Bölüm 10
Açılışın Ardındaki DefterBazen insanlar başarılarını gözle göremezdi. Başarı kavramının ne olduğundan tam emin bile olamazdı ya insan… Başarı… Ne demekti ki? Güzel bir sonuç elde ederek yükselmek mi? Yoksa insanların istediği şeyi elde etmesi miydi? Hangi yönden bakılıyordu ki bu herkesin isteği olan kavrama. Ne ifade ediyordu ki bu kadar? İnsanların başarmak için birbirini yiyip bitirmesi ve en kötüsü de… Kendini yiyip bitirmesi.
Bunu kendisi de son derece istiyordu. Başarmanın ne olduğuna kendi bir tanım çiziyor başarmak istiyordu. Yeterince kendini yiyip bitirmişti. Geriye kurumuş bir bedene ait yeşermiş bir ruh kalana kadar kendine acımamıştı. Düşünceleri ile sürekli olarak ilerlemiş çürümüştü adeta. Ama bu kez her şeyin farklı olacağına inanıyordu. Bu kez sahiden o ruhun gücüne inanıyordu. Ellerine, sözlerine ve hareketlerine güveniyordu.
Müzayedenin sonrasında çağırdıkları kamyondan antikaları taşırken aklında sadece bunlar dolanıyordu. Komodinden sonra üç eşya daha almıştı. Aslında aldıklarına oldukça güveniyordu. Güzel şeyler almıştı. Hepsi az hasarlı oldukça güzel görünümlü antika eselerdi. Bu eserlerin yenilenmesi üzerine yoğunlaştığında kısa sürede fazla kâr elde edebileceği izlenimindeydi. Şuan ihtiyacı olan tek şey yaşlı adamın da bunu beğenmesi idi.
“Şimdi tek kalan paketlerini açmak! Bakalım neler almışsın!” Bakışlarını oraya çevirdi. Yaşlı adam ellerini birbirine vurarak temizlerken kendisine doğru yürüyordu. Cam kapı ardından kapanırken adımları dükkânı dolduruyordu. Saat öğleni geçmişti. Güneş son ışıklarıyla yavaşça camdan vuruyor dükkânın parkelerine ışık dolduruyordu. Yeni aldıklarını dikkatlice taşımıştı. Hepsi sarılılardı. Kamyonda zarar gelmemesi için eşyalar sarıldığından neler aldığını şu anlık tek kendisi biliyordu.
Yavaşça omuzlarından deri paltoyu çıkardı. Kirlenmesini veya zarar gelmesini istemiyordu. Bu paltoya sebepsizce çok bağlanmış hissediyordu. Omuzlarında olduğu takdirde bir güven veriyordu. Soğuğa karşı siper olurken içeriye sıcaklığın dalgalarında bir inanç salıyor yanında yaşlı adamı hissettiriyordu. Eskimiş dokusu ve o yıllık görüntüsü kesinlikle çok hoşuna gidiyordu. Yaşlı adamın sesini duyduğunda paltoyu sandalyesinin üzerine bıraktı. “Paltoyu sevdiysen sende kalabilir. Beni çok genç gösteriyor. Seni ise olgun bir adam gibi. Bu ikimizin de işine gelir.”
Gülümseyerek ona baktı. Ak düşmüş saçı ve sakalı yaşını oldukça ele veriyor onu ortaya atıyordu. Yüzündeki yılların eseri olan o kırışıklar çok netti. Yıllardır yaşayan bu beden sadece yaşlı görünüyordu. Ruhta buna dair bir hareketlilik görmüyordu. Bu yaşlı adam oldukça genç biri gibiydi. İyi tavırları ve gözlerindeki o pırıltı… “Kabalık olmazsa buna çok sevinirim. Çok güzel. Ve… Kendime güvenmemi sağlıyor.”
Yaşlı adam paket yığınına ilerlerken adımlarının seslerini duyuruyordu. Yüzünde tatlı bir tebessüm ile parlak gözlerini delikanlıya çevirdi. Yaşlı eli en üstte duran paketi kavrarken paketin kendi aldığı eşyalardan biri olduğunu biliyordu. Yaşlı adamın paketlerini taşırken özellikle çok incelemiş içinde ne olabileceğini kestirmeye çalışmıştı. Çoğundan emin olamasa da en net hatırladığı paketlerden birinde bir vaz olduğuydu. Birinde de dolaba benzer bir şey olduğundan emindi. “Harika. Bakalım neler almışsın oğlum. Şurada falçata olacaktı. Benim için paketi açabilirsin.”
Falçata için gösterdiği yere doğru adımlarını attı. Bu raf aletlerin olduğu raftı. Burada türlü türlü alet gözüne çarpıyor yepyeni güzel aletler kendilerini sergiliyordu. İki metal falçata bir kavanozda duruyordu. Yavaşça alarak arkasını döndüğünde yaşlı adamın ufak paketi kasaya koyup yeni paketler aradığını gördü. Adımlarını kasaya yönlendirirken pakette gaz lambasının olduğunu düşünüyordu. Yavaşça falçata ile bantı keserek sarılmış olan örtüyü açtı. Düşündüğü gibi gaz lambası paketten kurtulan ilk üyeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cinayet Mahalli
Mystery / Thriller"Bir gece önceden... Planlanır hep dizeler, İnsanlar öldürülmeden. Haber vererek tehdit eder..." Yıllar önce kapanan Baha Demir vakası on beş yıl sonra büyük bir delilin bulunması ile sarsılır. Delil polislerce yetersiz kabul edilir hatta bir kanıt...