bölüm 4

4.7K 156 6
                                    

Sabah maria uyandığında deniz bey yoktu olmasını beklemişti her ne kadar uykuluda olsa  onun yüzünden ağlamıştı babası onun için üzülmüştü bencilce belki ama maria buna sevindi onu önemseyen birinin olması kalbini ısıtıyordu bu düşünce her ne kadar bencilce olsa bile maria bunu umuraamadı yüzüne bir tebessüm kondurdu yastığının altında olan telefonundan saatr baktığında utandı saat öglen 12ydi kahvaltıyı belki de onun hazırlamasını beklemişlerdi ya ona kızlarlarsa ya ona şiddet uygulamaya çalışırlarsa diye düşündü bu düşünce bile kalbinin ritmini bozmuştu hemen yataktan fırladı yanında hiç kıyafet yoktu babası bildiği adam onu kovmuştu çünkü üzerindekileri düzeltti ve hızlı hızlı dün çıktığı merdivenleri indi içeriye girdiğinde ilk yasmin hanımı gördü ve konuşmaya başladı "b- ben çok özür dilerim yasmin hanım" yasmin hanım kızının titreyen sesiyle endişelendi "kızım ne oldu neden özür diliyorsun" diye sordu maria cevap vermeden arda konuştu "ilk günden başımıza bela getirmiştir ne olucak anne" dediğinde yasmin hanım sinirle ardaya döndü bir şey diyemeden maria konuştu tekrardan "kahvaltıyı hazırlamadım diye kızmadınız mı" bir sesizlik oluştu 4 kişilik salonda serkan duyduğu şeyle sinirlendi o adamın belasını belleyecekti onlar sesiz kalınca marianın gözü doldu "siz kızmadınız belki ama deniz bey kızdı değil mi" sesizlik salonda hala hakimiyetini sürdürüyordu yasmin hanım duyduklarını kaldıramadı sanki onlar bir tanecik kızlarına nasıl kızsındı maria tekrar konuştu "ceza verecekseniz nolur karanlıkta bırakmayın aç bırakabilirsiniz sorun değil" kısılan sesiyle bir daha konuştu mırıldanarak "alışığım zaten" serkan sinirle ayağa kalktı o kardeşine ulaşamadan annesi aglayarak kardeşinin minik bedenine sarıldı iki kadında ağlıyordu onlar birbirinin aynaları gibiydi gene birbirlerini yansıtmışlardı "baban sana asla ceza vermez biz sana asla kızmayız nolur nolursun affet beni annecim" maria duraksadı başını yasladığı yasmin hanımın omzundan kaldırdı "siz bana kötü bir şey yapmadınız yasmin hanım sizi neden affedeceğim" "sana çok geç kaldım annecim beni affet güzel kızım" ağlayarak birbirlerine bakan iki kadın ardanın bile gözlerini doldurmuştu ama hemen geri sildi biliyordu bu kız onun kardeşi olamazdı bu kız ailelerini dağıtmaya gelmişti bunlarım hepsi iyi oynanmış bir oyundu bundan emindi. Ama sustu bu seferlik oyunu bozmadı odayı terk etti o odadam çıkınca odanın içinde volta atan serkan annesinin minik kardeşinden ayrılmasını bekliyordu ama onlar hiç ayrılacağa benzemiyordu kapının çalmasıyla ikili birbirinden ayrıldı annesi göz yaşlarını silerken kardeşi kalakalmıştı korkmuş muydu bir saniye bir saniye yüzü kalbi sıkıştı sanki bir anda marianın yanına gitti zaten 3 5 adım olan mesafeyi hemen kapattı yüzü yerde olan kardeşinin yüzünü hemen kaldırdı "bebeğim yüzüne bunları kim yaptı" maria sustu yüzünü yere eğmeye çalıştı unutmuştu uyandığında onları hep "saklama abicim abin yanında abin bunların bedelini ödetecek sikeceğim o adamı"maria korkuyla döndü serkana "nolur sakin ol bak geçiyor bir kaç güne yok olacak benim için başını belaya sokamazsın serkan baban sana kızabilir" "kurban olduğum babam bu halini görse benden önce gider o adama korkma abin senin için her şeyi yapar" maria bunu istemiyordu ki "benim için her şeyi yapar mısın gerçekten" serkan güven veren ses tonuyla konuştu "senin için her şeyi yaparım" "o zaman bunları görmedin babama- yani şey o adama zarar vermeyeceksin benim için" serkan sinirlenecekti ama karşısında 1 senedir görmediği abisini görünce şaşkınlılla kaldı ünüformasıyla karşısındaydı 1 senedir görevdeydi bazen arar sorardı iyi olduğunu haber verir hemen kapatırdı şimdi karşısındaydı maria onun baktığı yere baktı şaşkınca asker ünüformalı adama baktı onun gözleri de yeşildi aklına gelen şeyle yüzünü yere eğdi bu yaraları görmesindi kimse diye geçirdi içinden ama yavuz çoktan görmüştü sinirden gözlerinin rengi koyulaştı ama belli etmek istemedi annesine döndü ve kardeşiyle tanışmak için yalnız kalmak istediğini söyledi serkanlada sarildiktan sonra görevini bitirmek için 20 gündür gün sayıyordu bu minikle tanışacaktı "merhaba maria" diye sesini yumuşatarak konuştu "merhaba" demişti karşısındaki kız yüzünü yerden kaldırmadan "ben abinim yüzüme bakmanı isterim konuşurken" maria başta kim olduğunu anlamamıştı "hımm asker olan anladım" dedi yüzü hala yerdeyken "hıhım asker olan bu abin şimdi senin o güzel yüzünü görecek sonra da.." maria gene ona bakmadam konuştu "sonra da" " sonra da kocaman sarılacak sana " "ben temastan hoşlanmam odama geçebilir miyim" yalan söylüyordu ikisi de "o güzel yüzünü elleyen orospu çocuğunun kim olduğunu söyle, sonra çıkarsın maria" of çekti içinden maria bu sefer yüzünü yerden kaldırdı konuşurken "yapanın ne önemi var asker geçti artık buradayım bir askerin yanındayken kendimi güvende hissediyorum önemli mi" "bu asker sana ölür ama önce görevini yapmalı kim yaptı maria" bir askerden ne kadar kaçabilirdi ki "babam" dedi dürüstçe yavuz şoka uğradı bu yara yeniydi babası mı yapmıştı bu yaşına kadar ona tek fiske vurmayan babası asla küçük bir çocuğa vurmazdı kabullenmedi zaten maria yaptığı yanlışı fark edince düzeltti "yani baba bildiğim adam" yavuz biliyordu babasının yapmadığını "şimdi hastaneye gidip darp raporu alıyoruz" "asla, sen bana sanemin numarasını veriyorsun ve bunlar burada kapanıyor asker"yavuzun kaşları çatıldı " kapanacakmış bok kapanır bu konu maria" gözleri doldu yükselen sesle "nolur yapma..." yavuz sustu kardeşinin bu halinden sonra konuşmak istemedi ama bu mesele burada kapanmamıştı "sanem" "sanemden ne isteyeceksin" of çekti yeniden maria "eşyalarına ondan izinsiz dokunamam yüzümü başka kimse görmeyecek" "abicim bu utanılacak bir şey değil yapanları utandıracağım bu seferlik git al bakmaz hastanedeyken mesajlara" inşallah kimse onu suçlamazdı "annen fark etmedi nolur belli etme" diye yalvaran bir sesle konuştu kafasını salladı yavuz bunun hesabını ailesine değil o adam demeye bin şahit isteyecek kişiye soracaktı bunun gibi binlerce kişi görmüştü ilk defa içi bu kadar acıdı vatanını canı pahasına koruyordu ama kardeşinin minik bedenini koruyamamıştı...

Maria sanemin odasına girdi korkuyordu arda gelirse diye ya ona gene hırsız derse yıkılırdı şifonyelin ilk çekmecesinde aradığı şeyleri bulmuştu o yüzüne sürerken kapı açıldı yüzü daha kapanmamıştı ki ve korktuğu o ses duyuldu "biliyordum hırsız seni ablamın odasında ne işin var" maria yanlış anlaşıldığı için utandı ama bu sefer yüzünü utanmadan kaldırdı asker haklıydı yapan utansındı "m- maria yüzüne ne oldu" ne yani ondan küçük olan onu istemeyen arda onun için korkup endişelenmiş miydi dünyada inanmazdı maria buna "sanane" dedi soğuk ses tonuyla onu tabii ki affetmeyecekti "hırsızlık yapmıyordum asker abinin haberi var" arda utandı bu sefer kendinden adamım diye takılmasından utandı "hırsız değilsin tamam maria ama bunu hemen babama bildirmeliyiz o herkese haddini bildirecek" maria düşündü onun gibi kırıcı olacaktı "ilk senden başlayacak o zaman fiziksel anlamda şiddet uygulamasam da sözlerin bakışların bunlardan daha çok acıttı arda" diyerek arkasını dönüp odadan çıktı gene hırsız damgası yemişti bu evde kalmayı istemiyordu gidecekti.

selam yavaş yavaş okunmaya başlıyoruz karakter tanıtımı yapmam lazım sanırım ben bile karıştırıyorum kimin kim olduğunu

MARİA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin