35 - ÖĞRETMENİM CANIM BENİM -FİNAL-

684 63 12
                                    




*

"Öğretmenim canım benim canım benim.." Jungkook bağıra bağıra şarkı söylüyordu evin içinde, "seni ben pek çok pek çok severim.." hem zıplıyor, hem de şarkısını söylemeye devam ediyordu, "sen bir sevgili, sen çok güzel bir sevgili oldun artık banaaaaa!" son söylediği kısımdan sonra susmak zorunda kalmıştı çünkü Taehyung dudaklarına kapanıp çocuğu öpmeye başlamıştı.

Tek koluyla ince belinden tuttuğu çocuğu böyle şehvetli bir şekilde öpmeyi planlamamıştı tabi ama Jungkook'un bu şirin halleri ve evin içinde zıplayarak şarkı söylemesi tam da öpülesi bir hareketti.

"Şarkımı böldün Tete.." kaşlarını çatıp Taehyung'a baktığında aslında ciddi olarak kızgın değildi, sadece yalandan ona kızıyormuş gibi bakıyordu o kadar, "ne güzel şarkı söylüyordum," demişti hemen ardından, Taehyung çocuğun belini bırakmamıştı ve her ne kadar birbirlerine şu an yapışıkta olsalar onu daha çok kendine çekip yapıştırmıştı, "yine söyle bakayım, nasıl güzel söylüyormuşsun bir de yakından göreyim."

Gözlerinin içine kendi gözlerini kırpmadan bakarsa Jungkook nasıl şarkı söylerdi ki.. utanmıştı, bir anda ondan böyle bir şey isteyince utanmış ve gözlerini kaçırmıştı, "yok söylemem." dedi ona bakmadan.

"Söylersin söylersin.." Jungkook bir tek bakışlarını değil, kafasını çevirerek yüzünü de saklamıştı Taehyung'dan. Aslında utanmazdı, onunla her şeyi yapar, ona her şeyi söyler utanması gereken zamanlarda bile utanmadan rahatça hareket ederdi yanında ama şimdi nedensizce utanmıştı işte. Nedeni Taehyung'un pür dikkat çocuğun o güzel yüzünü gözlerini bile kırpmadan izlemesi de olabilirdi tabi..

"Aa bak geç kalıyormuşuz hem de ilk günden!" kendini iterek bir anda Taehyung'un kollarının arasından çıkmış, geri geri kaçarak portmantodan ceketini almıştı, Taehyung'sa sadece çocuğun hareketlerini izliyor ve onun bu şaşkın hallerine gülüyordu o kadar. Jungkook o an farkında değildi ama kendi ceketi diye yanlışlıkla Taehyung'un ceketini almış ve onu üzerine giymişti, ve bu ceketin üzerinde emanetmiş gibi durmasına, kollarının bile ceketin içinde kaybolmasına neden olmuştu. Başta anlamadı, ellerine ve üstüne bakıp ceketin neden bu kadar büyük olduğunu anlamaya çalıştı ve o an hiç ama hiç Taehyung'un ceketini giymiş olabileceği aklına gelmemişti. 

"Ceketin güzelmiş.." dedi Taehyung çocuğun yanına geldiğinde, portmantoda asılı duran cekete uzanmış ve onu çocuğa göstererek gülmüştü, "ama sanki bu sana daha çok uygun bir ceket ha güzelim?" 

Jungkook az önce yeterince utanmamış gibi bir de yaptığı bu yanlışlık yüzünden de utanmıştı şimdi.. hem de ortada utanacak hiçbir şey yokken utanıyordu.. 

"Keşke kendini benim gözlerimden görebilsen Jungkook.." derin bir iç çekti Taehyung, çocuğun kızarmış yanakları, utançtan gözlerini kaçırışı, üzerine büyük gelen ceketin kollarından çıkan parmak uçları ve o parmaklarıyla oynayışını gördükçe kalbindeki kelebeklerin şahlanmasına engel olamıyordu, kelebekler öyle neşeli, öyle aşık uçuyorlardı ki kalbinde nefes alışının bile büyülü bir şekilde kendine iyi geldiğini düşünüyordu Taehyung, aşk böyle bir şey miydi? insanın nefesinin bile iyileştiren bir biçimde ciğerlerine dolmasını sağlayan, kalbini bile kelebeklerle dolup taşıran, gözlerinin sevgiden parlamasını sağlayan, denizi gökyüzüne, gökyüzünü denize benzeten, ikisini birbirinden ayırmadan sonsuz mutluluğa eriştiren aşk mıydı gerçekten? 

"Keşke sende kalbimdeki yerini bilebilsen.." başını kaldırıp gözlerini oynadığı parmaklarından çekip sevgilisine çevirdiğinde onun gülüşüyle gülmüştü Jungkook'da. Yanaklarındaki kızarıklık yerini korusa da utangaçlık bedenini terk etmeye başlamıştı şimdi, Taehyung'un gözlerine baktığında her şeyi unuttuğu gibi, utangaçlığını da unutmuştu şimdi.

TAVERNA | TAEKOOK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin