Komutandan gelen haberle hepsi okuldan çıkıp evlerine gittiler. Hemen hazırlanmaya başladılar.
Gökçe telefonunu alıp IŞIK TİMİ yazan gruba girdi ve toplu sesli arama başlattı.
"IŞIK TİMİ çok vaktiniz yok, saat 19.30'da sizi almaya geleceğim. Hazırlanın, geri dönüyoruz."
Hepsi "Emredersiniz komutanım." dediler.
Sonra Hazal "Bir sorun mu var komutanım?" diye sordu.
Gökçe cevap verdi. "Yok yok. Time yeni iki kişi gelecekmiş, onları karşılamaya gidiyoruz." Sonra ekledi. " Tim, 3 saatiniz var, hızlı olun."
Telefon kapanınca hepsi hazırlanmaya devam etti. Gökçe valizini toplamayı bitirmişti. İçeriye geçti, herkes buradaydı. Bir çay alıp kendini Almila'nın yanına attı.
Sonra konuşmaya başladı. '' Herkes burada olduğuna göre hemen söyleyeyim. Yaklaşık iki buçuk sonra uçağımız var, biz geri dönüyoruz.''
Ev halkı yaralandıklarını bilmedikleri için her an bu konuşmayı bekliyorlardı. Gökçe, herkesle vedalaştıktan sonra Almila söze girdi. ''Abla ben bir şey yaptım.''
Herkes merakla Almila'ya bakıyordu. Gökçe ''Ne yaptın?'' dedi. Bir yandan da Lütfen aklımdan geçen şeyi yapmamış ol der gibi bakıyordu.
''Ben tayinimi Şırnak'a istedim.''
'' Ne yaptın, ne yaptın?''
''Tayinimi Şırnak'a istedim ve ben de seninle beraber geliyorum.''
''Şu an, şimdi?''
''Evet.''
Esma Hanım ''Yapma etme kızım.'' derken Gökçe ''Aşağı, sizin eve in geliyorum.'' dedi.
Almila kalkıp gitti. Gökçe, onu ilk defa bu kadar kararlı görüyordu. Esma Hanım ''Kızım vazgeçir onu, ben onsuz ne yaparım'' dedi. Sema Hanım, Esma Hanım'ı sakinleştirmeye çalışıyordu.
Gökçe'nin aklındaki şey olmuştu ve bu, en son isteyeceği bir şeydi. Şimdi böyle bir anda söylemesi tüm sinirlerini hoplatmıştı. Sinirine hakim olmaya çalışıyordu ama zordu.
Hızlı bir şekilde ayağa kalktı ve aşağı daireye gitti. Kapıyı tıklattı, Almila kapıyı açtı, Gökçe içeri girince kapıyı kapattı.
Almila, Gökçe'nin sinirini biliyordu, bundan korkuyordu ama kararlıydı, sevdiği oradaydı. Ne olursa olsun gitmesi lazımdı.
Gökçe ''Kararında emin misin?'' dedi sakince. Almila bu sakinliğe şaşırmıştı ama bilmediği şey, bu çıkan sesin, fırtına öncesi sessizlik olmasıydı.
''Evet abla eminim.''
''Sana bunu yaptıran ne?''
''Ben istedim.''
''Sen istemedin Almila. Sen burada cerrah olmak için çok çalıştın, şimdi buradaki kariyerini bırakıp orada bir hastanede mi çalışacaksın?'' Sesi az öncekinden daha yüksek çıkmıştı.
''İsteyemez miyim abla? Sen orada vatanın için çalışıyorsun, ben de orada olayım, size yardım ederim.'' Almila'nın da sesi yükselmişti.
''Sen, o sevdiğinin yanında olmak için istiyorsun değil mi?''
''Evet abla, onun yanında olmak için istiyorum. Ve benim kararım kesin, geleceğim.''
''Yok öyle efendim, şimdi başhekimle mi konuşuyorsun, kimle konuşuyorsan konuş, tayinini geri buraya iste.''
Almila, sesini daha fazla yükseltti. ''Ben senin askeriyede emir verdiğin askerlerin değilim abla. Ben kararımı verdim, oraya geleceğim. Hem sen, sevdiğinin yanında olmaması ne demek biliyor musun ki?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASKER
RandomOrtaokul arkadaşı olan 4 kişi yıllar sonra asker olarak aynı time düşüyor.