Gözüme vuran güneş ışığı küfür etmeme sebep olurken gözlerimi açmak yerine daha sıkı kapattım.
Burnuma dolan sevgilimin eşsiz kokusu huzurla gülümsememe sebep oldu. Onu uyurken görebilmek için gözlerimi araladım.
Jeon Yunan Tanrısı Jungkook, üstü çıplak ve saçları dağınık bir şekilde yanımda uyuyordu.
"Bu kadar yakışıklı olman sağlığıma zarar. Bir gün senin yüzünden öleceğim." diye mırıldandım. Bu kadar yakışıklı olması bazen cidden sinirimi bozuyordu.
Elim istemsizce yüzündeki tutamı buldu. Onu yavaşça geriye iterken dikkatle yüzünü inceliyordum.
Zaten her detayını ezberlemiştim.
Ama bakmayınca da kendimi eksik hissediyordum. Jungkook'suz gibi. Kulağa korkunç geliyor...
İçime dolan sevgi yüzünden daha fazla dayanamadım ve yaklaşıp dudaklarına tüy kadar hafif bir öpücük kondurdum.
"Seni çok seviyorum Jungkook." diye fısıldadıktan sonra burnunu öptüm bu sefer.
Hafif kırpışan kirpikleri uyanacağını gösterirken genişçe gülümsedim. Keşke her sabah böyle, kollarında uyanabilseydim. Her sabah onu öpüp koklayabilseydim.
O günlerin de geleceğini biliyordum ama fazla sabırsızdım işte. Fazla da aşık...
"Günaydın."
Duyduğum pürüzlü ses nefesimi keserken, elleriyle gözlerini ovmasını izledim.
"Günaydın, ben mi uyandırdım?"
"Evet."
Bu kadar açık sözlü olması kıkırdamama sebep oldu. Kabul, bunu beklemiyordum. Ama hoşuma da gitmişti.
Zaten Jungkook'un yaptığı herhangi bir şeyin hoşuma gitmeme ihtimali sıfır falandı.
"Bilerek yaptım zaten, bir de senin uyanmanı mı bekleyecektim? Önce evine çağır, sonra fosur fosur uyu. Oh, ne güzel."
"Sevgilim."
"Hım?"
"Sabah sabah yapma bari."
"Her güne böyle uyanmayı kabul ediyorsan evlen benimle. Tek sorun kıyafetlerim değil canım."
Dediğim şeyden sonra gülümseyip ilk defa gözlerini araladı. Koyu kahveliklerin içindeki yıldızlar kalbimi hızlandırırken bir süre sadece bakıştık.
"Kabul ediyorum. Eee, ne zaman evleniyoruz?"
"Öküz, sana dün ne dedim? Güzel bir teklif yoksa rüyanda görürsün beni."
Hiç beklemediğim bir anda kolları üzerinde dikleşip üzerime çıktı. Ağırlığını bana vermiyordu ama üzerimdeydi işte, anlayın siz.
"Artık ya benimsin, ya da benim."
"Çok zor bir seçim, iki seçenek arasında kaldım."
Birlikte güzel bir sabah uyanmıştık. Gözümüzü açar açmaz ettiğimiz saçma flörtler bizi uzun süre yatakta konuşmaya teşvik etmişti.
"Hadi bebeğim, kalk da sana kendi ellerimle kahvaltı hazırlayayım."
"Ooo, kocişkoma bak sen. Nasıl da beyci, en sevdiğim."
"Bir daha kocişkom dersen seni kendi ellerimle kapıdan atmayı da bilirim bebeğim."
Onu sinir etmeyi çok seviyordum. Bilerek yaptığımı bildiği halde sinir oluyor, kendini durdurup sakin kalmaya çalışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dirty Lips|Jikook|✔
RomanceParası için onu kullanan insanlardan sıkılan Jimin, yeni tanıştığı yakışıklı çocuğa bir yalan söyler. Fakat bu yalana yeni yalanlar eklenir ve işin içerisinden çıkamayacak hale gelir. Peki Jungkook gerçekleri öğrendiğinde nasıl bir tepki verecek? •S...