MARİA

bölüm 9

Deniz bey gene kızına yenilmişti. Kızı onun gitmemesini istedi o da onun yanından bir saniye bile ayrılmamıştı bugün hastanedeki son geceleriydi maria ve sanem uyuyordu karısını ise sabah eve geleceklerini kızlarını güzel karşılamasını istediğini söyleyerek göndermişti yoksa yasmin hanımın hiçbir yere gidesi yoktu maria 2 gecedir rüyalarında baba diye ağlıyordu bu durum deniz beyin fazlasıyla canını yakıyordu gene kabus görme saatlerindeydi muhtemelen kızı sesindeki fısıltı büyük bir bağırış gibiydi "babacım" "nerdesin baba" deniz bey yutkundu ona hiç baba demeye kızı ne güzel baba diyordu bu sefer mutlu gibiydi rüyasında gülümseyerek konuşuyordu "babacım hadi ama ablam geldi" dedi maria deniz bey o an anladı kendi ailesini görüyordu maria bu sefer hala kalp ritmi kontrol altında mı diye monütöre bağlıydı 2 gecedir hep kabus görüyordu ama bir bozukluk olmamıştı ama şuan marianın kalp ritmi çok bozulmuştu sesler değişinde uyuyan sanem de uyanmıştı şokla kardeşine bakıyordu maria ise az önceki fısıltılarının aksine daha yüksek seslerle mırıldanıyordu "baba! nerdesin, çık lütfen beni bırakma" kalbi olmamasını gerektirecek kadar hızlı atıyordu deniz bey kızını uyandırmaya çalıştı ama olmadı sanem yatağın yanındaki butona basmıştı bu gece bu katta eren nöbetçiydi marianın odasından acil durum butonuna basıldığı için koşar adım girdi içeri maria hala konuşuyordu uykusunda "baba korkuyorum" diyordu deniz bey onu rahatlatmak istercesine sarmıştı ama maria uyanmıyordu eren kardeşini babasının kolları arasından aldı "sakin ol maria" maria bu sesi tanıyordu "baban gitmeyecek o seni çok seviyor" devam etti eren kalp ritimleri yavaştan düzeliyordu "baban seni çok seviyor senin yanında gözlerini aç ve babanı gör meleğim" maria güven veren sesle gözlerini açtı deniz bey gerçekten karşısındaydı aynı şekilde sanem de deniz beyin gözlerinde korku sanemin ise hüzün vardı maria bu sefer başını okşayan erene baktı "abi..." dedi içtenlikle eren ona bakan güzel gözlerdeki korkuyu görmüştü o abi olmaktan ilk defa bu kadar mutluluk duymuştu "söyle abin kurban olsun sana" maria gülümsedi "söyle gitmesin abi" onu dinleyen kişiler söylediklerinden bir şey çıkartmaya çalışmıştı ama anlamamışlardı "kim gitmesin meleğim" maria bu sefer deniz bey ve saneme baktı "baban gitmesin söyle ona beni bu şekilde bırakmasın" fısıldayarak konuşmuştu sadece eren duymuştu onu o da ona fısıldayarak cevap verdi "babamız gitmeyecek meleğim" maria düşündü aklına gelen rüyasıyla gözlerini doldurdu "ama gidiyordu beni bırakıyordu" dedi eren onu sakinleştirecek şeyler söylüyordu biraz daha mayıştığında konuştu "uyu meleğim buradayım" onlar sakinleşirken sanem de babasının omzunda ağlıyordu yıldırımlar bu geceyi de bir şekilde bitirmişti.

Maria sabah uyandığında gece olanları pek hatırlamıyordu sadece erenin kolları arasınd uyanınca mutlu olmuştu abisinin kokusu çok güzeldi hatta bunu 1 defa daha yapmayı aklının bir kenarına koymuştu deniz bey gene uyumuyordu onu sadece bu odada ilk uyandığında uyurken görmüştü deniz bey kollarında uyuyan saneme ve karşısında uyanan kızına bakıp gülümsedi "günaydın meleğim" maria gülümsedi "günaydın deniz bey siz hiç uyumaz mısınız hep uyanıksınız" diye mırıldandı deniz bey ona gülümsedi kızına bir cevap vermedi onun yerine konuyu değiştirdi "bugün bir sorun çıkmazsa taburcu olacağız" marianın gözleri hüzünlendi gene "evet size daha çok yük olacağım sanırım..." deniz bey sinirlendi "ne yükü maria!" sert sesi fısıltı gibi çıkmıştı maria kıpırdamayan ayaklarına baktı "bu şekilde yükten başka ne olabilirim ki deniz bey" "maria bu konu kapanmazsa kalbini kıracağım bu şekilde konuşmanı istemiyorum sen bize yük değilsin." Maria deniz beye gülümsedi deniz bey sert çıkıştığı için üzülmüştü ne diye annesine çekmişti bu kızı da evde onu bekleyen kalabalık aileden bahsetmeye başladı deniz bey "evde seni büyük bir kalabalık bekliyor maria" maria şaşırdı "ne kalabalığı deniz bey" "rizeden ve mardinden dedelerin geldi" maria güldü "yasmin hanımla ne kadar uyumlusunuz deniz bey" dedi kıkırdarken "ev eğlencelidir şimdi çıkarız umarım" maria biraz düşündükten sonra deniz beyin büyük ailesi demesi geldi "sadece babalarınız mı geldi" deniz bey merakla konuşan kızına baktı kollarında uyuyan kızının aynısıydı mariada "amcan, dayın, teyzen hatta halan bile bizim evde seni bekliyor onun yanı sıra kuzenlerinde evdeler" maria bu koca aileye şaşırdı onun aile bildiği insanalrın çok akrabası yoktu bir tek iğrenç bir amcası vardı onu şuan hatırlamak istemedi gözlerini kapattı sakinleşmesi lazımdı deniz bey gözlerini kapatan kızıyla korktu "istemezsen görmezsin hemen arayıp gönderirim" maria onu yanlış anlayan deniz beye baktı "gerek yok biraz midem bulandı sadece" "miden mi bulandı eren sanem kalkın kardeşinize bakın çabuk" aceleci tavrıyla uyuyan çocuklarını korkuttu zaten marianın midesinin bulanmaması gerekiyordu iç kanamayla ilgili bir şey olabilirdi "sanem hemen ultrosonu getir" dedi korkmuştu bir şey çıkacak diye maria korktu karnına sarıldı hemen "hayır hayır istemiyorum" eren kardeşine baktı sinirle "maria iç kanaman olabilir ne demek istemiyorum, sanem git getir ve merte haber ver." büyük bir of çekti maria "Eren istemiyorum dedim midem bulanmadı yalan söyledim" deniz beyde sinirlenmişti bu sefer "neden yalan söyledin kızım" gerçekten of yani diye geçirdi olanları şuan onlara açamazdı "deniz bey yemin ederim evdekilerle ilgili değil bir anlık canım sıkıldı nolur üstelemeyin" bu sefer deniz bey of çekti sanem ve eren ona bakıyordu bir şey anlamında kafasını oynattı birkaç saat içinde odaya mert ve birkaç doktor girmişti maria ile ilgili hiçbir sorun olmadığını çıkabileceklerini söylemişlerdi getirilen tekerlekli sandalye ile gözleri doldu marianın buna binmeyi istemiyordu bu fark eden eren kardeşini yan şekilde kucakladı hemen maria küçük bir çığlık atmıştı "ay napıyorsun ya" demişti eren ise gülmüştü kardeşinin bu tavrına aşağı indiklerinde marianın elleri onun boynundaydı hala çıkarken gazetecilere yakalanmışkardı "eren bey kardeşiniz kaan ile ettiğiniz kavga sonucunda evi terk ettiğiniz konuşuluyordu 3 haftadır ne kaan bey ne de siz hiçbir açıklama yapmadınız sorun nedir?" diğer bir gazeteci konuştu "kaan bey nerede? kucağınızdaki kız sevgiliniz mi?" bunun gibi bir sürü soru sorulmuştu eren hiçbirine cevap vermemişti bu işi de halletmeleri gerekiyordu arabaya geçen yıldırım ailesiylr gazeteciler ayrılmak zorunda kaldı.