Bundan sonra gelecek olan 6. Kıssa son kıssa olacak - ve muhtemelen yazması en zevk veren kıssa. Gerçekten çok mutluyum.
---
"Kıpırdama." dedi Britney, Tiffinany'nin saçlarını örmeye uğraşıyordu.
"Sen kıpırdatma." dedi Tiffinany, Britney saçını çekerken.
Annika'nın intiharının üzerinden dört yıl geçmişti. İkizler on dört yaşındaydı. Marius onların malikanede kaldıkça Annika ile kafayı bozacaklarını biliyordu. Bu yüzden onlara sahte kimlikler ayarlayıp bir okula yazdırmış, tabiri caizse "siktir olup gidin" demişti.
Tiffinany, balık sırtı ikiz örgüleri tamamlanmış bir şekilde kalktı. Okul üniformasını çekiştirdi, bu üniformadan nefret ediyordu. Sandalyeye astığı parlak kırmızı, pufidik kapüşonlu ceketi üzerine geçirdi.
"Bu kıyafet kurallarına aykırı." dedi Britney. Tiffinany eteğini oldukça yukarı çekmişti ve ceket de çok uzundu, forma neredeyse görünmüyordu.
"Kıyafet kuralları kimin umurunda?" dedi Tiffinany, omuz silkerek. "Ayrıca fermuarı kapatmayacağım, forma görünür."
"Göreceklerini pek sanmıyorum." dedi Britney, kollarını kavuşturarak. Kuzenlerini seviyordu ama bazen çekilmez oluyorlardı - aslında çoğu zaman.
"Kör değillerse görürler." dedi Tiffinany, ellerini ceplerine attı ve içine bir tane kitabın bile sığamayacağı kadar küçük 'okul' çantasını alarak.
"Şoför bekliyor, gitmem lazım." dedi Tiffinany, odadan hızla çıkarak. Merdivenleri koşarak inmeye başladı - fırsattan istifade yanından geçen Gloria'ya dil çıkardı. Bir yere yetişmeye çalışmaktan nefret ediyordu.
Evde kalıp yengesini boğazlamak konusunda planlar yapsa daha iyiydi.
Araba yoluna çıktığında erkek kardeşini çoktan arabanın başına, şoförle geyik yaparken buldu. Her zamanki gibi "tüm kızlar bana hayran" havalarındaydı. Okul formasının üstüne siyah bir deri ceket giymişti ve muhtemelen bilmem kaçıncı kuzeni olan şoföre en yeni sevgilisini anlatıyordu. Pembe kuvarsı ise tabii ki boyundaydı.
"Ben geldim." dedi Tiffinany, arabanın yanında durarak.
"Gelmeseydin." dedi Tyron, ona yan yan bakarak. Eğer Tiffinany yanlış görmediyse hafif sırıtıyordu.
"Başlama yine." dedi Tiffinany.
"Ben başlarım." dedi Tyron. Kapıyı açtı. "Gir şuraya."
Tiffinany kendini arabanın içine attı, Tyron da yanına oturdu. Şoför de ikizlerden nihayet kurtulacağının sevinciyle gaza asıldı.
Tiffinany bacağında duran Tyron'ın elini ittirdi. "Sonra bize ensest diyecekler, salak!"
Tyron, teslim olur gibi ellerini kaldırdı. "Alışkanlık."
"Ne alışkanlığı be? On dört yaşında kız mı sikiyorsun?"
"Buradan bunu nasıl çıkardın?!"
Ve yol didişmelerle geçti. Okul bahçesinde indikleri zaman araba kaçarcasına uzaklaştı.
"Çok sinir bozucusun." dedi Tiffinany.
"Kes sesini Willow."
"Kes sesini Aiden."
Ve sahte kimlikler. Willow ve Aiden Frost.
Tiffinany bundan nefret ediyordu. Dünyanın en büyük suç ailelerinden birinin en prestijli çocukları neden bu haldeydiler?
Tyron'ın da burada kalmaya pek niyeti yoktu, aslında tek niyeti kız bulmaktı, hiç biriyle de ciddi değildi. Onu görünce "ehi" diyerek beyin hücreleri kaybetmeyen birisini bulduğunda belki ciddi olabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eddsworld Fanfiction - Dört Aşk Hikayesi
FanfictionEddsworld'ün dört erkeğine dört ruh eşi... Yeterince adil, değil mi? Kapak tasarımı ile kitapta yer alan tüm çizimler bana aittir! Keyifli okumalar! #1 patrick - 22.12.2023 #1 edd - 26.12.2023