KAFES: AVLU-BXB

32.

Haksızlığın prangaları bileklerinde ömür boyu kalan adaletin haksızlığıyla savaşan mahkumlar dünyanın savaşçılarıdır.

ceza denilen insanın fıtratına ters olan ıslah yöntemi bir tür işkenceydi. peki ya kötülüğün iradesi? insan cezalandırılabilir kötülük cezalandırılabilir miydi?

akın oturduğu cezaevi aracı havalimanında durdu. piştin içinde bulunan askerler ile aşağı indirildiğinde alanda bulunan pervanesi dönen helikoptere baktı.

gidiyordu. başka bir cezaevine hem de yurt dışında bir cezaevine gidiyordu. işlediği suçlar ve bulunduğu konum onun hayati  tehlikesini tetikliyordu.

bu yüzden hükümet yurt dışında azılı suçluların olduğu ispanya da bulunun del cruz adında cezaevine sevk  ediyordu genç adamı.

Kollarını tutan askerler tarafından helikoptere bindirilen genç adam biraz sonra aracın kalkması ile son kez baktı doğduğu büyüdüğü vatanına.

İSPANYA/ FOX RİVER EYALET HAPİSHANESİ.

Helikopterden indirilen genç adam bulunduğu yere bakarken yüz metre ötede bulunun sahil kıyısını görebiliyordu.

işlemler için sarı büyük minibüs tarzındaki cezaevi arabasına bindirildiğinde konsolostan gelen işlemlerden sonra cezaevine geldiklerinde içeri giren akın danışman masasında sarı tulum giymiş olan saçlarını kazıtmış olan mahkum ile göz göze geldi.

"cuanto tiempo piensas esperar alli aprendiz"( orada ne kadar beklemeyi düşünüyorsun çömez ) akın ispanyolca konuşan adama baktı. az çok ispanyolca portekizce biliyordu. bu onun üst düzey asker eğitimi aldığında öğrendiği ve geliştirdiği diğer dillerden biriydi.

danışmandaki adamın yanına gitti. önüne koyulan sepette kıyafetleri vardı. ona dik dik bakan mahkuma ifadesiz gözler ile baktı.

"gracias"dedi arkasını dönüp baş gardiyanı takip etti. soyunma odasına geçtiklerinde üstünü çıkartan akın çıplak kaldığında eldiven giymiş gardiyanın onu aramasına izin verdi.

arama işleminden sonra "kıyafetlerini giy "diye ispanyolca konuşan gardiyana başını sallayarak kıyafetlerini giydi.

demir parmaklı kapıların açılması ile üç kattan oluşan ve bloklara ayrılan bölmelere baktı akınç üstündeki mahkumların gözlerini yok sayarak.

"akın serezli türkiyeden geldi 4692 numara "diyen gardiyan "takip et beni "dedi. ikinci katta çıkan gardiyan ,akın ilerdeki koğuşa geldiklerinde iki tane ranza vardı içerde ve ona bakan iki adam.

"akın serezli 4692 burada kalacaksın "dedi. gardiyanın gidişi ile koğuşuna girdiğinde ranzadan atlayan genç sakalı hafif kasları olan adam akını süzüp yanına geldi.

"vay be senin gibi bir herif nasıl buraya düştü "diyen adama bakan akın "hangisi benim yatağım "dedi. genç sırıtarak "sağ alt taraftaki boş bu arada ben pedro "dedi.

"akın "dedi genç adam .pedro denen genç adam şaşkınca karşısındaki adama baktı.

"türk müsün "dediğinde akın başını salladı. "neden şaşırdın "dediğinde ranzada oturan şişman adam "abaza herif türklerden hoşlanır da ondan seni yeni yatak arkadaşı ilan etti "dediğinde kaşları çatılan akın ona sırıtarak bakan pedroya baktı.

"sağ ol  ama kalsın "dedi akın yatağına geçtiğinde yanına gelen pedro kolunu duvara yaslayarak çapkın bakışlar atarak akını süzüyordu.

"niye hetero musun "diyen adama baktı. "değilim ama önüme gelenle de sevişen biri değilim "dedi.

"yani zoru oynuyorsun bana uyar kaçanı severim "dediğinde akın ona bakan adama bakıyordu. içinden bir bu eksikti diye geçirdi.

*****************************************************************

KJKJKJKJK VE İŞTE BURADAYIZ İSPANYA AVLU BENİM İÇİN ÖZEL BİR KURGU BU YÜZDEN OLDUĞUNCA İÇİNE EKLEYECEĞİM BİR SÜRÜ OLAY OLACAK UMARIM BÖLÜMLERİ DAHA FAZLA ÇOĞALTIRIM. KISA YAZMAMIN SEBEBİNİ BİLİYORSUNUZ. BEN KÜÇÜK HİKAYE YAZARIM GEREKSİZ AYRINTILAR SAÇMA TÜRK DİZİLERİ GİBİ KELİME İSRAFI ETMEM. O YÜZDEN KUSURA BAKMAYIN. 

BÖLÜMÜ NASIL BULDUNUZ. KURGUNUN GİDİŞATINI SEVDİNİZ Mİ?