Bölüm-14

25 2 0
                                    


~~~

BİTMEYECEK MİNNETTARLIK

Yelena kapı kolunu aşağıya bastırıp kapıyı aralamaya başladığında saldırmaya hazır şekilde durdum.

"Pizza siparişi."

Duyduklarımla omuzlarım aniden çökmüştü. Tuttuğum efesimi verdim. Yelena yan gözle bana özür diler şekilde bakmıştı.

"Teşekkürler." Pizza kutusunu kuryeden alıp kapıyı kapattığında kapının arkasından çıkıp salona adımladım.

"Özür dilerim. Tamamen aklımdan çıkmış."

"Sorun yok."

Elimdeki şeyi aldığım yere tekrar bırakıp koltuğa oturdum. Belli etmemeye çalışsamda Yelena için çok korkmuştum. Ben bir şekilde halledebilirdim veya halledemezsem bile alışık olduğum şeyler yaşayacaktım. Yelena gibi masum birinin benim yüzünden zarar görmesini kaldıramazdım.

Ağrıyama devam eden başıma ellerimi bastırıp masaj yapmaya çalıştım. Birazdan cidden kafamı duvarlara vuracaktım.

"Ağrı kesici diyordun."

Elinde pizza kutusuyla beni izleyen Yelena'ya çevirdim gözlerimi. Oda korkmuştu.

"Çok kan kaybettin. İlaç içersen midene zarar verebilir. Önce birkaç şey yesen?"

Çekingence bana baktığında kafamla onaylamak zorunda kaldım. Biraz enerjiye ihtiyacım vardı. Biran önce kendime gelip izleyecek bir yol bulmam lazımdı.

"Hemen geliyorum."

Koridorda kaybolduğunda sessizce bekledim. Kısa sürede geri gelmişti.

Elinde tepsiyle içeriye girişinde ona baktım. Tepsiyi benim oturduğum ikili koltuk ve tekli koltuğun arasındaki küçük masaya bırakmıştı. Pizza dilimlerini koyduğu tabakalardan birini ve bir bardağı benim önüme bırakmıştı.

Gözlerim içinde içecek olan bardağa değdiğinde istemsizce tüylerim ürpermişti. Bir şey içmek, ağzıma yemek almak düşüncesi bile midemi bulandırıyordu. Uzun bir süre böyle olacağını biliyordum.

Yelena karşımdaki tekli koltuğa oturduğunda gergince etrafta gözlerini gezdirmişti. Benden çekiniyor ve aynı zamanda korkuyordu da. Yine de iyi idare ediyordu. Herkes ne olduğu belli olmayan yaralı birini evine almaya cesaret edemezdi.

"Televizyonu açmam sorun olur mu. Sessizlik beni biraz geriyorda. En azından arkada ses olur."

"Senin evin bana sormana gerek yok." Alışılmış refleksler yüzünden omuz silkmiştim ama yanlış omzumu haraket ettirmiştim.  Saplanan acı yüzünden nefesim anlık kesilmişti.

Kendime gelmem birkaç saniye sürdü. Bu sırada televizyon açılmıştı. Birkaç kanal değiştiğini duydum.

"Hey, bu sen değil misin?"

Anlamazca kafamı kaldırıp Yelena'ya baktım. Elindeki kumandadan televizyonun sesini daha da açtığı sırada bende gözlerimi televizyona çevirmiştim.

Son zamanlarda alıştığım görüntü yüzünden şaşırmamıştım bu sefer. Alt yazıda 'SİLAHLI SALDIRI' başlığının arkasında spiker haberi sunuyordu.

"Bir vatandaşın şans eseri çektiği görüntülerde silahtan ateşlenen kurşun tarafından yaralandığı görülen vatandaşın kimliğine ulaşılamadı."

ZEHİR VE TETİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin