EMANET 2

9.2K 380 112
                                    


İNSTAGRAM - TİKTOK: "aysegulkalayzengin"

TWİTTER: "aysegulkalay_"

*

Herkese selamlar...

Bu yaz tatlı mı tatlı bir hikayeyle size geldim. EMANET 2'yi yazmayı çok istiyordum ama bazı fikir değişiklikleri olduktan sonra karakterler ve kurgu hakkında kararımı verdim. Baş karakterimiz EMANET'in ilk kitabında çoğumuzun kalbini fetheden Burak olacak. Kadın baş karakterimiz ise bizim ukalaya haddini bildirecek olan Berfu'dan başkası değil...

Umarım bu hikaye de Emanet'in ilk kitabı kadar sevilir ve değer görür.

O zaman haydi bismillah!

***

"Bu kim?" diye soran Burak'ın gözleri, ona hiçbir şey anlamadan bakan bebekteydi. Arslan ile Ayşegül önce birbirlerine kısa bir bakış atıp sonrasında Burak'a döndüler. Bu muhteşem soruyu Ayşegül yanıtlamak istedi.

"Gördüğün gibi bir bebek!"

Burak, Ayşegül'e alaycı bir bakış attı.

"Bebek olduğunu görebiliyorum, kim olduğunu soruyorum. Ya da kimin bebeği?" diye sorduktan sonra kısa bir sessizlik oldu. Karşıdan cevap gelmeyince, aklına gelen ilk tahmini heyecanla dillendirdi.

"Hah, şimdi anladım! Siz ikiniz, ikinci baharınızda muhteşem bir karar aldınız ve evlat edindiniz. Şimdide bize sürpriz yapıyorsunuz, öyle değil mi?" dedikten sonra etrafına bakındı ve devam etti. "E peki diğerleri nerede? Böyle güzel bir haberi tüm aileye aynı anda vermeniz gerekmez miydi?"

Arslan, gözlerini sakince yumdu ve sabır dilendi. Ayşegül ise boğazını alayla temizledi ve yüzüne samimiyetsiz bir gülümseme kondurarak söze girişti.

"Aslında bu hikâye çok şirin olabilirdi ama yanlış tahmin, bebek bizim değil."

"Peki kimin?"

Arslan, daha fazla dayanamadı ve hiddetle söylendi.

"Senin geri zekalı, senin!"

Burak, önce algılayamadı ama sonra cümleyi anladığında yüksek bir sesle kahkaha attı.

"Çok komik gerçekten! Abi sen yıllarca kapalı alanda kalınca, espri anlayışın baya gelişmiş. Yani bu kadarını beklemezdim. Resmen bana şaka yapmak için prodüksiyon yapmışsınız ve bir bebek bulmuşsunuz. Bu şakanıza her ne kadar gülsem de yaptığınız şey normal değil, bu yüzden bebeğin ailesini çağırında mevzu tadında kalsın."

"Kimi çağıralım mesela çok zeki kardeşim? Bebeği bizim kapımıza bırakıp bir notla terk eden annesini mi yoksa şu an karşımda mal gibi yediği halttan haberi olmayan babasını mı?" diye bağıran Arslan'la, bebek korkup ağlamaya başladı. Ayşegül ise hızla olaya el koyup bebeği sakinleştirmek için kucağına aldı.

"Anlıyorum, sinir bozucu bir durum ama bebeği unutmasak mı? Korkuyor. Zaten annesinin kokusunu arıyor, durumu onun için daha da zorlamasak mı?"

Arslan, sakin kalmaya gayret edip kızlarının dadısı olan Nazan'ı çağırdı.

"Nazan, şu bebeği yukarı çıkar ve bizi duymadığından emin ol."

Tüm bu yaşananlar arasında, Burak durumun ciddiyetini yeni idrak etmişti. Belli ki bir yanlış anlaşılma vardı. Bu yüzden hızla bebeğin pusetinde duran kâğıdı aldı ve okumaya başladı.

Merhaba Burak,

Bu mektubu sana yazmak en son istediğim şeydi ama şartlar beni buna zorladı. Seninle geçirdiğimiz bir ayın sonunda, ansızın beni terk edip gitmenle yaşananları sana açıklayamadım. Sen gittikten bir hafta sonra hamile olduğumu öğrendim ve sana ulaşmaya çalıştım. Hiçbir yerde yoktun. Sonra oturup tek başıma bu bebeği doğurma kararı aldım ama işler benim sandığımdan daha kötü ilerledi. Yapabilirim, tek başıma oğlumu büyütebilirim sandım ama yanıldım. Başaramadım. Bu yüzden artık onun sorumluluğunu sana vermek zorundayım. Biliyorum bu yaptığım bencillik... Senin haberin ve rızan olmadan bir çocuk dünyaya getirdiğim için senden bunu isteyemem ama bebeğimi emanet edebileceğim başka bir insan yok. O senin oğlun ve onun adı Aras... Umarım ona iyi bakarsın.

Berfu

Derin bir nefes alan Burak, aklına gelen hatıralarla kalakaldı. Kendini şaşkın bir şekilde koltuğa bıraktığında, aklından onlarca şey geçti. Onun bu hâlini izleyen Ayşegül, kendini tutamadan söylendi.

"Tebrik ederim, baba oldun!"

***

Yorum yapmayı unutmayın!

***

EMANET 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin