0.9

161 12 0
                                    


 Duyduğum alarm sesine lanet edip yatakta doğruldum.Gözlerimi açmak için çabalıyordum fakat pekte başarılı olamıyordum.En sonunda gözlerimi açıp alarmı kapattım.Uyuşuk hareketlerle elimi yüzümü yıkadım.Ardından bir eşofman ve bir sweat-siyah- giyip mutfağa ilerledim.Kahvaltı da ne sevdiğine dair hiç bir fikrim yoktu.Ben de hemen Halil'e yazmaya karar verdim.

Siz:Haliiiiil

Siz:Şşşşşt

Siz:Buraya bak aslan parçası 

Siz:Neyiz biz eşek başı mı?

Siz:Baksana lan

Siz:Haliiil

Halil Reis:LAB SASR FSHA 10.30!

*LAN SAAT DAHA 10.30!*

Siz:Git elini yüzünü yıka gel beh

 Halil çevrimdışı olmuştu.Bir kaç dakika sonra tekrar çevrimiçi olduğunda yazıyordu.

Halil Reis:Ne var kızım sabah sabah

Siz:Çok önemli bir mesele var.

Siz:Kerem kahvaltıya bana gelecek ve ben onun ne sevdiğini kahvaltılığı yapmalıyım fakat bil bakalım ne eksik?

Siz:Kerem'in en sevdiği kahvaltılık bilgisi.O yüzden hemen bana kahvaltıda en çok ne sevdiğini söyle

Halil Reis:Vay vaaay bir de hayranlık diyor.Kabul et kızım seviyorsun.Kabul edersen söylerim.

Siz:Ha yalan söyle diyorsun.

Halil Reis:İtiraf etmek bu kadar zor olmamalı ya.Bak sana namusum şerefim üzerine yemin ederimki Kerem'e söylemicem.

Siz:Halil

Siz:Ben Kerem'i sevmiyorum 

Halil:Bak yaaa

Siz:Ben Kerem'e aşığım 

Halil Reis:Kızım itiraf et işte

Halil Reis:Bir dakika LANNNN

Halil Reis:SONUNDA BEEEE

Siz:Bunu sonra konuşuruz ben cevabımı alabilir miyim?

Halil Reis:Tabi hemen

Halil Reis:Kerem en çok menemen ve haşlanmış yumurta sever.

Halil Reis:Ha bir de çilek reçeline bayılır özellikle de pankekte.

Siz:Tamamdır eyvallah.

Halil Reis:Önemli değil.

 Halil ile olan sohbetten çıkıp telefonu kapattım.Hemen işe girişip domates doğramaya başladım.

...

 Yaklaşık yarım saate her şeyi hazırlamıştım ve üzerime düzgün bir şeyler giymiştim.Zaten buradan tesise geçecektik.Bir kaç dakika sonra kapı çaldığında heyecanla kapıyı açtım.Karşımda yine tüm yakışıklılığıyla Kerem duruyordu.Sanki bana uyum sağlamak ister gibi simsiyah giyinmişti.

 "Hoşgeldinn!" dedim gülümseyerek.

"Hoşbuldum!" dedi o da en güzel gülümsemelerinden birini takınarak.Onu elimle içeri davet ettim.O da başıyla onaylayıp içeri geçti.O oturma odasına geçince ben de onu takip ettim.

 "Montunu alayım istersen." dedim.Beni kafasıyla onayladı ve montunu çıkarıp verdi."İstersen sen direk mutfağa geç, acıkmışsındır zaten." dedim elimle mutfağın yerini göstererek.Yine ve yine beni başıyla onayladı.O mutfağa geçerken ben de montunu astım.Onun ardından mutfağa geçip demliğe yöneldim.

Kerry PotterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin