* * *
"Evet Timur, başla bakalım."
Şu an Gökçe'nin odasında, çalışma masasında oturuyorlardı. Timur'un elinde bir sürü fotoğraf vardı ve hepsinin arkasında bir şeyler yazıyordu. Timur masaya Zeynep'in tek olduğu bir fotoğraf koyup konuşmaya başladı.
"Ana karakterimiz saat on buçukta bu kafeye giriş yapıyor. Yaklaşık olarak on iki dakika tek başına oturup etrafı inceliyor."
Masaya Zeynep ile başka bir adamın olduğu fotoğrafı koydu ve devam etti.
"Tam 10.42'de mekana bu adam giriş yapıyor ve karakterimizin masasına oturuyor. Yaklaşık bir saat konuşuyorlar."
"Ne konuştuklarını duyabildin mi?"
"Sadece bir görevden bahsettiklerini duydum. Bir de Yusuf'tan bahsediyorlardı. Ana karakterin kahretsin ki sevdaya tutuldum dediğini duydum."
"Tamam, sonra ne oldu?"
"11.48'de adam kalkıp gidiyor. Kadın yine tek başına oturuyor. 12 dakika sonra tam 12.00'da Yusuf sırtındaki bağlamayla içeri giriyor."
O sırada Yusuf ve Zeynep'in fotoğrafını koymuştu masaya Timur. Sonra devam etti.
"12.34'e kadar kafede oturup konuşuyorlar, havadan sudan bahsediyorlar. Sonra kalkıp bir parka gidiyorlar."
Bu sefer de parkta bir banktaki fotoğrafı gösterdi.
"14.59'a kadar burada oturuyorlar ve beraber türküler söylüyorlar."
"Kadının özel olarak istediği bir türkü var mıydı?"
"Sen Benimsin Ben Seninim çaldılar. Ana karakter istemişti."
"Tamam sen devam et."
"Saat 15.00'da Yusuf kalkıp gidiyor. Eve gideceğini söyledi gitmeden önce. Kadın oturup bekliyor ve sabahki adam yeniden geliyor. Saat 15.39'a kadar oturuyorlar. Bu sefer de kadın artık eminim, o da beni seviyor dedi. Biraz dahs konuştular. Adam biraz daha sabret, az kaldı. Duygularınla değil mantığınla hareket et dedi. Kadın da ben vazgeçerim ama ona haksızlık ederim. Nasıl olacak bilmiyorum dedi. Daha fazlasını duymadım. Adam kalkıp gitti. Kadın da 15.41'de yerinden kalkıp bir eve gitti. Sonra sen beni çağırdın."
"Tamam. Bugün dinlen yarın saat 15.00'da beni ara. Ben sana ne yapman gerektiğini söyleyeceğim. Bu kadında bir şey olduğunu biliyordum ve artık bu işin peşini bırakamam."
Timur'u yolladıktan sonra bahçede Gökalp'i aradı Gökçe.
"Nasılsın sevdiğim?"
"İyiyim sevdiğim sen nasılsın?"
"İyiyim bende, şimdi Ayaz yanında değil mi?"
"Evet, oturuyoruz."
"Sadece ikinizsiniz değil mi?"
"Evet, sadece ikimiziz. Neden soruyorsun?"
"Size anlatacaklarım var. Yarım saate Hilal ile oradayız."
"Tamam bekliyoruz, hadi hayırlısı."
Telefon kapandıktan sonra Gökçe Hilal'i aradı ve Ayaz'a gitmesini söyledi. Kendisi de fotoğrafları alıp Ayaz'ın evine gitti. Gittiğinde Hilal'in de orada olduğunu gördü. Hemen mutfak masasına oturdular ve Gökçe, Timur'un anlattığı her şeyi diğerlerine anlattı.
"İşte böyle. Yani bu kız normal bir kız değil. Büyük ihtimalle hepimizi tanıyor ve gizli bir iş içerisinde. Ben hala takip ettiriyorum, bakalım başka ne olacak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASKER
RandomOrtaokul arkadaşı olan 4 kişi yıllar sonra asker olarak aynı time düşüyor.