İNSTAGRAM - TİKTOK: "aysegulkalayzengin"
TWİTTER: "aysegulkalay_"
*
Herkese selamlar!
Yeni bölümle sizlerleyim, umarım beğenirsiniz ve bolca yorumla taçlandırırsınız.
Keyifli okumalar
***
"Kendine iyi bak, Jasmin."
Berfu'nun titreyen sesi, Jasmin'i de duygulandırdı. Onun gitmesini istemiyordu ama kalmasına da gücü yetmiyordu. Ona sıkıca sarılıp gözyaşı dökmekten başka yapacağı hiçbir şey yoktu.
"Seni özleyeceğim, Berfu."
"Ben de..."
"Lütfen beni habersiz bırakma, seni çok merak ederim."
"Elimden geldiğince, iletişimde kalmaya gayret ederim."
"Eğer Burak'ı bulursan, onun yüzüne benim için bir yumruk geçirir misin?" diye soran Jasmin, kırık bir tebessümle Berfu'dan uzaklaştı. Berfu ise duyduğu soru karşısında gülmeden edemedi. Ama gülüşü kesinlikle kendi acınası halineydi.
"Eğer onu bulursam buraya getiririm ve sen bizzat ona o yumruğu atarsın, olur mu?" Jasmin, anlaşmadan hayli memnun kalmıştı. "Bu çok daha iyi bir teklif!"
Uçağın kalkmasına çok az bir zaman kalınca, ikisi de hüzünle ellerini ayırdı. İkisi de gelecekte güzel şeyler yaşanmayacağını bilse de hissediyordu. Bu yüzden oldukça huzursuz ve mutsuzlardı. Jasmin, Berfu'nun girdiği zorlu yola saygı duysa da anlayamıyordu. Kendi hayatını elleriyle mahvetmişti. Şimdi kendi ülkesine dönerken, 15 haftalık hamileydi ve o bebek için her şeyden vazgeçmişti. Keşke onu tekrar buraya getirecek bir yolu olsaydı.
Berfu ise kontrollerden geçerken, sürekli dönüp Jasmin'e baktı. Ondan imkânsız olduğunu bile bile bir el uzatmasını bekledi. O kadar çaresizdi ki ömrünün sonuna kadar burada kalıp, herkesten saklanmak istiyordu. Bebeğini huzurla kucağına aldıktan sonra sıfırdan başlamak gibi olmayacak hayaller kuruyordu. Şimdi adım adım kaosa sürüklenirken, ailesinin karşısına nasıl çıkacağını düşünüyordu.
Eğer Burak'ı bulursa, güzel bir gelecek için şansı vardı.
Ama eğer bulamazsa...
Bunu düşünmek dahi istemedi ve kaderine doğru usul usul yol aldı. Saatler sonra aşık olduğu şehirdeydi; İstanbul'da...
Ağır valizini peşinden sürüklerken, hızla metroya doğru koşturdu. Şu an bir taksiye tüm cebini boşaltacak durumda değildi. Cebindeki paranın hesabını yapmalıydı. Metroya binip telefonuna kaydettiği adrese baktığında, onun için uzun bir şehir içi yolculuğu olacak gibi görünüyordu. İstanbul'u özlemişti ama elli aktarmayla bir yerlere yetişmeyi değil!
Abartısız bir şekilde saatler süren yolculuk sonrası, mesai bitmeden evvel elindeki adrese yetişmişti. Önündeki geniş binayı süzdükten sonra, derin bir nefes aldı ve boğazını temizleyerek binaya girdi. Etrafta gezen sağlık çalışanlarından çektiği gözlerini hızla danışmadaki görevliye dikti. Hızlıca genç kadının yanına yetiştiğinde, kadınla bakışları kesişti.
"Merhaba, kolay gelsin. Ben psikiyatr doktor Burak Kahraman'la görüşmek istiyordum, odasının yerini öğrenebilir miyim?"
"Randevunuz var mıydı?" diye soran kadına, telaşla söylendi. "Hayır. Ama ben onun bir tanıdığıyım, hastası değil."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EMANET 2
RomanceFransa'da tanıştığı Berfu'yu ansızın terk eden Burak, yaptığı hatanın bedelini aşkını kaybetmekle öder. Burak'ın terk etmesinden sonra hamile olduğunu öğrenen Berfu, onun için çok zor bir döneme geçiş yapar. Tek başınadır ve parasızdır. Doğumdan son...