Pixis beni kararımdan vazgeçiremeyeceğini anlayınca bana yardım etmeyi teklif etti.
Teklifi elbette kabul ettim. Askerliğe dair birşey bilmiyordum ve beni eğitse fena olmazdı.
Beni Sina'nın çıkışına yakın bir eve yerleştirdi. Kırsalda bir evdi. Tek katlıydı ve civarında çok fazla ev yoktu. Asker olmadan önce burda kaldığını, şuan da boş olduğundan benim kalabileceğimi söyledi.
Pixis ile evi derleyip topladıktan sonra yarın geleceğini söyleyerek ayrıldı. Bende yapacak başka bir işim olmadığından yatmaya gittim.
Yattığım vakit Isabel'i düşündüm. Ona haber vermeden oradan gitmiştim ve birdaha geri dönmek gibi bir fikrim olmadığı için ona teşekkür edemeyecektim. İçimden Isabel'e defalarca teşekkür ettim. Elbet birgün yine karşılaşırdık ve o zaman sözlü olarak ona teşekkür edebilirdim.
Yavaş yavaş göz kapaklarımın kapanması ile uykuya daldım.
***
Sabah kapıya vurma sesleri ile uyandım. Hızlıca kalkıp kapının deliğinden baktım. Gelenin Pixis olduğunu tahmin etmeliydim.
Pixis'i içeri alınca beni süzdü. 'Hala uyanamadın mı, saatin kaç olduğundan haberin var mı?'
Pixis'e göz devirerek mutfağa doğru yürüdüm oda peşimden geldi.'Aç mısın, sana da birşeyler hazırlayayım mı?' Kafasını hayır anlamında sağa sola salladı.
Dünden yaptığımız alışveriş işime çok yaramıştı. Dolaptan 2 yumurta alarak onları pişirdim.
Masaya koyduktan sonra Pixis'in karşısına oturdum ve yemeye başladım.
Pixis beni izlerken 'Bundan sonra saat 6 da kalkacaksın.' Yediğim yemek boğazıma dizilmişti. Kalkarak su aldım ve hemen içtim.
'Sen delirdin mi, o kadar erken kalkmaya gerçekten gerek var mı?'
'Elbette gerek var. Asker olduğunda bazenleri daha erken bile kalkacaksın. Buna hazır mısın?'
Kararımı bana karşı sorgulatıyordu ama vazgeçmeyecektim. Ne olursa olsun pes etmeyecektim.
Kahvaltımı yaptıktan sonra beraber bahçeye çıktık. Birkaç temel hareket gösterdi ve bugün sadece bunu çalışmamı istedi.
Benimle dalga mı geçiyorsun der gibi ona baktım. Birkaç temel hareketti. Çok kolay şeylerdi. Daha fazlasını istiyordum ama başka birşey göstermeyeceğini söyledi. Bende mecbur bu temel hareketlere çalışmaya başladım.
**
Akşam olduğunda kemiklerim artık sızlamaya başlamıştı. Temel hareketleri ciddiye almamıştım ve gerçekten çok zorlanmıştım. Birde sabahın köründe uyanmak vardı.
Şuan da bunu düşünmek istemediğim için koşar adımlarla yatağıma ilerledim ve yatmamla uykuya dalmam bir oldu.
~ Üç buçuk ay sonra~
Artık asker olabileceğimden emindim. Çoğu şeyi öğrenmiştim. Sadece techizat kullanmayı bilmiyordum ama Pixis'in dediğine göre techizat kullanmayı asker olmadan önce öğretiliyormuş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savaşcı / AOT
Fanfiction-Erişim engellerine inat devam ediyoruz- "Bize bunu daha önce anlatmalıydın" "Özür dilerim b-ben ya-" "Hayatını, hayatımızı nasıl bir tehlikeye attığının farkında mısın?!""Bize güvenmedin" "H-hayır sa-sadece.." "SADECE NE" *** Aotxreader kitabıdır.