açıp aranan ismi buldu parmakları. “Yedinci kat, ikinci koridor ve yüz sekiz numaralı odada kalıyor ancak şu an ikinci kattaki restoranda.” Cengiz ona kötü bakışlar atarak asansöre ilerlediğinde, görevli hemen telefona sarıldı. “Efendim, bir adam yanınıza doğru geliyor, ona bilgi vermek zorunda kaldım, oldukça öfkeli. Evet efendim, uzun boylu, yapılı biriydi. Korkunç bakıyordu.”
Cengiz, asansörden indiğinde onu karşılayan koridorun sonu oldukça geniş bir restorana sahipti. Onlarca insan yemek yiyordu, Jashon ise en kuytu köşede şampanyasını yudumlayarak hafif pişmiş bifteğini kesiyordu. Cengiz'in kalbinde sızlayan korku yalnızca sevdiği içindi, bunun dışında ne bir korkusu, ne de bir endişesi yoktu. Hızla Jashon’un olduğu masaya ilerlediğinde öfkesini fark eden birkaç kişi ona tuhaf gözlerle baksa da aldırmadan Jashon’un karşısına dikildi. “Beni arıyormuşsun?”
Jashon çoktan haberini almış olsa da, onun böylesine korkusuzca karşısına dikilmesini beklemiyordu, et kestiği bıçağı sakince tabağa bırakıp başını uzun boylu adama kaldırdı. “Sen de bulunmak istiyordun sanırım, öyleyse neden daha önce çıkmadın karşıma da şimdi bu cesaretini gösteriyorsun?” Cengiz rahatça bir sandalye çekip karşısına oturduğunda, Jashon’un adamları silahlarına uzandı fakat Jashon, avucunu kaldırarak durdurdu onları. “Durun biraz, onun cesareti hoşuma gitti, soruma cevap vermesini istiyorum.”
Adamlar usulca emre uyduğu sırada “Seninle kısa ve öz konuşacağım,” dedi Cengiz arkasına yaslanarak. “Çok zamanım yok. Sorduğum soruların cevaplarını hızlıca vereceksin.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KRONİK (+18) ✓
ActionAnnesinin katilini bulmak için patronuyla anlaşan genç gazeteci, aldığı görev üzerine bir boksörün hayatını gizlice sızdırmaya başlar. Fakat bilmediği bir şey vardır; hayatını gizlice işgal edeceği boksör herkesin korkulu rüyası haline gelen, daha e...