Savaşcı / AOT

〃Orman'ın Laneti〃

2 hafta sonra

Anabel'den

Eren'in deve ilk dönüşmesinden iki hafta hafta geçmişti. Bu süreçte ne Levi nede bir başkası deneylere katılmama izin vermişti.

Bugün yalvarmalarım üzerine Levi uzaktan -birinin de yanımda olması şartıyla- bakabileceğimi söylemişti.

Sasha ile birlikte uzaktan onları izliyorduk. Sarı bir ışık ardından Eren deve dönüşmüştü. Görebildiğimiz kadar üst kısmı dev, alt kısmı ise sadece iskelet halindeydi.

Yanlarına gitmek istemiştim ama Sasha gitmeme izin vermememişti. Görebildiğim kadar onlara bakıyordum. Bu halde bir devi ilk kez görmüştüm ve neler olduğunu merak etmiştim.

Biraz sonra Eren yarı baygın bir şekilde Reiner ve Connie'nin omuzlarında bu tarafa geliyorlardı.

Eren'in yüzünü görünce gözlerim daha bir açıldı. Bir gözü yuvasından dışarı çıkmış, çenesi ise tamamen gitmişti ve yüzünden dumanlar çıkıyordu.

Arkasından Mikasa endişe içinde onları takip ediyordu. Hange kafasını sağa sola sallayarak yanımıza geldi. 'Elle tutulur bir şey hâlâ elde edemedik'

'Üzülme Hange ama sanki Eren'in üzerine çok gidiyormuşuz gibi hissediyorum' dedim.

'Anabel haklı' diyerek yanımıza geldi Levi. 'Eren bir kaç gün de olsa dinlenmeli'

'Deneylere o kadar takıldım ki Eren'i hiç düşünmedim, haklısınız bir kaç gün Eren dinlensin' dedi ve yürümeye başladı.

Sasha'da Hange'nin peşinden gitti. Levi ile birlikte bizde arkalarından yürümeye başladık.

'Kolun nasıl oldu?' dedi yürümeye devam ederken. Kolumu bir süre inceledim. 'İlk günkine göre daha iyi. Herhangi bir şeyi sıkıntı olmadan tutabiliyorum' dedim.

'Kremini aksatmadan sürmeye devam et' dedi karşılık olarak. Sadece başımla onayladım.

Karargâha girdiğimiz gibi mutfağa yöneldik. Çoktan öğlen olmuştu ve acıkmaya başlamıştık.

Krista ve Ymir biz deney için dışarı çıktığımız vakit arkada kalıp yemek yapacaklarını söylemişlerdi. Yemeğin çoğunu halletmiş görünüyorlardı. Petra'da Levi için çay yapmıştı.

Levi'a çayı verdikten sonra Ymirgil'in yanına giderek yardıma başlamıştı. Levi çayı alıp mutfaktan dışarı çıktı.

Levi'ın ardından dışarı çıktım çünkü bir şey yapmama izin vermiyorlardı. Bende revire Eren'i ziyaret etmeye gittim.

İçeri girdiğim vakit Armin kısa bir süre bana bakıp gözlerini tekrardan Eren'e çevirdi.

Yanlarına yaklaştığım vakit Eren'i ilk gördüğümden daha iyi bir vaziyette gördüm. Kısa sürede kendini toparlamıştı ama bilinci kapalı bir şekilde yatıyordu.

Bir kaç dakika geçmemişti ki Eren gözleri açtı. 'Eren!! İyi misin? Canın acıyor mu? Bir şeye ihtiyacın var mı?' Mikasa sorularını ard arda sorarken Eren kafasını Mikasa'ya çevirdi.