23

314 37 2
                                    

Dün yaşanan o olaydan sonra kendimi banyoya kilitlemiştim. Çocuksuydu bu yaptığım, biliyorum. Ama ne yapayım? Çok utanmıştım.

Şimdiyse Sehun'la oturmuş, mutlu mutlu monopoly oynuyordum. Onu boşlamaktan çok korkuyordum. Alıp eve getiren bendim ama en az vakit geçiren de bendim. Bu biraz kötü hissettiriyordu ama yapacak bir şeyim de yoktu.

"Hyung benim yerime geldin! Hadi para öde."

"Azıcık insaf ya. Şu kadarcık param var zaten. İndirim yapamaz mısın?"

"Az önce de aynı şeyi söyledin. Bu sefer olmaz! Paran bitti!"

Sehun oyunu kazandığı için sevinçle etrafta koştururken gururlu bir anne edasıyla baktım arkasından.

"Olamazzzz!" diye bağırdıktan sonra oyuncu bir edayla yere attım kendimi. Sehun kalçasını sallayarak zafer dansı yaparken benim halime gülümsüyordu.

"Hyung sana bir şey soracağım."

"Sor bakalım." dedim yattığım yerden kalktıktan sonra. O da yanıma gelio konuşmaya başladı.

"Siz şimdi... Jungkook Hyung'la sevgili misiniz?"

"Neden soruyorsun bebeğim?"

"Çünkü sana aşk şeyleri söylüyor. Öpüyor, evleneceğiz diyor. Sevgililer böyle yapmaz mı?"

"Bak bak bak...Sen bunları nereden biliyorsun bakalım?"

"İzlediğim dizilerde gördüm. Hem annemle babam da öyle yapıyordu~"

"Evet, Jungkook benim sevgilim."

Sehun yanıma oturduktan sonra minik parmağını çenesine koyup düşünmeye başladı.

"O zaman siz evleneceksiniz!"

"Evet, bir gün evleneceğiz. Peki...Sen bunu ister misin? Eğer evlenirsem bu evden gideceğim." diye sordum tedirgin bir şekilde. Evlenmek konusunda tek tereddüt ettiğim kısım Sehun'du. Onu burada temelli bırakıp gitmek zordu.

"Evlenmeni çok isterim hyung. Sevdiğin kişiyle olacaksın. Belki çocuğunuz olacak...Ben de abi olacağım. Hem, sen beni ziyarete gelirsin. Değil mi?"

Gözlerim istemsizce dolarken yanımdaki minik bedene sarıldım. Ne kadar tatlı ve düşünceliydi.

"Tabii ki de seni ziyarete gelirim, geliriz. Ayrıca istediğin zaman bizde de kalırsın. Sen benim ailemsin."

"Teşekkür ederim hyung. Her şeye rağmen bana sahip çıktığın için."

Odukça duygusal anlar geçirirken telefonum çaldı. Taehyung arıyor olmalıydı. Beni almaya gelecek, sonra da dünden beri ağzında gevelediği şeyleri anlatacaktı.

"Şimdi benim gitmem gerekiyor bebeğim. Akşam gelirim büyük ihtimalle." diyip yanaklarından birer öpücük çaldım.

"Tamamdır hyung~"

...

"Artık anlatacak mısın Taehyung?" diye sordum yanımda oturan bedene. Yaklaşık yarım saattir arabadaydık ve hala durmamıştık.

"Az kaldı."

"Neye?"

Tekrar cevap vermemesi canımı sıkarken yüzünü incelemeye başladım. Oldukça üzgündü. Bu yüzden sessiz olma kararı aldım.

"Geldik."

Kumsalın kenarına arabayı park ettikten sonra deniz kenarındaki, Jungkook'la tanıştığım, banka doğru ilerlemeye başladı. Ben de çatık kaşlarımla peşinden gidiyordum.

Dirty Lips|Jikook|✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin