32 - BAZI ŞEYLER BAZI ŞEYLER OLARAK KALMALI

686 55 16
                                    


35'de final veriyoruz :(

**

Güneş soğuk havanın ısıtıcısı olarak gökyüzündeki yerini almışken, üniversite öğrencileri bu güzel günün tadını çilek tarlasında geçirecekti.

Bazıları fazla istekliyken bu etkinlik için bazılarıysa hiç ama hiç istemiyordu, ya arkadaşının zoruyla getirilmiş ya da işte arkadaşlarının zoruyla getirilmişlerdi.

Hoseok otobüsten indikten hemen sonra kollarını kaldırarak kendisini esnetmişti, yaklaşık olarak 3 saatlik bir otobüs yolculuğu geçirmişlerdi çünkü, vücudu tutulmuş gibi hissetmişti bir an.

Gerçi yolculuk boyunca hiç oturmuş da sayılmazdı, şarkılar eşliğinde o çok hevesli olan öğrencilerle birlikte eğlenmişlerdi, lise öğrencisi gibi davranıyorlardı ama bu birazda Hoseok yüzündendi, böyle eğlenceli şeylerin arkasında illaki o olurdu, severdi çünkü.

Jungkook eşlik etmeyi çok istese bile tüm yolculuk boyunca -yani bir ara kaçmıştı- cam kenarında oturup sevgilisini izledi, Taehyung otobüsün yanından ayrılmamıştı hiç, bazen sol tarafına geçiyor bazen sağ şeritten gidiyordu ama genellikle Jungkook'un oturduğu taraftaydı.

Jungkook'da sonunda sabredememiş mola verdikleri ilk yerde otobüsten kaçıp Taehyung'un arabasına atlamıştı. Hoseok'un haberi vardı ona söylemişti ve o da bunu sadece gülerek karşılamıştı, ne yaparsa yapsın Jungkook'u engelleyemeyeceğini biliyordu çünkü, ayrıca.. ayrıca Jungkook'u bu kadar hevesli ve mutlu görmek Hoseok için de çok güzel bir duyguydu, o çocuk adına çok mutluydu.

Kötü günleri zihninden silip, güzel günleri için savaştığını görmek iyi hissettirmişti.

Çünkü herkes biliyordu, kötülüğe yenilirse biri sonsuza dek bırakmazdı o kötülük peşini.

Geri kalan yolu Jungkook sevgilisiyle gitmişti, ve tüm yol boyunca gerçekten o çilek tarlasına varana kadar tüm yol boyunca Jungkook sürekli Taehyung'la uğraşmıştı, yaramaz bir çocuk gibi.

Çilek tarlasına vardıklarında da otobüsten inen öğrencilerin arasına karıştı Jungkook sanki onlarla gelmiş gibi.. sanki o öğrenciler salaktı da anlamayacaktı.. herkes her şeyin farkındaydı ama kimse de bir şey söylememişti, bu durum pek onları alakadar eden bir durum değildi çünkü, umursamadılar. Gerçi bazıları Taehyung'u gördüğünde büyük bir şaşkınlık yaşasa da herkes için bu çok kısa sürdü, bu etkinlik için görevlendirilen tek öğretim görevlisi Hoseok'tu, okul çalışanlarından başka kimse yoktu öğrencilere eşlik edecek, zaten bu fikir de Hoseok'dan çıkmıştı..

"Herkes hazırsa bu günkü etkinliğimiz resmi olarak başlamıştır, istediğiniz gibi vakit geçirin, ileride oturabileceğiniz yerler var gidip orada oturun, çilek toplayın, ne bileyim bir şeyler ekin, size ait bir ağaç bir şey olsun gidin hadi bir şeyler yapın boş boş durmayın.." Hoseok konuşurken cümlesinin sonunda yaklaştığında otobüsten inip ne yapacaklarını şaşırmış olan öğrencilere kış kış yapar gibi elleriyle onları kovalamıştı, hepsi suratına bön bön bakıyor, burada ne yapabileceklerini ölçüp biçiyorlardı kendi kafalarında, bazıları hazırdı gerçi.

"Akşam saat altıda tam burada otobüslerin önünde olun, geride kalan olursa almak için dönmem haberiniz olsun!" diye de bağırmıştı dağılan öğrencilerin arkasından, hepsinin duyduğuna emindi çünkü daha uzaklaşmamışlardı, teker teker giden öğrencilerin ardından onlara bakmayı kesmiş, sevgilisinin şapkasını düzeltmekle uğraşan Taehyung'a dönmüştü.

"Tamam aşıksın anladım da, bir de manyak çıktın." Yanlarına yürüdü Hoseok, onun gelişiyle Jungkook'da bakışlarını Hoseok'a çevirmişti, "Ne manyaklığımı gördün pardon, çilek toplamaya gelmek manyaklık mı?" Taehyung gülmüştü, Hoseok'un ne demek istediğini, neyi kast ettiğini biliyordu ama bilmezlikten gelmişti, "Neyse ki benden başka kimse yok.." Hoseok rahatlığıyla ikisini de zan altında kalmaktan kurtarmıştı, gerçi Taehyung için hiç bir problem yoktu aslında ama sevgilisi yasakları çiğnediği için Jungkook biraz korkuyordu. "Bir tek senin olduğunu bilseydim çok daha önceden gelmeye karar verirdim.. uzaklaştırıldık diye gelmeyecektim bir de ben.." Taehyung Hoseok'un omzuna acıtmayacak şekilde vurmuş, Jungkook'un elini avucunun içine hapsederek çilek tarlasına doğru onu çekiştirmeye başlamıştı, Hoseok bir şey söylemek istese bile onu arkalarında bıraktıkları için söylemek istediği şeyleri de duymazlardı, zaten Hoseok'da gidenlerin arkasından konuşmazdı.

TAVERNA | TAEKOOK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin