(40) Aşerme

2K 115 40
                                    

Kendimi o kadar garip hissediyorum ki... anlatamam, arkadaşlar biz sanırım finale yaklaştık;) bana bu yolculukta destek veren tüm okurlarıma teşekkür ediyorum, başka bir yolculukta sizlerle karşılaşmak dileğiyle; sizleri seviyorum.💕

5 Ay Sonra

Şişmiş karnımla salıncakta bir ileri bir geri sallanıyordum. Kavurucu sıcak tam tepedeyken büyük plaj şemsiyesi beni güneşten koruyordu. Çalan telefonla bakışlarımı önümdeki havuzdan çektim ve arayan kişiye baktım. Cihan arıyor.

"Efendim Cihanım?"

"Iıı...güzelim, nasıl demem gerekiyor bilmiyorum ama...biz portakal bulamadık. Malum mevsimi değ-"

"Ne? Gerçekten biricik karına bir portakal bulamadın mı Cihan?"

Masum olduğunu düşündüğüm sesimle Cihan'a acındırasyon yaparken başka birisinin daha aradığını fark ettim. Muho arıyor.

"Şimdi kapatıyorum ben. Muhittin arıyor, sende bulamadığın portakallarla evimize gel."

Bir şey demesine fırsat vermeden telefonu kapatıp bu sefer Muhittin'in aramasını açtım.

"Aslı! Allah seni ne yapmasın pis orangutan! Nerden çekti canın mandalina, nerden bulayım ben onu yazın ortasında?!"

"Cidden misin be Muho? Kocam biricik kızımıza portakalı bulmuş bile ama koskoca dayısı bir mandalinayı bulamamış mı?"

"Zengin o kızım, ben fakirim nasıl bulayım?"

"Öyle olsun Muho.. ileride kızıma 'dayın bir mandalina bulup getiremedi' diye anlatırım. Canın sağolsun."(semicenk)

"Pazardayım Aslı, kim demiş Muho istediği şeyi bulamaz diye? Sırf o enişteye inat bile bulurum!" Şarp.

Muhittin cümlesini bitirir bitirmez telefonu anında yüzüme kapatmıştı, bende bu 5 ay boyunca istediğim şeyleri rekabetle aldırıyordum. E napayım canım? Bizdeki de iki can yani!

Yerimden kalkıp küçük adımlarla bahçenin etrafında dolaşmaya başladım, gölgelerin yürüyordum. Oturmaktan sıkılmıştım şu 5 ay boyunca. Arka bahçedeki kapıdan dışarı çıkıp batmakta olan güneşle birlikte bende evin biraz ötesindeki parka doğru yürüdüm, sıkılınca arada böyle gezinti yapıyordum. İleriden üç kızın ve iki erkeğin olduğu onbeşli yaşlarda olduğunu düşündüğüm bir grup geliyordu gülüşerek.

Şimdiki gençlik ne böyle! Bizim zamanımızda agalarla parkta çekirdek kola yapıyorduk, bunlar kafelere gidip soğuk kahve içiyor. Püüü!

"Ağa bir videonun yorumlarını açayım diyorum, illa yorumlarda 'ilk' yazan elemanları görüyorum. Onlar net npc."

Sarı saçlı kızın söyledikleriyle kıza hak verdim, doğru söze boş laf yok. Vestel var alırsan.

"Cidden ya! O kadar haklısın ki." Yanındaki zargananın verdiği abartı tepkiyle yüzümü buruşturdum, dikkat çekmeye çalışan arizona kertenkelesi olur gibi:

Gençler beni fark edince konuşmayı kesip yanımdan sessizce geçtiler, olm bir bakışla seslerini kesiyorum. Go girl!

İç sesime gülerek birkaç adım daha sonra geldiğim parka bir göz gezdirdim. Küçük çocuklar-10 küsür yaşlarda- futbol oynuyordu, onları görünce sinsice yanlarına yaklaşıp üstünde Beşiktaş forması olan, arkasında da Quaresma yazan elemana çağırdım.

Bu çocuk ileride iyi yerlerde olacak ağa, çünkü Quaresma beşiktaştan ayrıldığı halde onun formasını giyiyor.

Eski defterleri açma iç ses.

Ağla kalbim ağlaaağ!

Kendi halince kendine edit yapan iç sese bombastic side eye bakışları atarak oradan ayrılıp gerçek dünyaya döndüm.

"Benimle bir maça var mısınız futbolcu veletler?"


Bitiş:)

Bu kelime yüzünden çok yorum geliyor, şaka mı? Xkmxjx

Her neys..

Nasıldı? 1 buçuk ay sonra bölüm atan me: 🤿

🧚‍♀️🦋

Mafya'ymış  |  YARI TEXTİNG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin