Anna ile konuşmamızdan sonra birlikte aşağı indik. Babamın beni beklediğini düşünüyordum ve haksız da sayılmazdım.
Babam gözlerini ayırmadan bana baktı. 'Çok mutlu görünüyorsun Elenor, gel ve yanıma otur' Babamın dediğini ikiletmeden yanına oturdum ve ' Evet sevgili babacığım artık Jack'i istemiyorum ve buraya gelen adaylardan birini seçeceğim'
Babam Jack'in adını duyduğu için bozulmuştu ama adaylardan birini seçeceğimi söylediğim için birşey demedi.
O sırada görevlilerden içeri biri geldi ve adayların geldiğini söyledi. Babam sırayla hepsinin gelmesini istedi.
Öncelikle içeriye gerçekten çok yakışıklı biri girdi. Uzun boylu simsiyah saçlı ve kahverengi gözleriyle kralın önünde eğildi.
'Sevgili kralım ben Soylu Wilson ailesinin 2. Oğlu sör Drew.'
Wilson ailesi mi?, krallığa en çok yardımı dokunan ailelerinden biri. Babam bana doğru eğildi ve sessizce
'Ne düşünüyorsun Elenor onu ister miydin?'Bende babama sessizce karşılık verdim. 'Hiç bana bakmıyor bile benimle mi evlenmek istiyor yoksa seninle mi belli değil babacım'
Babam bu dediğime karşı gülmüştü. Drew'e gitmesini söyleyen hareket yaptı ve Drew kalkıp gitmesiyle arkasından yeni biri geldi.
Yeni biri hiç yakışıklı görünmüyordu. Kısa boylu ve saçları yok denecek kadar azdı. Kralın önünde diz çöktü ve kendini tanıtmaya başladı.
'Sevgili Kralım ve sevgili prenses ben soylu Martin ailesinin tek oğlu sör Albert'Kendini tanıtır tanıtmaz babam bana döndü ve ne düşündüğümü merak eden gözlerle bana baktı. Martin ailesi kraldan sonraki en zengin aileydi.
Daha önce oğlunu hiç görmemiştim ama çay partilerinde gerçekten çok yakışıklı olduğunu söylüyorlardı. Hiçte öyle değildi sırf parası için böyle dedikleri kesindi.
Babama döndüm ve 'Benimlede ilgilendi ama niyetini bile belirtmedi babacığım hemde çok çirkin'
Babam onayladığını belirten mırıldanmalar çıkardı ve Albert'in gitmesini istedi.
Tüm gece böyle mi sürecekti, şimdiden çok yorulmuştum.
**
Gece yarısına doğru son bir aday kaldığını duyunca gerçekten çok mutlu oldum. Yorulmuştum ve artık birazda olsun uyumak istiyordum.
Son kişi içeri girince şok oldum ve neredeyse elimdeki bardak yere düşecekti.Gerçekten benimle evlenmek mi istiyordu?
Gelen kişi kralın önünde eğildi ve kendini tanıtmaya başladı.
'Sevgili kralım, sevgili prensesim ben soylu Brown ailesinin ortanca oğlu garnizon birliğinden sör Andy ve sevgili prensesimizle evlenmek istediğim için buradayım'
Babam bu konuşmadan sonra yüzünde tebessüm oluştu. Andy'i sevmiş gibi görünüyordu. 'Demek bizi koruyan askeri birliktensin'
Andy kafasını kaldırmadan babamı onayladı.'Evet efendim'
Babam bana doğru döndü ve 'Gayet uygun bir aday'dedi. 'Siz nasıl uygun görürseniz babacığım' dedim
En sonunda bütün adaylar bitmiş ve önümüzde 4 aday bulunuyordu. Bunlar; Andy,Austin, Derek ve Boris.
4'ünden birini seçmem ve sonrada onu terk etmem gerekiyordu. Bu gerçekten zor bir durumdu. Başta Derek'i seçmeyi düşündüm beni yakından tanımıyordu ve umursamaması daha muhtemeldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savaşcı / AOT
Fanfiction-Erişim engellerine inat devam ediyoruz- "Bize bunu daha önce anlatmalıydın" "Özür dilerim b-ben ya-" "Hayatını, hayatımızı nasıl bir tehlikeye attığının farkında mısın?!""Bize güvenmedin" "H-hayır sa-sadece.." "SADECE NE" *** Aotxreader kitabıdır.