13

222 16 0
                                    

Ertesi sabah saat beşte tüm tim sıra olmuş komutanlarını bekliyordu. Sonunda Gökçe gelince Gökalp bir adım öne çıktı ve ''IŞIK TİMİ 3 Kıdemli Üsteğmen, 2 Teğmen, 2 Astsubay Kıdemli Başçavuş ile emrinizdedir komutanım!'' dedi.

Gökçe ''Günaydın asker.'' dedi.

''Sağ ol''

''3 kilometre koşu için başla.''

Son eğitim hariç tamamı bitmişti. Bugün atış talimi yapılacaktı. Gökçe öne çıkıp ''Evet Nişan, dün bize keskin nişancı olduğunu söylemiştin. Bakalım ne kadar iyisin.'' dedi.

Yusuf ''Emredersiniz komutanım'' dedi ve silahını belindeki yerinden çıkardı.

Gökçe ''Gelincik, şu tahtayı al, sol elinle tut. Ne olursa olsun bırakma. Anlaşıldı mı?''dedi.

''Anlaşıldı komutanım.'' Mehmet tahtayı alıp 200 metre kadar gitti ve sol elinde tuttu.

Gökçe yeniden konuşmaya başladı. ''Nişan, beş el ateş edeceksin. Dışarıya atma gibi bir şansın yok. Ya kardeşinin eline atacaksın, askerliği bitecek. Ya da beşini de tahtaya atacaksın. Atış serbest.''

Bahçede beş el ateş sesi duyuldu. Gökçe, Mehmet'in yanına gidip tahtayı elinden aldı. Beş merminin beşi de buradaydı.

''Aferin asker.''

Mehmet'i 100 metre daha ileri götürdü. Sonra Yusuf'a dönüp yeni bir emir verdi.

''Bu sefer beş saniyen var, beş saniyede beş mermi atacaksın.'' Biraz bekleyip ''Atış serbest'' diye bağırdı. Saymaya başladı. '' 5..., 4..., 3..., 2..., 1...,'' Her saniyede bir el ateş sesi gelmişti.

Gökçe yeniden Mehmet'in yanına gitti. Aynı şekilde tahtada beş mermi izi vardı. ''Aferin asker.''

Yeniden bağırdı. ''Tim, şimdi aynısını siz yapacaksınız.''

Hepsi atışlarını yapınca saat dokuz olmuştu. ''Tim, bugünlük eğitim bitti. Akşam saat altı buçukta herkes abdestini alıp burada sıraya geçsin.''

Tüm tim ''Emredersiniz komutanım.'' diye bağırdı. Sonra Ömer söze girdi. ''Neden komutanım?''

''Bugün Berat Kandili, Karanlık, camiye gideceğiz.''

''Emredersiniz komutanım.''

Herkes yemekhanede kahvaltısını yapıyordu. Hasan Astsubay yemekhaneye girdi. Gökçe'nin yanına gelip ''Komutanım, Savaş Binbaşı sizi çağırıyor.'' dedi ve uzaklaştı.

Gökçe, Savaş Binbaşı'nın odasına girip tekmil verdi. Savaş Binbaşı ''Acil görev var Asena. Sınırdaki karargaha baskın yapılmış, yardıma gitmeniz gerekiyor.''

''Emredersiniz komutanım.'' dedi ve hızla odadan çıktı. Hemen yemekhaneye girip ''IŞIK TİMİ, acil görev var. Beş dakika içinde bahçede olun!'' diye bağırdı.

Tüm tim beş dakika içinde hazırlanmıştı, herkes bahçede Savaş Binbaşı'yı bekliyordu. Savaş Binbaşı gelince Gökçe bir adım öne çıkıp ''IŞIK TİMİ 1 Kıdemli Üsteğmen, 3 Üsteğmen, 2 Teğmen ve 2 Astsubay Kıdemli Başçavuş ile emrinizdedir komutanım.'' dedi.

Savaş Binbaşı ''Sınır karargahına baskın yapılmış, hala devam ediyor. Aldığımız bilgilere göre teröristler de destek istemiş. Göreviniz zor, Allah yardımcınız olsun!'' dedi.

''Sağ ol!''

Bir helikopter geldi ve timi alıp karargahın bir kilometre gerisine bıraktı. Daha yakına girmesi karargaha tehlikeli olabilirdi.

Tim hızlı adımlarla yürümeye başladı, kısa sürede çatışmanın olduğu alana gelmişlerdi. Gökçe bir askerin yanına gitti ve ''Kıdemli Üsteğmen Gökçe Esker, yardıma geldik.'' dedi.

ASKERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin