Acemiler ve Levi'ın takımı ile birlikte eski keşif birliği karargâhına gidiyorduk.
Levi yanlarında götürdüğü askeri bize haber vermesi için ana karargaha geri göndermişti.
Mahkeme bizim tarafımızda olmuş Eren'i bize vermişti. Karargaha da Eren'in dev hali üzerinde deney yapmak için gidiyorduk.
Askerin dediğine göre hızlıca oraya gidip temizliklere başlamamız gerektiğini söylemişti.
O yüzden alelacele yola koyulmuştuk. Çok geçmeden de geleceğimiz yere varmıştık. Burası artık kullanılan bir yer değildi. Buraya en son altı yıl önce gelmiştim.
Atlardan inip ahıra yöneldik. Atları bağladıktan sonra hepsini avluya topladım.
'Neden buraya geldik?' dedi Bertholdt.
'Mahkeme bizim tarafımızda olmuş. Eren'i de buraya getireceklermişler o yüzden geldik. Herneyse beni takip edin.' diyerek karargâha yöneldim.
Hatırladığım kadarıyla kapıdan girdikten hemen sola dönünce banyo vardı. İçeri girince sola döndüm ve doğru hatırladığımı anladım.
Petra ne yapacağımı anlamış olacakki yardım için yanıma geldi. Yukardaki dolaptan sabun ve bezleri aldı. Bende aşağıda duran kovaları aldım ve içine su doldurmaya başladım.
Acemiler ne yaptığımızı anlamaya çalışıyordu. Kovanın içi dolarken onlara baktım. 'Levi temizlik konusunda çok hassas. Bu yüzden onlar gelene kadar her yeri tertemiz yapacağız. Anlaşıldı mı?' dedim ve cevap vermelerini bekledim.
Hepsi "anlaşıldı" dedi. Kovalar dolunca Petra ile dışarı çıktık. Her takımda üçer kişi olmak şartı ile dört grup ayarladım. Her grup için yeterli malzeme verince hepimiz bir yöne ayrldık.
Bu karargah dört katılıydı.Petra, ben ve Oluo zemin katı aldık, hiç oyalanmadan ilk odaya girdik ve temizlik işine başladık. Oluo aynı Levi'ı taklit etmeye çalışıyor aynı onun gibi temizlik yapıyordu.
Bunu tek fark eden ben değildim. Petra'da fark etmiş olacak ki bana bakıyordu. İkimizde Oluo'nun bu haline gülmeye başladık.
Oluo bizim gülmemizi duyunca yaptığı işi bırakıp bize döndü. 'Neye gülüyorsunuz siz? Temizliğe odaklanın' dediği vakit daha fazla gülmeye başladık.
'Levi'ı taklit ettiğin için olabilir mi?' dedi Petra kahkahalarının arasında. Oluo gözlerini devirdi. 'Taklit falan etmiyorum. Asıl taklit eden o' dedi ve yaptığı işe geri döndü. Bu dediklerine daha fazla güldük. En sonunda kahkahalarımızı zar zor durdurduk ve temizliğe geri döndük.
İlk odayı bitirip ikinci odaya geçeceğimiz vakit dışardan at sesleri duymamız ile dışarı çıktık. Levigil geliyordu. Yaklaştıkları vakit aralarında Erwin'i göremedim. Çayın işe yarayıp yaramadığını merak etmiştim. Sabahta Erwin'i göremediğim için soramamıştım. Şimdi de sorabilecek gibi görünmüyordum.Ahırın önünde durdular, atları içeri koydular ve bu tarafa geldiler.
'Erwin nerede? O gelmeyecek mi?' dedim. 'Ana karargâhta işleri olduğunu söyledi' dedi Hange.
'Şimdi sohbetin sırası değil. Herkes temizliğe' diyip içeri yöneldi Levi. Bizde Levi'ı takip ederek içeri girdik. Ben, Petra ve Oluo temizliğe kaldığımız odaya geri döndük.
Biraz sonra Levi yüzünde bez parçası, ellerinde temizlik malzemesi ile içeri girdi. Hepimizin yüzü düşmüştü çünkü Levi'ın olduğu yerde temizlik yapmak iki kat işkence oluyordu.
Yaptığımız işi beğenmiyor on kere üzerinden geçiriyordu. 'Beni Hange çağırıyordu, ben oraya gidiyorum' diyerek yanımızdan ayrıldı Oluo.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savaşcı / AOT
Fanfiction-Erişim engellerine inat devam ediyoruz- "Bize bunu daha önce anlatmalıydın" "Özür dilerim b-ben ya-" "Hayatını, hayatımızı nasıl bir tehlikeye attığının farkında mısın?!""Bize güvenmedin" "H-hayır sa-sadece.." "SADECE NE" *** Aotxreader kitabıdır.